ŞENGÜL KARSLI (İstanbul) - Sayın Başkanım, değerli arkadaşlar; hayırlı toplantılar diliyorum. Kurumumuzun değerli üyelerine de sunumları için teşekkür ediyorum.

Tabii, ben sunuma çok odaklanamadım bölünmelerden, belki tekrar, belki eksik bilgi olacak ama aklıma takılan soruları ifade etmek istiyorum: Sunumun uzun bir bölümünde su alma yapısı imalatının devam ettiğini söylüyorsunuz. Bir de buradaki kalıcı depolama tesislerinin arama kurtarma faaliyetlerindeki çalışmaları aksatacağını ifade etmişsiniz. Atıkların acil taşınması gerekliliği karşısında bununla ilgili öngördüğünüz süre nedir? Aynı zamanda iki riski bir arada yürütmek yerine alternatif bir çözüm arayışı mümkün değil midir? Diğer türlü de -belki herkes sordu ama benim de kafama takılan sorulardan biri- Sabırlı Deresi'nin baraj bağlantısını kesmek için yaptığınız enjeksiyonlar yer altı sularının akışını engellemeye yeterli mi? Çünkü atıkların Sabırlı Deresi'ne yıkılıyor olması, yağışlarla yer altı sularına karıştığı ve Fırat Nehri'ne kadar kirlettiği iddiası var. Bu anlamda, Sabırlı Deresi'ne akan siyanürlü malzemenin yer altı su kaynaklarına ve Bağıştaş Barajı'na karışmasını engellemek amacıyla yaptığınız barajlama işlemine kazadan ne kadar sonra başladınız yani arada kaçan bir süre var mı, o sürede uğranılan bir zarar var mı? Onun telafisi için bir şey yapıldı mı? Bir de yine çok fazla gündeme geldi; içme ve kullanma su havzalarına, özellikle Munzur ekosistemi içerisinde olduğu iddiasına ilişkin ÇED raporunda da verdiğiniz beyana karşılık sizin açıklamanız nedir? Başka bir iddia da, vahim bir şey de HES barajına, hidroelektrik santrallerine yakın bir yerde olduğu iddiası. Bununla ilgili ne söyleyeceksiniz? Kuvvetli yağışın olumsuz etkilerine karşı önleminiz nedir? Atık yığınının bulunduğu zeminin geçirimli olduğu söyleniyor. Bu sebeple de bölgede yer altı sularının bulunması nedeniyle yer altı sularını kirleteceği, ciddi bir kirlilik riski oluşturduğu iddiaları konusunda da açıklamalarınızı istirham ediyorum.

Teşekkür ederim.