| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Gelir Vergisi Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı(1/517) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 13 .01.2016 |
ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Aslında söylenecek pek fazla bir şey yok Sayın Başkanım. Gençlerin sürekli olarak başkalarının yanında çalışmaları veya devlet kapısında beklemeleri yerine kendi işlerini kurmasının teşviki konusunda elbette ki yapılan düzenlemeler, bu Parlamentoda herkes tarafından desteklenir, destek görür. Sadece, yapılan düzenlemenin içeriğiyle ilgili, belki bunu daha etkin bir hâle getirebilecek, işe yarayabilecek bazı eklemeler yapılabilir mi diye önerilerde bulunmak amaç.
Şimdi, ilk defa işe başlayan insanlar, işe başladıkları takvim yılı da dâhil olmak üzere üç dönem bir istisnadan yararlanacaklar. İstisnanın tutarı ilk vergi dilimi yani 12 bin lira, 12 bin liranın da ilk vergi diliminden aşağı yukarı tutarı 1.800 lira. Şimdi, bütün teşvikimizin hepsi 1.800 lira. Eğer 1.800 liralık bir teşvik vererek bir iş kurulmasını sağlıyorsak bu, bir mucize olur zaten. Bir iş yeri yaratmak için, bir iş adamı yaratmak için bile ortalama olarak 30 bin, 40 bin lira civarında harcamalar yapılabileceği göz önüne alınırsa yatırımcılar açısından, bunun pek etkili bir teşvik olmayacağı konusunu özellikle dikkatlere sunmak isterim. O zaman bu durumda ne yapılır? Bu durumda, gerçek bir teşvik etme açısından, hiç değilse "Sen sadece bin lira kazan kardeşim, bin liranın üstünü ben senden vergi olarak alayım." demek yerine, "Sen yeter ki işini al ama ortalama olarak 3 bin lira veya 4 bin lira kazanırsan -yani 3'üncü veya 4'üncü vergi dilimi anlamına gelir bu- oralara kadar ben sana bir istisna tanıyayım." demek, bunun bir anlam ifade etmesi açısından önemlidir. Buradaki etki analizi, zaten, tamamen yani insanların iş kurması ve alınmayacak vergilere dayandığı için tam negatif olarak işlemesi gereken bir analizdir. Dolayısıyla, o açıdan o kadar fazla önemi olmaz bunun 3'üncü dilim veya 5'inci dilim olmasının.
İkinci olarak, yeni iş kuran insanlar açısından, diyelim ki geldi, 2016 yılının Eylül veya Ekim ayında bir iş kurdu. Bir yılı gitti çünkü üç aylık dönemi var, o üç aylık dönem nedeniyle birinci yılı yedik. Geriye iki yıl kalıyor. Bu iki yıllık teşvik de bu açıdan pek fazla bir anlam ifade etmiyor. Dolayısıyla "kuruluşu izleyen yıllar" ibaresi, bunu etkin hâle getirebilir diye düşünüyoruz.
Onun ötesinde, genellikle sadece kişi şirketleriyle ilgili bir düzenleme olduğuna göre bu, herkes beyannamesini bağımsız olarak verecek yani şirketinden bağımsız olarak verecek. Dolayısıyla, burada, bu genç insanların daha önceden iş kurmamış yaşlılarla ortaklık kurması hâlinde, madem istihdama şey yapılıyor, yani şirketi olan, daha önceden çalışmış olan, kapatan vesaire vesaire değil, maddenin başlangıcındaki koşulların tamamını taşıyan, sadece yaş şartını taşımayan insanlarla beraber kurmaları hâlini kesini olarak düşünmek de gerek. Deneyimli birisinin, daha akil birisinin başlarında olması ve onlarla beraber bir şirket kurmasını kesin olarak göz önünde bulundurun. Gençlere iş ama bu arada onlarla beraber kuranları da teşvik anlamında böyle bir düzenleme kesin olarak düşünülmesi gereken bir olgu diye düşünüyoruz. Bunlar yapıldığı takdirde böyle bir teşvikin işe yarayacağına canı gönülden inanıyoruz, bu konuyu destekliyoruz ancak bunlarla beraber bir anlam ifade edeceğini belirtmek istiyoruz.
Teşekkür ederim.