ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) - Ha, şöyle, gerekçede olan şu: Yani burada öyle bir süreç yok da... Özellikle kadın istihdamı konusunda... Tabii, şimdi, iki, dört, altı ay izin aldı, diyelim çocuğunun ilkokul çağına kadar olan bölümünde de baba ile anne bu hakkı kullandı. Şimdi, burada şöyle bir problem ortaya çıkacak tabii: Bu ileride tartışılacak ve konuşulacak bir şey ama bir problem bu. Yani, bir, kadını istihdamda nasıl tutacağız? İşveren-kadın çalışan arasındaki ilişkiyi nasıl kuracağız? Buradaki güvenceyi nasıl sağlayacağız? Muhakkak ki böyle bir hak getirdikten sonra onun iş yerindeki çalıştığı alanı doldurabilecek ama bir taraftan da onun çalışma güvencesini ortadan kaldırmayacak bir düzenleme getirmemiz lazım çünkü oradaki iş de devam edecek. Bu en önemli meselelerden bir tanesi.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Bunu esnek çalışma kapsamına alabilir miyiz?

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) - Şöyle: Tabii, bakın, bir, bu esnek çalışma kapsamındadır. İki: Askere gidenler esnek çalışma kapsamındadır yani askere gittiği zaman bu esnek çalışma kapsamı içine girebilir. Yani böyle yaklaşık altı yedi tane Avrupa direktifi içerisinde de, Avrupa Birliği ülkeleri içerisinde de kullanılan bir şey var yani kiminde farklı, kiminde farklı ama hangi nedenleri teşkil eden çalışma biçimleri var. Ama bu Komisyona da şöyle bir bilgi vereyim: Özellikle üçlü diyalog mekanizmamız var bizim yani işveren, işçi ve kamu. Şimdi, bunlarla ilgili biz üçlü diyalog mekanizmasında yukarıdan aşağıya çok açık istişare ortaya koyduk ve herhangi bir şey getirmeden de, bir öneri getirmeden de bunlar nasıl yapılabilir, Avrupa'da nasıl, dünyanın diğer ülkelerinde nasıl? Orada da bırakmadık -yine bir bilgi açısından söylüyorum- aynı zamanda şeyi de sağladık yani bir teknik heyetle beraber bütün bunların tekrar tartışılmasını, konuşulmasını. Gerçi bunlar bugün konuşuluyor değil, çok uzun zamandan beri bunlarla ilgili çalışma meclislerinde gerekli çalışmalar yapılmış, ondan önceki dönemlerde yapılmış -ta yine Zekeriya Bey iyi hatırlayacaktır- 2001 yılında hükûmet zamanında, bütün sendikaların kıdem tazminatıyla ilgili olduğu gibi, yaptığı, konuştuğu çok uzun zamandan beri tartışılan bir konu bu. Zannediyorum ki yani önümüzdeki günlerde bu konu bütün sıcaklığıyla... Ama burada sadece bir şey olarak yani oradaki onun güvence hakkını, çalışma hakkını tesis etmek için ortaya konulan bir gerekçe olması gerekir.