KOMİSYON KONUŞMASI

KAYIHAN PALA (Bursa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ilk konuşmamda sözünü ettiğim meseleye açıklık getiriyim. Niye ilaç firmaları meselesini gündeme getirdim? Çünkü bu, ilaç firmalarının uzun zamandır istediği bir talep. Şimdi, ben "İlaç firmalarının istediği bir şeyi asla yasalaştırmayız." görüşünde değilim ama bu talebi gündeme getirdiğimizde, sıklıkla vurguladığım, o ürünün güvenliğini ve etkinliğini gerçekten kanıtlayacak süreçleri çok net bir şekilde ortaya koymamız gerekir.

BAŞKAN VEDAT BİLGİN - Kayıhan Bey, sizin hassasiyetinize katılıyoruz ve o hassasiyeti burada herkes paylaştı.

KAYIHAN PALA (Bursa) - İzin verin, birkaç şey söyleyeyim Sayın Başkanım.

Örneğin, Kurumun açıklamasına çok teşekkür ederim, gerçekten güzel, doyurucu bir açıklama oldu, hepimizin üstünde uzlaştığı bir açıklama. Ancak birkaç şeyi burada not etmek lazım. Örneğin Kurum temsilcimiz -bilecek- Turkovac aşısından söz etti, Turkovac aşısı bizde faz 3'ü bitmiş olarak lisanslanmış bir aşı değil mi? Ama Dünya Sağlık Örgütü ve EMA tarafından kabul edilmeyen bir aşı; bunu ayrıca tartışabiliriz. Şunu söylemeye çalışıyorum: Yani "Akredite olmuş." demek bütün ürünleriniz dünyanın her tarafı tarafından kabul ediliyor anlamına gelmiyor.

BAŞKAN VEDAT BİLGİN - Tabii ki.

KAYIHAN PALA (Bursa) - Burada şunu söyleyeceğim: Elbette iyi uygulama süreçleri çok değerli.

Bakın, biz çekincemizi çok net ortaya koyalım. Biz, bu ruhsatlandırma süreci öncesinde analizin ortadan kaldırılmasının ve ruhsatlandırmaya yalnızca ilaç şirketleri tarafından getirilecek -faz 3 de dâhil- belgelerle karar verilmesinin yanlış olduğunu söylüyoruz. Bu ruhsatlandırma öncesinde Sağlık Bakanlığının analiz yapılması ortadan kaldırılabilir, bu tartışılabilir ama bunu ortadan kaldırıyorsak eğer bunu ortadan kaldırmış olmanın yarattığı boşluğu dolduracak bir süreci tanımlamamız gerekir ki ürün gerçekten güvenli olarak sunulabilsin; aksi hâlde, bunu güvence altına alamayız diyoruz.