KOMİSYON KONUŞMASI

SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - Merhabalar.

Sevda Karaca, Emek Partisinden.

Şimdi, Sayın Bakanım, geçtiğimiz günlerde bir senelik faaliyetlerinizin bir dökümünü yaptınız. Bu döküm, Bakanlığınız bünyesinde takvim takvim neler yapıldığını ortaya koyuyordu. Şimdi, o paylaşımınızda da olan ama bu alanda, yaptığınız işler alanında fikri olan, deneyimi olan farklı kadın örgütleri bu çalışmalar sırasında sizlere fikirlerini iletecek olanak bulamadıkları için biz de onlarla birlikte bir kronolojik döküm yaptık. Size ve Komisyonumuza ben onu bir dosya olarak iletmek istiyorum çünkü bu kronoloji, aynı zamanda Bakanlık bünyesinde sizin biraz önce ifade ettiğiniz çalışma alanlarında aslında kaygıları olan, eleştirileri olan, değerlendirmelerini almanız gereken çeşitli kesimlerin de fikirlerini içermek durumundaydı. Ne yazık ki biz bu bir senelik faaliyette, özellikle kadın haklarını ilgilendiren konularda yapılan çalışmalarda bu ülkenin kadın hak örgütlerinin bu çalıştaylara, şûralara, çeşitli değerlendirme toplantılarına katılmasının önü kesildiği için -maalesef- görüşlerini ifade edemediği bir sene geçirdik. Ama bu sizin Bakanlığınıza da özgü değil. Zaten bu Bakanlığın isminden "kadın" kaldırıldığından beri, maalesef biz özellikle kadın örgütlerinin yaşanan, yapılan bütün değerlendirmelere katkı sunmasının önünün kesildiğini görüyoruz. O yüzden bu dosyamızı kabul eder ve buradaki sorulara da -yine yazılı veriyorum size- yazılı cevap verirseniz çok sevineceğim.

Bu konuda, hazır lafı açmışken, bir şeyi daha ifade etmek isterim. Hem çalışma alanlarımız dolayısıyla hem memleketteki kadınların ve çocukların yaşadığı sorunların giderek büyüyor olması dolayısıyla benim kişisel olarak en çok soru önergesi yönelttiğim bakanlıklardan biri sizin Bakanlığınız. Ancak Bakanlığınızdan gelen cevapların sorulara yanıt vermekten uzak olduğunu ne yazık ki söylemek durumundayım. Çoğunlukla da bu sorulara yanıt alamıyoruz. Süresi geçmiş ve henüz cevaplanmayan çok sayıda soru önergemiz var bizim. Ben diğer arkadaşlarla da bu konuda istişare ediyorum. Bu soru önergelerinin, büyük oranda, matbu olmayan, gerçekten sorulana cevap veren, istatistik ortaya koyan, veriyi ifade eden bir biçimde yanıtlanması ne yazık ki mümkün olmuyor. O yüzden bugün bu sunumda ben Veri ve İstatistik Komitesinin çalışmalarının hızlandırılacağını öğrenmekten çok memnuniyet duyuyorum hakikaten de. Çünkü bu memlekette maalesef kadın haklarına, çocuk haklarına yönelik kimi değerlendirmeler, çarptırılmış analizler büyük oranda bir veri olmadan, örneğin "bir gün evli kalıp ömür boyu nafaka alan kadınlar" lafıyla, işte "Çocuk yaşta evlilik oranları düştü, çocuk doğum oranları azaldı." gibi "Hadi, bize veri sunun." dediğimizde veri sunulamayan kimi değerlendirmelerle ortaya konuyor.

Malum, Mayıs 2024'te Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi Vizyon Belgesi ve Eylem Planı mevcut hukuki süreci aile eksenli değiştireceğini ilan etti. İşte bu ilanın öncesinde, aslında, bu verilerin ortaya çıkması ve kim, ne yapıyor, neden böyle cümleler kuruluyor, bunları öğrenmemiz oldukça iyi olacak. Bu konuda Adalet Bakanlığına bir sorumluluk verilmiş, tekrar etmek isterim: Aile ve dinamik nüfus yapısını etkileyen gelişmeler çerçevesinde mevcut hukuki düzenlemelerin gözden geçirilmesi ve yeni düzenlemelerin aile odaklı esaslar üzerine kurulması. Bu konuda Adalet Bakanlığına da bir dosya iletmiştik, size de ifade etmek isterim. Medeni Kanun'da kadınların nafaka hakkından boşanma süreçlerinin nasıl işletileceğine kadar pek çok konu bu düzenlemelerin konusu olacak yani öyle bir düzenleme silsilesi olacağına ilişkin sinyaller veriliyor. Bu konuda ne Meclisteki muhalefet vekilleri -ben zannetmiyorum ki iktidar vekilleri de bu değişiklikler ve dönüşümler konusunda bilgi sahibi olsun- ne de aslında bu konunun muhatabı olan kadın örgütleri bu süreçlerle ilgili çalıştaylara katılamıyorlar, bunun önüne geçiliyor sürekli olarak; bunu ben tekrar söylemek istiyorum.

Burada var, aile çalıştayları yapıldı bu sene. Zannediyorum, Aile Bakanlığının diğer bakanlıklarla ortak yaptığı işler bakımından en çok önemsediği konulardan biriydi. Bu aile çalıştaylarına Diyanet İşleri Başkanlığından müftülere, üniversitelerin ilahiyat fakültelerinin dekanlarından -aynı zamanda- yerel kimi yöre derneklerine kadar pek çok kesim davet edildi ama tek bir kadının örgütünün bile davet edilmediği bir çalıştaylar süreci yaşadık biz.

Gaziantep'ten bir örnek vermek istiyorum ben size Antep milletvekili olduğum için ama tek örnek olmadığını da tekrar söylemek isterim. Bu çalıştaylara ilahiyat fakültesi dekanından müftü yardımcısına, çeşitli yöre derneklerinden, işte, ne bileyim, mahalle imamlarına kadar pek çok kişi katılırken bir tek kadın örgütünün bile bu çalıştaylara gelip fikir ifade etmesinin olanakları yaratılmadı. Daha sonra biz bu konularla ilgili Bakanlığınızdan ve çalıştayı düzenleyen, iş birliği yaptığınız kurumlardan bu çalıştayların içeriğine, bunlarla ne yapılmak istendiğine dair bilgi edinmek istedik. Aylar geçti, hâlen bu konuyla ilgili de bir cevap alamadığımızı ben söylemek isterim. Bu çalıştaylarda nafaka tartışması, aile ara buluculuğu tartışması, kürtaj tartışmasının yapıldığını biliyoruz. Özellikle -katılan barolarla- daha sonra değerlendirme raporlarında bunların yer aldığını ve baroların bunları ifade ettiğini söylemek isterim. Ben, kadınları ilgilendiren bu türden...

AİLE VE SOSYAL HİZMETLER BAKANI MAHİNUR ÖZDEMİR GÖKTAŞ - Varsa elinizde böyle bir veri, almak isterim gerçekten çünkü böyle bir bilgi kesinlikle doğru değil.

SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - Sizin ardınızdan, biliyorsunuz, barolar da bu konuyla ilgili bir çalıştay yaptı çünkü yeterli bir fikir ifade etme olanakları bulamadıklarını söylediler bu aile çalıştaylarında.

AİLE VE SOSYAL HİZMETLER BAKANI MAHİNUR ÖZDEMİR GÖKTAŞ - O zaman o bilgiler, baronun kendi çalışmalarında yer alan konular. Bizim çalıştaylarımızda bu tür konuların kesinlikle yer almadığını burada bir kere daha ifade etmek isterim.

SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - Zaten soru önergelerinden 2 tanesi, bu çalıştayların böyle cümlelerle...

BAŞKAN ÇİĞDEM ERDOĞAN - Sayın Vekilim, toparlarsak memnun olurum.

SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - ...bu cümlelerle dolu olduğunu ifade eden gazete haberleri ve o çalıştaylara katılan çeşitli baro yöneticilerinin de ifadelerini içeriyordu ve size soruyordum "Bunlar doğru mu? Bu çalıştaylarda bunlar gerçekleşti mi?" diye. Zaten soru önergelerine yanıt verilmesi durumunda, aslına bakarsanız, hem siz veri elde etmiş olursunuz hem de biz yanıtlarımızı almış oluruz.

AİLE VE SOSYAL HİZMETLER BAKANI MAHİNUR ÖZDEMİR GÖKTAŞ Burada verdim işte.

SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - Efendim?

AİLE VE SOSYAL HİZMETLER BAKANI MAHİNUR ÖZDEMİR GÖKTAŞ - Burada verdim Kıymetli Vekilim, öyle bir şeyin doğru olmadığını söyledim.

SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - Peki, o zaman baroların bunu neye dayanarak... "Bizim katıldığımız çalıştaylarda böyle ifadeler kullanıldı." dediğinde de kendilerine sorar, yeniden cevap alırız.

Şimdi, ben şunu sormak istiyorum tekrardan: Bu önümüzdeki dönem "Aile merkezli olarak gözden geçirilecek." denilen mevzuat, yasal mevzuat değişiklikleri için Meclisteki kadın vekillerin, KEFEK üyelerinin görüşü alınacak mı? Kadın örgütleri KEFEK aracılığıyla sizinle buluşabilecekler mi? Adalet Bakanlığıyla iş birliği içerisinde gerçekleştirilecek olan bu mevzuat değişiklikleriyle ilgili pek çok kaygı ortaya koyuyor kadınlar. Bu kaygıları gidermek üzere kadın örgütleriyle özel bir program yapmayı düşünüyor musunuz? Bunlar sorularım.

Bir diğer noktanın daha altını çizeceğim.

BAŞKAN ÇİĞDEM ERDOĞAN - Sayın Vekilim, artık toparlarsak, gerçekten... Yani her defasında aynı şeyi sizinle yaşamaktan çok yoruldum. Teşekkür ediyoruz katkılarınıza ama yani zamanı herkesin kullandığı gibi kullanabilirsek çok memnun olurum.

SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - Şimdi, evet, Sayın Başkan, bakın, burada...

BAŞKAN ÇİĞDEM ERDOĞAN - Her toplantıda aynı şeyi yaşayalım istemiyorum ben.

SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - Evet, burada, bakanlarımızın bizi muhatap alarak geldiği bu komisyonlarda...

BAŞKAN ÇİĞDEM ERDOĞAN - Siz de bir dizi hâlinde zaten sunuyorsunuz. Toparlarsanız çok memnun olurum.

SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - Evet ama sonuçta ben bunları sözlü de ifade etmek isterim. Bakanlarımızın bizimle buluştuğu, muhataplığımızı hissettiğimiz çok az sayıdaki toplantılardan bir tanesi burası. Muhalefet vekilleri olarak bizim elimizde bir tek soru önergesi olanağının bırakıldığı bu Meclis koşullarında ben Bakan Hanımı burada görmüşken ve yüz yüze burada, hani, bir muhatap alındığım hissiyatına sahipken sorularımı sormak isterim; buna hakkımız olduğunu da düşünüyorum.

AYHAN SALMAN (Bursa) - Dosyada veriyorsunuz zaten.

BAŞKAN ÇİĞDEM ERDOĞAN - Kesinlikle, zaten söz vermemizin sebebi de bu. Sadece toparlayın arzu ediyoruz.

RUKEN KİLERCİ (Ağrı) - Tekrar tekrar soruyorsunuz.

AYŞE BÖHÜRLER (Kayseri) - Siz soru sormuyorsunuz ki, tekrar ediyorsunuz.

SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - Tekrar tekrar soruyor olmamın muhatabı ben değilim, bu soruların cevaplarının olmaması.

AYŞE BÖHÜRLER (Kayseri) - Genel Kurula gideceğiz.

SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - Burası bir ihtisas komisyonu sevgili arkadaşlar. Bir ihtisas komisyonunda bazı konuların derinlikli ve içerikli tartışılıyor olacağı bilinciyle ve bilgisiyle bu Komisyona gelmeniz, böyle bir muhataplık göstermeniz gerekli.

BAŞKAN ÇİĞDEM ERDOĞAN - Sayın Vekilim, bu tartışmayı devam ettirmek yerine lütfen sözlerinizi tamamlar mısınız.

SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - Ben de bu tartışmayı yürütmek istemiyorum.

BAŞKAN ÇİĞDEM ERDOĞAN - Son cümlenizi söylerseniz sevinirim.

SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - Ben sorularımı sormak istiyorum Sayın Bakan.

Görüyorsunuz Sayın Bakan, Mecliste biz maalesef böyle ihtisas gerektiren konularda sizi bulmuşken sorularımızı sizin vekilleriniz dolayısıyla soramıyoruz. En azından bu konuda bir demokratik yaklaşım olmasını...

SEDA GÖREN BÖLÜK (İstanbul) - Soru sormuyorsunuz siz, monolog yapıyorsunuz hanımefendi.

SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - Devam ediyorum.

Şimdi, orta vadeli program oldukça önemli bir nokta oluşturuyordu sizin de sunumunuzda. Bu orta vadeli program ve kalkınma planı dolayısıyla yeni yapılacak kamu yatırımlarının kesilmesine ilişkin birtakım ibareler var. Son dönemde yoksulluğun artması dolayısıyla, özellikle kadınların sığınmaevi ve sosyal yardımlara başvurusunun arttığı durumlar var. Kreşlerden söz ediliyor, kamu kreşlerinin kapatıldığı bir sürece giriyoruz maalesef önümüzdeki dönem. Birincisi: Siz özellikle sığınma evlerine ilişkin 120 rakamı verdiniz yanlış hatırlamıyorsam. Onun orta vadeli program kapsamında, bu tasarruf tedbirleri geçerliyken nasıl bitirileceğini umuyor ve düşünüyorsunuz, bir süreniz var mı? Kreşler konusunda ne türden bir değerlendirmeniz var?

AİLE VE SOSYAL HİZMETLER BAKANI MAHİNUR ÖZDEMİR GÖKTAŞ - Strateji çalışmalarımızda yer alan bütün çalışmalarımız devam edecek. Bunlar tasarruf genelgelerine takılı kalmıyor.

SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - Ve çok önemli bir nokta, hâlen en temel taleplerimizden biri, her okulda bütün çocuklara bir öğün ücretsiz yemek kampanyası için yüz binlerce imzayı bütçe görüşmeleri sırasında Bakanlığın önüne koyduk, onunla ilgili bir cevap alamadık. Sizin bu konudaki fikriniz, değerlendirmeniz nedir?

Son olarak, deprem bölgesinde 11 ilde 142 insanın kayıp olduğunu biz bu 142 insanın ailelerinin oluşturduğu platform dolayısıyla biliyoruz. Buraya da ziyarete geldiler, sizden de randevu talep ettiler. Bu kayıplardan 38'i çocuk. Bu çocuklardan biri Antep'te İrem Karaca, 12 yaşında, babası onu hâlen arıyor. Sizinle görüşmek için size defalarca başvuru yaptığını ifade etti. Bu başvurulara yanıt verilmemiş. İrem Karaca'nın ve diğer çocukların durumunu öğrenmek, sizin daha önce "Kayıp çocuk yok." açıklamanızı neye dayanarak yaptığınızı sizinle tartışmak üzere ben de size 2 sefer randevu talebinde bulundum deprem kaybı olan çocuklarla ilgili. Bu konuyla ilgili de özellikle İrem Karaca'nın babasıyla birlikte gerçekleştirmek istediğimiz bu görüşmenin olumlu ya da olumsuz bir cevabını almak istiyorum.

Diğer arkadaşlarım kadına yönelik şiddetle ilgili durumu ortaya koyduğu için ben burada keseceğim. Ama tekraren ifade etmek istiyorum Komisyonumuza: Burası bir ihtisas komisyonu, vakit darlığı, meşguliyet, şu bu burada geçerli olamaz sevgili arkadaşlar. İşinizi gücünüzü ona göre ayarlayacaksınız.

AYŞE BÖHÜRLER (Kayseri) - Genel Kurul başlamış durumda Sevda Hanım, şu anda Genel Kurul çalışıyor ve oraya geçmek zorundayız.

BAŞKAN ÇİĞDEM ERDOĞAN - Biz, her defasında Komisyon dışından katılıyorsunuz ve size söz veriyoruz. Bizim Komisyonumuzun...

SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - Zaten ben Komisyon... Yani bir vekil olarak Komisyona katılma hakkına sahibim, bana bir şey bahşetmiyorsunuz sevgili arkadaşlar.

BAŞKAN ÇİĞDEM ERDOĞAN - Biz de zaten size söz istediğiniz için veriyoruz. Dolayısıyla, gereken karşılıklı nezaketle görüşmeleri devam ettirirsek bizim Komisyonumuzun da iç huzurunu bozmamış olursunuz.

TUBA VURAL ÇOKAL (Antalya) - Kadına şiddeti konuşurken böyle şiddetli tarzda konuşmak da hiç hoş bir şey değil yani.

SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - Şimdi böyle olmaz yani siz bir milletvekiline "Uyumu bozuyorsunuz, nezaketsizsiniz, bilmem ne..." Böyle bir nezaketsizlik gösterdiğim tek bir cümle söyleyin, ben de bu konuyla ilgili açıklama yapayım.

BAŞKAN ÇİĞDEM ERDOĞAN - Sayın Vekilim, buyurun lütfen.

SALİHA SERA KADIGİL (İstanbul) - Bitirdiniz mi Sevda Vekilim?

SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - Bitiremedim ama buyurun.