MESUT DOĞAN (Ankara) - Aslında ikinci soru olarak sorduğum, soru olmaktan ziyade düşündürmeye yönelik bir şeydi. Onunla ilgili bir yaklaşım konulmadığından dolayı ben tekrarlamakta işin gerçeği fayda görüyorum. Demiştim ki: "Yapılan sunumda 12 yıllık kazanç 84,81 milyon dolar..." Tabii ki direkt katkı anlamında söylemiştiniz, dolaylı katkısının siz 4 katı olduğunu ifade etmiştiniz. Bunun anlamı, günlük buradan devletin kazancı direkt olarak 627 bin. Ben şunu sormuştum: 627 bini düşündüğümüzde bu kadar riski almamıza değiyor mu? Aslında şunu demek istiyorum: Orada doğayla uyumlu... Şunu parantez içinde söylemek gerekir, ben maden çıkarılmasına asla karşı değilim yani doğayı, insanı korumak kaydıyla. Ama bu günden beri konuştuğumuz, bütün ülkenin konuşmuş olduğu ve herkesin gerçekten tedirgin olduğu bu hadisenin karşılığında günlük 627 bin lira kazancımız varsa ben şöyle bakıyorum: 627 bin lirayı, aynı topraklar üzerinde, coğrafyayla, toprakla, insanla, riski olmayan başka alanda kazandırmak mümkün hatta çok kolay olduğunu söyleyebilirim. Bundan dolayı, biz bu ruhsatları verirken, bu izinleri verirken devletin kazancını ve bunun paralelinde riskini baz alarak vermemiz gerekmez mi? Mesela bu kadar riskin karşılığının bu kadar basit rakam olmasını ben bu ülkenin bir vatandaşı olarak asla kabul edemiyorum.