KOMİSYON KONUŞMASI

MUSTAFA SAVAŞ (Aydın) - Sayın Başkanım, Sayın Bakanım, değerli milletvekilleri, basınımızın değerli temsilcileri; hepinizi saygıyla selamlarım.

Sayın Bakanım, ben IPARD 2 Hibe Destek Programı'nda yer alan bazı konularla ilgili tespitleri sizlerle paylaşmak istiyorum.

2015 yılında Avrupa Birliği Komisyonu tarafından onaylanan ve 2014-2020 yılları arasında uygulanacak olan IPARD 2 Hibe Destek Programı'nda ortaya konulan yeni kriterlerle yapılan bazı değişiklikler, gerek sektörel gelişme ve gerekse potansiyel proje sahipleri ve faydalanıcılar açısından birtakım olumsuzluklar doğurmuştur.

IPARD 2 "Tarımsal İşletmelerin Fiziki Varlıklarına Yönelik Yatırımlar" başlığının "Genel Uygunluk Kriterleri" alt başlığında, başvuru sahibinin kendisinde üç yıllık mesleki yeterlilik şartı aranmaktadır.

Ayrıca, IPARD yatırımlarında başlangıçta finansman kaynağı sorgulaması olduğundan, yatırımcının belirli bir mali güce sahip olması da gerekmektedir. Dolayısıyla, mali gücü olup da mesleki yeterlilik kriterlerini yerine getiremeyen yatırımcılar için, hayvancılık işletmelerinde daimî çalışanlarla mesleki yeterliliğin karşılanabilmesi mümkün olmalıdır.

Bu nedenle, ilgili başlık altında aranan şartların, IPARD 1'de olduğu gibi başvuru sahibinin kendisi veya bir daimî çalışanı üzerinden minimum üç yıl çalışma deneyimiyle kanıtlaması yeterli görülmelidir.

İkinci husus, yeni kurulan bir şirket veya işletme, henüz faaliyeti olmadığı için küçük ve orta ölçekli işletme kriterini sağlayamamaktadır. Dolayısıyla, yeni kurulan bir işletme, tarım ve balıkçılık ürünlerinin işlenmesi ve pazarlanmasıyla ilgili "Fiziki Varlıklara Yönelik Yatırımlar" başlığından meyve ve sebze işleme ile et ve süt işleme alanında sunacağı projesine destek alamamaktadır. Bu durum, özellikle soğuk hava depoları için uygulanan 10 bin metreküp üst kapasite sınırıyla da çelişmektedir. Şöyle ki Sayın Bakanım, 10 bin metreküplük bir depoda tasnif ve ambalaj işi yapmayan, sadece depolama işi yapan işletmelerin yıllık ciroları çoğunlukla 1 milyon TL'yi aşmamakta ve KOSGEB'e göre de küçük ölçekli işletme sınırına erişememektedir. Bu nedenle, ilgili sektörde mikro, küçük ve orta ölçekli tüm işletmelerin desteklerden faydalanmasının önü açılmalıdır.

Diğer husus, yine özellikle meyve ve sebze işleme ve paketleme sektörüyle ilgili tanımlanan "Spesifik Uygunluk Kriterleri" başlığı altında, "Soğuk hava depolarının toplam kapasitesi en fazla 10 bin metreküp olmalıdır." denilmektedir. Bu durum yeni kurulacak soğuk hava depoları için belki kabul edilebilir, fakat hâlihazırda mevcut olan ve kapasiteleri 10 bin metreküpü geçen yüzlerce deponun da AB standartlarına uygun ve atmosfer kontrollü son sistem depolara dönüştürülmesi, depolanan ürünlerin kalitesi, saklama süresinin uzatılması ve katma değerinin artırılması açısından büyük önem arz etmektedir. Bu nedenle, 10 bin metreküp sınırı, mevcut işletmelerde yenilenebilir enerji yatırımları ve işleme, paketleme ekipmanlarının kurulumuna engel olmamalıdır, ilgili maddede gerekli düzeltme yapılmalıdır.

Diğer konu, "Çiftlik Faaliyetlerinin Çeşitlendirilmesi ve İş Geliştirme" ana başlığının, "Genel Amaçlar", "Spesifik Amaçlar" alt başlığı altında yalnız süs bitkileri, tıbbi ve aromatik bitkiler, mantar, fide ve fidan ile çiçek soğanı, misel üretimi ve benzeri faaliyetler destek kapsamına alınmıştır.

Bu bölümde, kırsal alandan göçü önlemek, refah düzeyini ve istihdamı artırmak, yaz döneminde artan sebze ihtiyacını karşılamak amacıyla yayla şartlarında serada sebze üretimi, "yayla sebzeciliği" adı altında desteklenmelidir. Bu destek "dağlık alan" tanımı içine giren alanlarla sınırlı tutulursa daha etkili olabilir.

Başka diğer bir konu, yine aynı başlık altında duyurulan, yerel gıda ve gıda olmayan tarım ürünleri listesinde, gıda olmayan ürünlere gül yağı ve gül kozmetik ürünlerinin eklenmesi gerekmektedir.

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Teşekkür ediyoruz efendim.

MUSTAFA SAVAŞ (Aydın) - Sayın Başkanıma, Komisyon Başkanı olarak buradan destek veriyoruz, Aydın milletvekili olarak Isparta'ya özel bir pozitif ayrım yapıyoruz, çünkü Isparta gülü özel endemik bir bitki olup, dünya gül yağı ihracatının yaklaşık yüzde 65'i ülkemiz tarafından Isparta gülüyle karşılanmaktadır.

Ayrıca, gülün şampuanından kremine ve diğer cilt bakım ürünlerine kadar akla gelebilecek her türlü bitkisel ve doğal kozmetik ürünü üretilebilmektedir. Üretilen gülün katma değerinin yükseltilmesi açısından gül kozmetik yatırımlarının desteklenmesi son derece önem arz etmektedir.

Tekrar saygı sunuyorum.

Bütçenin hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum.

.