HİKMET AYAR (Rize) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Sayın Başkanım, Sayın Bakanım, Komisyonumuzun çok değerli üyeleri, Maliye Bakanlığımızın çok değerli bürokratları, değerli basın mensuplarımız; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

20 Ocak tarihinden bu yana günde on beş, on altı saat çalışarak bu salonda bütçe konuşuyoruz. Muhalefetiyle, iktidarıyla yoğun bir çalışma içerisindeyiz. Dünkü çalışmalarımız esnasında muhalefet kanadından bir sayın milletvekilimizin de gündeme getirdiği gibi bu çalışma normal değil. Ancak, Komisyon Başkanımızın izahatını yeterli bulduğum için ayrıntıya girmiyorum. Sayın Başkanımız "Önümüzdeki dönemde bunlara dikkate alacağız." demişti.

Değerli arkadaşlar, bütçe çalışmalarına başlarken biz bir karar almıştık. Her bakanlık bütçesi için Komisyon üyelerimize on dakika, Komisyon dışı üyelere beş dakika konuşma süresi belirlemiştik ama böyle olmadı. Beş dakikalar sekiz dakika, on dakika, on iki dakika olurken; on dakikalarsa...

MUSA ÇAM (İzmir) - "Biz" derken iktidar partisi belirledi parmak sayınızla.

BAŞKAN - Sayın Çam, lütfen müsaade edin.

HİKMET AYAR (Rize) - Netice itibarıyla, arkadaşlar, Komisyonumuzdan bu karar çıkmıştı.

...on beş dakika, on yedi dakika, yirmi dakika, yirmi beş dakika oldu. Olmasın demiyoruz tabii ama geldiğimiz noktanın bunun sonucu olduğuna işaret etmek için böyle bir giriş yaptım. Akabinde, bu girişten sonra bir ricada, istirham ediyorum, rica ediyorum bugün konuşmalarımızı yaparken sürelerimize birazcık daha itina gösterelim, tekrar söylemlerden biraz kaçalım. Kişi başı iki dakika tasarruf edecek olsak, 40 kişi konuştuğunda seksen dakika, üç dakika tasarruf edebilsek yüz yirmi dakika ki bu iki saattir, neler ifade ettiğini anlıyoruz. Tabii, burada yanlış anlaşılmaktan da endişe ediyorum yani konuşmayın, az konuşun demiyorum, asla beni böyle anlamayın, tasarruftan bahsediyorum.

EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Artının tasarrufundan, mevcudun tasarrufundan değil.

HİKMET AYAR (Rize) - Eyvallah. Tabii, teşekkür ederim. Yani, artıların tasarrufundan bahsediyorum.

Sayın Başkanım, Sayın Bakanım, değerli arkadaşlar; Kamu Gözetimi Kurumu bütçesiyle ilgili bir konuşma hazırlamıştım ama ona girmiyorum. Sadece Kurumla alakalı bir iki şey ifade etmek istiyorum.

Kamu Gözetimi Kurumu 2011 yılında 660 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'yle kurulmuş, önemli bir ihtiyaçtan kaynaklanmıştır ve önemli bir boşluğu doldurmuştur. Kurumun ilk Başkanı yanlış hatırlamıyorsam şu anki Müsteşarımız Sayın Seyit Ahmet Baş olduğunu biliyorum. Kurumlar, kuruluş kanunları çıkması, teşkilatının oluşmasıyla maalesef tam anlamıyla kurulmuş olamıyor. Klasik kamu kuruluşu olmayalım. Kuruluş kanunundan aldığımız yetkileri kullanırken aktif ve pratik olalım, bürokrasiye boğulmayalım, hizmet verdiğimiz kişileri de bürokrasiye boğmayalım diyorum. Görevimiz kapsamındaki işlerimizi yaparken hizmetin kalitesi, niteliği, süresinin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Ben de otuz beş yıl mali müşavirlik deneyimi olan bir kardeşinizim ve bağımsız denetim müracaatım vardır, dört, beş aydan beri de müracaatın sonucunu bekliyorum.

Sayın Bakanım, otuz yıllık serbest muhasebeci, mali müşavirlik meslek hayatımda, meslek hayatımın ilk yılları 1984 -ki milattan önce gibi geliyor insana- elle doldurduğumuz beyannameler, vergi dairesine giderek kuyrukta bekleyerek aldığımız tahakkuk fişleri, para öderken bile kuyruklarda beklediğimiz o günleri unutmuyoruz. Şimdiyse, teknolojik gelişmelere paralel olarak serbest muhasebeci mali müşavirlik ofislerimizde sistem üzerinden beyannameler gönderiyoruz, tahakkuk fişini alıyoruz, ödemelerimizi yapabiliyoruz. Teknoloji uygulamasında Maliye hep geriden giderdi, şimdiyse, ufak tefek eksiklere rağmen teknolojiyi yakalamış gibi görünüyor. Gayreti, katkısı olan herkese teşekkür ediyorum.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - O zaman bilgisayar da yoktu, hakikaten milattan önceydi.

HİKMET AYAR (Rize) - Eyvallah. Tabii, tabii. Ben ilk bilgisayarımı 1989 senesinde aldım.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Gene iyiymiş o zaman.

HİKMET AYAR (Rize) - Aldığım zaman görev yaptığım ilçemde sadece bir özel bankada bilgisayar sistemine geçilmişti onu hatırlıyorum.

Sayın Bakanım, hepsi bir tarafa, çatık kaş, asık surat maliyeci profili kısmen azaldı ama ortadan kalkmadı. Yerine başka başka direnişler, defanslar almaya başladı, bunlara bir iki satırla değinmek istiyorum. Tüm vergi mükelleflerini vergi kaçıran olarak görmek, vergi incelemelerinde -başka bir kelime bulamadığım için bu kelimeyi kullanacağım- despot davranışlar, tarhiyat öncesi veya tarhiyat sonrası uzlaşmalarda idarenin davranış şekli -ayrıntılarına girmiyorum- sahada çok ciddi sorunlar olarak önümüze çıkmaktadırlar Sayın Bakanım. Özellikle uzlaşmalardaki diyaloglardan bir kısmını müsait bir zamanınızda aktarmak isterim. Uzlaşma müessesi vergi sisteminde çok ciddi bir işlev görmektedir. Bu işlevi zedeleyecek davranışlardan, uygulamalardan kaçınmak zorundayız. Yanlış yapanları denetlemeliyiz, eksiklikleri gidermeliyiz.

Sayın Bakanım, dün, yine, bu salonda Tarım Bakanlığının bütçesini görüşürken kendisinden bir talepte bulundum. Kendisi de cevap olarak, talebimizi Maliye Bakanlığına ilettiğinden bahsetti. O da şudur: Tarım Bakanlığında görev almaktan başka görev alabilme sahası olmayan bir grup meslek var; veteriner hekimler, ziraat mühendisleri, gıda mühendisleri ve bunların türevleri, farklı alt dalları. Bütün komisyon üyelerimize mesaj yoluyla... Ben onu da bir tarafa bırakıyorum, ben işin empatisini yaparak bu konuya giriyorum. 2014 yılında girdikleri Kamu Personeli Seçme Sınavı'nın sonuçlarını kullanamadılar, hâlâ kullanamadılar; çok az, minimum derecede, birkaç branşın haricinde hiç kimse o puanını kullanıp bir tercih yapamadı. Bunu sadece bu taraftan bakarak söylemiyorum; diğer taraftan, Tarım Bakanlığının bu elemanlara ihtiyacı olduğunu da biliyoruz. Şundan da emin olmasam yine gündem yapmam: Bu kardeşlerimizin istihdam edilmesi durumunda katacakları katma değerle alacakları ücretleri katbekat sağlayacaklardır diye düşünüyorum. Bu alanda da olumlu katkılarınızı bekliyoruz. Bu kardeşlerimizin gözü kulağı bu Komisyondadır. Tarım Bakanından çıkacak bir kelimeye ve sizden gelecek bir açıklamaya bakıyorlar diyor, süremi de -ilk önce o tavsiyeyi kendime yapmış olmanın sonucu olarak da- tasarruflu kullanmaya çalıştım.

Teşekkür ediyor, saygılar sunuyorum.