Komisyon Adı | : | (10/983,984,985,986,987,988) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
Konu | : | |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 2 |
Tarih | : | 09 .07.2024 |
ŞENGÜL KARSLI (İstanbul) - Umarım sizden önceki konuşmacılar o soruya cevap vermemiştir öyleyse affınıza sığınırım. Bir soru vardı, soruların içerisinde görmedim.
Tabii, öncesinde açıkçası bir iyi niyet ifadesi olarak ben de şunu ifade etmek istiyorum: Tabiatın ve yaşadığımız çevrenin sahibi değiliz, emanetçisi ve koruyucusuyuz. Gelecek nesillere yaşanılabilir bir çevre bırakmak sorumluluğu hepimizin üzerinde dolayısıyla yeryüzünün en değerli varlığı olan insanın kaybı karşısında hiçbir maddi kazanç bunun teminatı olamaz; burada hemfikiriz. Burada birileri sorgu makamında, birileri de savunma makamında değil, araştırma komisyonunun misyonu da bu değil, hiçbirimizin niyetinin o olmadığına da ben eminim. O yüzden bağırarak söylememize de gerek yok. Affınıza sığınıyorum, bir de şunu gözlemledim ben bugün: Burada çok kişiyi, çok uzmanı dinledik, bilime çok saygı duyuyoruz her birimiz ve sizin söylediklerinizi can kulağıyla anlamaya çalışarak doğru bilgiye en sağlıklı nasıl ulaşabiliriz endişesiyle dikkatle dinliyoruz ama burada her konuda söylenilen fikir en doğrusuymuş gibi dayatılmaya çalışılması da yanlış bir yöntem. Dertlisinizdir, buna inanıyorum. Hepimize görev düşüyor dediğimde maden mühendisleri odalarına, diğer mühendislik odalarına da görev düşüyor. Sizler de bu konuda görev yapan üyelerinizi bir araya getirip dertlerini dinlemek, bu tespitlerinizi konuşarak ülkemize katma değer katmak anlamında bunu bir maddi kazanç katkı anlamında değil daha iyi madencilik yapabilmek, sürdürülebilir kalkınma ve sürdürülebilir çevrecilik anlayışıyla ilkeleri ortaya koyacak çalışmalar yaptınız mı? Politikalar ürettik mi? Hep birlikte bunu yapmalıyız. Bir kısmımız icra makamındayız, bir kısmımız politika üretmek, bir kısmımız yol göstermek, bir kısmımız bilimsel verileri ortaya koyarak ışık tutmak noktasındayız, hiçbirimiz sorumsuzluk makamında değiliz. Benim söylediklerim ya da ifade ettiklerimiz savunma anlamında da değil bunun altını çizme gereği duydum çünkü burada sadece "yanlış", "eksik", "doğru değil" söylemleri ve yüklemleri üzerinden gitmeyi doğru bulmuyorum. Sizlerin bilime ve yaptığınız işin tecrübesine olan saygımız nedeniyle -ısrarla Başkanımız da altını çizdi- daha doğrusu nasıl yapılabilir, daha iyisi nasıl yapılabilir sorusuna da sizden cevap aramaya çalıştık. Sadece varsa eksik, sadece varsa yanlışı söylemek sorumluluğu üzerimizden kaldırmıyor.
Şimdi, depolama sahasına ilişkin sunum yapan hangi değerli katılımcının söylediğini bilmiyorum ama "Eksiklik var." denildi, bu eksiklik tam olarak neydi? Baştan itibaren biz bu geçici depolama alanıyla ilgili ki yerinde de gittik, gördük, oranın temel jeolojik yapısını, artı yaklaşık "Bir metrelik kil, zon geçirimsiz -bilmiyorum terimleri doğru kullanıyor muyum-kil tabanı oluşturuldu." diye de ifade edilmişti. Gittiğimizde de öyle membran serilmek suretiyle uzun bir süreli değil zaten geçici bir depolama sahasıydı, buranın sağlıklı bir geçici depolama alanı olduğuna ilişkin birçok uzmandan bu anlamda ifade aldık. Sizin bu depolama sahasına -tırnak içinde- geçici depolama sahasına ilişkin gördüğünüz eksiklik nedir o uzmanların söylediğinin aksine? Bir de tabii konuşuldu ama ben şunu da sormak istiyordum arada çıkmasaydım. Bir kısım konuşmacıları dinlediğimizde "Madencilik çok vahim, hiç yapılmamalı." bir kısmı da "Planlamada sorun var." dedi; hiç mi madencilik yapılmamalı yoksa millî madencilik mi yapılmalı itirazınız o noktada? Benim de temennim, isteğim daha iyi madencilik Türkiye'de nasıl yapılabilire ilişkin somut önerilerinizi de bilmek, duymak ya da görmek isterim.
Teşekkür ederim bütün verdiğiniz bilgiler için