BAŞKAN ATAY USLU - Biliyorsunuz, geçen hafta ilk toplantımızı yaptık. Toplantımızda Komisyonumuzun Başkan, Başkan Vekili, Sözcü ve Kâtip üyelerinin seçimini gerçekleştirdik. Bu seçime dair karar da 19 Nisan tarihli Resmî Gazete'de yayınlandı. Komisyonumuzun ismi -tekrar ifade etmek istiyorum- Erzincan'ın İliç İlçesindeki Maden Ocağında Meydana Gelen Kazanın Tüm Yönleriyle Araştırılması ve Benzer Kazaların Önlenmesine Yönelik Tedbirlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonudur.

Değerli Komisyon üyeleri, değerli basın mensupları; dün Meclisimizin açılışının 104'üncü yıl dönümüydü ve aynı zamanda 23 Nisan Millî Egemenlik ve Çocuk Bayramı'ydı. Hem Meclisimizin yıl dönümünü hem de 23 Nisan Millî Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı kutluyorum. Bu vesileyle, başta cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere ülkemizin bugüne gelmesinde katkı koyan tüm gazilerimizi, şehitlerimizi şükranla, saygıyla anıyorum.

Bilindiği üzere 13 Şubat 2024 tarihinde Erzincan'ın İliç ilçesinde faaliyet gösteren altın madeni işletmesinde bir kaza meydana geldi. Kaza sonrası 9 madencimiz toprak altında kaldı. Olay anından itibaren ilgili Bakanlarımız, ilgili kurumlarımız ki başta AFAD olmak üzere Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma, madenciler, sivil toplum örgütleri, yerel yönetimlerimiz arama kurtarma çalışmalarına destek verdiler ve arama kurtarma çalışmaları, arama çalışmaları bölgede devam ediyor. Olayla ilgili adli ve idari soruşturmanın da devam ettiğini biliyoruz.

Arama çalışmaları sonunda 2 madencimizin naaşına ulaşıldı. Hayatını kaybeden madencilerimizden Uğur Yıldız ve Adnan Keklik'e Allah'tan rahmet diliyoruz. Ailelerine, sevenlerine başsağlığı ve sabırlar diliyoruz. Hâlen toprak altında bulunan madencilerimiz Abdurrahman Şahin, Fahrettin Keklik, Hüseyin Kara, Kenan Öz, Mehmet Kazar, Ramazan Çimen ve Şaban Yılmaz kardeşlerimize de en kısa sürede ulaşılmasını ümit ediyoruz.

Tabii, Komisyonumuz -başta ifade ettik- hem bu kazayı araştıracak hem de inşallah böyle kazaların bir daha olmaması için, böyle kazaların bir daha tekerrür etmemesi için yapılması gereken konularda çalışmalar yapacak. Bu Komisyon, grubu bulunan bütün siyasal partilerin ortak kararıyla kurulmuş bir komisyon ve Komisyonumuzda da farklı partilerden 22 milletvekilimiz bulunuyor. Biz, tabii, önce çevre, önce insan anlayışıyla kazayı araştıracağız, ihmallere bakacağız. Kriz yönetiminden çok risk yönetimi konusunda yani olumsuzlukları onarmaktan çok önleme konusunda neler yapacağız; bu konuda gerekli incelemeleri hem yerinde hem de burada yapmaya devam edeceğiz. Konunun adil ve şeffaf bir şekilde soruşturulması, ihmallerin ortaya çıkarılması, kusurların ortaya çıkarılması için Komisyon üzerine düşeni yapacaktır. Hem yaşam hakkının hem çevre hakkının ihlali konusunda üzerimize düşen her türlü yükümlülüğü şeffaf, objektif ve adil bir şekilde yerine getireceğiz.

Şunu biliyoruz ki sağlıklı bir çevrede yaşam hakkı, çevre hakkı çok önemlidir. Hem çevreyi koruma sorumluluğumuz hem çevresel zararları önleme zorunluluğu hem çevre konusunda en iyi standartlarda üretim yapma konusu hem de işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda güvenilir, sürdürülebilir politikaların üretilmesi önemlidir. Biz, bu konularda, iyi bir madencilik, güvenilir ve sürdürülebilir madencilik politikası konusunda, maden ocaklarının güvenli şekilde işletilmesi konusunda ne yapılması gerekiyor, bunları hem bürokrasiden yani Bakanlıklarımızdan hem STK'lerden hem akademik dünyadan hem de ilgililerden dinleyeceğiz ve sonra da inşallah bir rapor hazırlayacağız.

Tabii, hedefimiz bu tür kazaların olmasına engel olmak. Bu sürecin sonunda umuyorum ki bazı kanunlarda değişiklik yapmak gerekebilir, bunları beraberce çalışıp Genel Kurulun gündemine getireceğiz. Geçenlerde bazı arkadaşlardan komisyonlar çalıştıktan sonra raporların anlamsız olduğuyla ilgili değerlendirmeler aldık. İnşallah bu raporumuz, bu çalışmamız öyle olmayacak. Bu çalışmanın sonunda, nasıl burada hep beraber bu Komisyonun kurulmasına karar verdiysek, kanunlarda da değişiklik yapılması gerekiyorsa, süreçlerde düzenleme yapılması gerekiyorsa inşallah hep beraber yapacağız, yapmak iradesinin bizde olduğunu ifade etmek isterim.

Evet, şimdi basın mensubu arkadaşları, görsel basın mensubu arkadaşları dışarı alabiliriz. Ondan sonra da gündemimizin diğer konularına geçeceğiz.

Gündemimizin diğer konuları "Bundan sonra nasıl çalışacağız, kimleri dinleyeceğiz, hangi usulle dinleyeceğiz, yerindeki incelemeler için hangi tarih uygundur?" gibi sorulara hep beraber arkadaşlarımızın da fikrini alarak karar vereceğiz. Bu kararın sonunda da niyetimiz önümüzdeki haftadan itibaren yoğun bir şekilde çalışmalara başlamak, dinlemelere başlamak, incelemelere başlamak.

Basın mensubu arkadaşlara teşekkür ediyoruz.