KOMİSYON KONUŞMASI

MERVAN GÜL (Siirt) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Bakanlarım, kıymetli bürokratlarımız; özellikle sunumlarınızdan dolayı Allah hepinizden razı olsun, ayrıca sayın milletvekillerimizden de sunumlarından ve sorularından dolayı razı olsun.

Bizim tabii ki buradaki ana hedefimiz, ana amacımız bundan sonra maden facialarının olmaması, bütün çalışma onun üzerine ve bütün sorular da onun üzerine, sunumlar da onun üzerine; ben burada bunu görüyorum.

Özellikle, Enerji Bakanlığımızın 2/8/2023 tarihli raporu zaten bariz bir şekilde oradaki sıkıntıyı gösteriyor ve diyor ki "Tehlike var ve tehlike geliyor." Ama ondan sonra gene ne oluyor? Yapay heyelan oluşuyor ve diğer taraftan çatlaklar görülüyor. Buna rağmen oradaki teknik elemanlar herhangi bir önlem almıyorlar; burada ana sıkıntı olarak ben bunu görüyorum, tabii, özellikle sayın Bakan Yardımcımızın sunumundan, bürokratlarımızın sunumundan ben bunu okuyorum. Yani insanın olduğu yerde demek ki bir ihmal var, o ihmal sonucunda bu sefer bu oluşuyor. Yoksa hani bu demek değil ki biz madenlerimizi işletmeyeceğiz, bakırlarımızı işletmeyeceğiz, altınlarımızı işletmeyeceğiz, elbette bunları işleteceğiz. Bak, bir örnek vereyim: Siirt, Şirvan Madenköy -Allah'a çok şükür- şu anda bakır çıkarıyor ve işletiyor. Yani biz altınlarımızı da işleteceğiz. Bak, şu anda Kato'dan çinko çıkıyor ya. Al sana Gabar'dan petrol akıyor ve günde 40 bin varil. Halbuki geçmişte, hepiniz çok iyi biliyorsunuz, adımbaşı mayındı ve giremiyorduk ama bugün Allah'a çok şükür alıyoruz ve hedef 100 bin varil, belki daha fazla alacağız. Ha, onun için biz madenlerimizi işleteceğiz. Kesinlikle bu Komisyonun -ben bunu da çıkarıyorum- hedefi özellikle altın ocaklarımızı kapatmak veya madenlerimizi kapatmak diye bir şey değildir. Bu nedir? Tedbirdir. Biz diyoruz ki insanın olduğu yerde hatalar olacak ama hatayı da en aza indirebilmek, bütün mücadele bunun üzerine olacak. Yani bu demek değil ki yarın gene bu madenlerimizde kaza olmayacak, kaza olacak. Hani benim mesela temennim bu; keşke bu kaza yaşanmasaydı, keşke bu kardeşlerimiz bugüne kadar bu toprağın altında kalmasaydı. Hatta ben bunu diyorum yani inanıyorum ki o gün bu kardeşlerimiz bu akmanın, toprak akmasının altında kalmamış olsaydı, bu tabii heyelanın altında kalmamış olsaydı bu Komisyon da belki oluşmazdı, bu kadar da bunun üzerinde durmazdık. Ha, işte, ana hedefimiz, biz şu anda bunu tartışıyoruz, görüşüyoruz, konuşacağız ve bundan sonra ne yapmamız gerekiyor, işte, onun önlemlerini almamız lazım. Burada hiçbirimizin amacı böyle bir kardeşimizi eleştirmek veya şey yapmak veya bir partiyi şey yapmak, bir zihniyeti eleştirmek değildir ya. Bu ülke hepimizindir, oradaki canlar hepimizin canları, keşke olmasaydı. Ben inan ki o kardeşlerimiz için diyorum ki Allahutaala onların ailesine, ülkemize sabrıcemil ihsan etsin, aynen öyle. Yani düşünün, Sayın Başkanım, aynen öyle söyledi, diyorlar ki: "Keşke ben o cenazemi görseydim, kurban kesseydim."

ALİ TEMÜR (Giresun) - Bir mezarı olsaydı.

MERVAN GÜL (Siirt) - Evet, keşke bir mezarı olsaydı, biz bire bir bunları yaşıyoruz. Yani insan biraz da empati yaptığı zaman zaten bunu görebiliyor ve görüyoruz da. İnşallah bundan sonra böyle bir şey olmayacak.

Özellikle Komisyonumuzun hayırlı kararlar almasını ve gelecekte de çok daha güzel, çok daha iyi kararlar almasını temenni ediyorum.

Çok teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.