Komisyon Adı | : | (10/983,984,985,986,987,988) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
Konu | : | DİSK İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Dairesi Müdürü Tevfik Güneş'in madencilik konusunda Türkiye'nin imzaladığı uluslararası sözleşmeler, ülkemizdeki yasal mevzuat ve altın madenciliğine ilişkin olarak iş sağlığı, iş güvenliği sistematiği ve öneriler hakkında sunumu |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 2 |
Tarih | : | 26 .06.2024 |
MUSTAFA SARIGÜL (Erzincan) - Evet, efendim, bugün TÜRK-İŞ'i, HAK-İŞ'i ve şu anda da DİSK'imizi dinliyoruz. Sayın Genel Sekreterimiz Tayfun Görgün Bey'e çok teşekkür ediyorum. Sayın Genel Başkana teşekkür ediyorum ama maden deyince, madencilik deyince DİSK Genel Başkanlığı yapan DİSK'in kurucusu Sayın Kemal Türkler'i anmadan geçemeyiz. Sayın Kemal Türkler bu konuda önemli çalışmalar yapmış, alın teri ve emeğin savunucusu çok değerli bir sendikacıdır; onu rahmetle anıyorum.
Ciğerlerimizi yakan kazalardan bahsettiniz, çok teşekkür ediyorum. Bunların kaza olması, cinayet olmaması konusunda da alınması gereken tedbirleri aktardınız. Türkiye'de madencilik iş kolu ve tarım iş kolunun da son derece eskiye dayanan iş kolları olduğundan bahsettiniz. Ulusal madencilik politikalarının gözden geçirilmesi gerektiğini ve ulusal madencilik politikalarında da sendikaların, üniversitelerin, sivil toplum kuruluşlarının, konudaki uzmanların, aynı zamanda odaların ve jeoloji mühendislerinin de buradan mutlaka katkı alınması gerektiğini çok güzel bir şekilde ifade ettiniz ki doğrusu da gerçekten bu. Doğaya zarar vermeden nasıl tutarlı bir madencilik yapabiliriz, bu konudaki görüşlerinizi anlattınız. Sayın Deniz Baykal'ı rahmetle anıyorum, Deniz Bey'in 1977 yılındaki yaptığı uygulamalardan da bahsettiniz. Liç yığınlarının bu kadar yüksek olmaması gerektiğini, bu noktada da jeoloji mühendisleriyle konuştuğunuzu... Ve gerçekten bu kadar yüksek olmasaydı 9 canımızı kaybetmezdik. Madenciliğin önemli bir konu olduğunu ama yerlerinin seçiminde özellikle fay hatları, özellikle deprem bölgesi olmaması konusunda da uyarılarınızı dikkatle dinledim. Bir konuda, sadece havaya gitmesi durumunda, ben bu sorunun cevabını Komisyonda alamadım yeteri kadar. Oradan çıkan, havaya giden buharlaşmanın bir zarar verip vermediğini doğaya, o yağmur tanecikleriyle birlikte 80 kilometre alana yayılmasıyla birlikte bir tehlike oluşup oluşmadığı konusunda Tayfun Başkan yeteri kadar bilgimiz olmadı. İş sağlığı, iş güvenliği ve kullanılan kimyasalların ne kadar tehlike arz edip etmediği konusunda da özellikle sendikalardan, üniversitelerden, odalardan ve Jeoloji Mühendisleri Odasından da bilgi alınması gerektiğini güzel bir şekilde ifade ettiniz. Uygulamayı, iş sağlığı ve iş güvenliği konusunda yapılması gereken çalışmaları gerçekten keyifle dinledim. Bu konuda en önemli söylediklerinizden bir tanesi de iktidar kim olursa olsun, hangi siyasi parti iktidar olursa olsun oluşacak olan kurulun bağımsız olması gerektiğini, siyasi olmaması gerektiğini, bugün mevcut iktidar için de gelecekteki iktidarlar için de hangi siyasi iktidar olursa olsun bağımsız bir kurul tarafından böylesine bir oluşumun yapılmasının ve gerçekten madencilikle alınacak olan kararların, hazırlanacak olan kanunların bu kurul tarafından hazırlanmasının yararlı olduğunu ve bu kurula siyasi bir elin değmemesi konusundaki değerli görüşlerinizi büyük bir saygıyla dinledim. İktidarlardan bağımsız oluşacak olan kurul -altını çiziyorum- son derece önemli ve değerlidir. ÇED raporlarının yeni baştan değerlendirilmesi, ÇED raporlarının hazırlanması konusunda yerel halka ne kadar bilgi veriliyor, yerel halk ne kadar değerlendiriliyor? Orada -hangi ufak mahallî basınla- yapılan çalışmaların ve çağrıya... ÇED raporu için oraya gittiğiniz zaman o köyde, kahvede 20-30 kişi, onların da organize edilmiş birlikler şeklinde olması gerektiğini ve bunun doğru olmadığı konusunda ifadeler söylediniz ki bunlara gerçekten katılıyorum.
Tabii, "Madencilik yapılmasın." demediniz ama madencilik yapılırken özellikle deprem konusunda, özellikle fay hatları konusunda da duyarlı olmamız gerektiği konusunda da uyarılarınız oldu. Ben DİSK'in böylesine değerli görüşlerini, böylesine objektif görüşlerini dinlemekten son derece mutlu oldum ve şuna baktım ki DİSK "Hayır." demiyor, DİSK diyor ki: "Bir şey yapacaksak yapalım ama yaparken kesinlikle alın teri ve emeği savunalım, alın teri ve emek hakkını alsın, canlar kaybolmasın. Bir maden kanunu yazmak için... İnsanlar öldükten sonra maden kanunu yazmaya gerek yok, insanlarımız ölmeden bu maden kanununu yazalım." DİSK burada diyor ki: "Üretimi destekleyelim ama alın teri ve emek hakkını kazasız ve belasız alsın." Üretim tamam ama tedbir almadan üretim yapıyorsa... 9 canımız -orada yüreğimiz yanıyor- çoluğunun çocuğunun rızkını kazanmak için gitmişler ve oradan evlerine gelemiyorlarsa DİSK "Böyle bir şeyi kesinlikle kabul etmiyoruz." diyor ve DİSK diyor ki: "Doğrusu güvenli, kaliteli üretime tamam, alın teri emek hakkını alsın ama canlar kaybolmasın."
DİSK'i selamlıyorum.
Teşekkür ederim.