SEMA SİLKİN ÜN (Denizli) - Öncelikle hem Sayın Başkana hem de Bakanlık bürokratlarımıza toplantıya organize ettikleri için teşekkür ediyorum. Sayın Bakanımıza da Türkiye için bir yüz karası olan gri listeden çıkma serüveninde sarf ettiği emek ve mücadele için de ayrıca teşekkür ederim.

Kadına şiddetle alakalı şu karşımıza çıkıyor: Mesela, Muğla ilinde 40 bin vaka yaşanırken bu şikâyet başvuru sayısı 17 bin; neredeyse yarı yarıyadan daha azı şikâyete dönüşmüş. Şimdi, burada bir sorgulama yapmamız gerekiyor. Bu kadınlar neden şikâyetçi olmaktan vazgeçiyor? Elbette kendi hususi durumları olabilir, bunu gözetmemiz gerekir ama Adalet Bakanlığına ait, adalete olan güven duygusunu kaybetmiş olabilir. Siz Bakanlığınızda acaba bu verilerle alakalı bir değerlendirme yaptınız mı hiç? Neden bu vakalar yaşanırken yarı yarıyadan daha aza düşüyor şikâyetler? Yani mekanizmalarda birtakım aksaklıklar, sıkıntılar olabilir. Zaman zaman basına yansıyor. Tabii ki yine ne Emniyet teşkilatımızı töhmet altında bırakacak ifadelere girmek isteriz ne de sizleri ama bu, üzerinde özellikle çalışılması gereken bir durum Sayın Bakanım.

Şimdi, kolluk kuvvetlerimiz 15 Temmuzdan sonra ciddi bir revizyon geçirdi. Burada hepimiz malum yapıdan ayıklanması noktasında tam yetkiyle sizlere güvenimizi ortaya koyduk, bunda bir beis yok. Çok hızlı bir şekilde de yeni personel alımları oldu. Şimdi, gördüğümüz sosyal olaylarda, toplumsal vakalarda Emniyet kuvvetlerinin şiddete çok meyilli olduğunu hissediyoruz yani buna biraz şahit oluyoruz açıkçası. Yani bir kadın polisin bir kadını coplaması; benim ülkeme yakıştıramadığım bir şey. Burada bir eğitim eksikliği mi var Sayın Bakanım? Bu üzerinde çok hassasiyetle çalışılması gereken bir mesele. Yani bu hızlı personel alımlarıyla belki biraz aceleye gelmiş, eğitimlerde birtakım inkıtaya uğramış durumlar olabilir. Bunları ortadan kaldırabilmek adına bir çalışma yapılıyor mu?

Bir de zaman zaman dikkatimizi çekiyor kolluk kuvvetlerinde. Bizlerin siyasi sembol olarak değerlendirebileceği bazı simgeler ve işaretler bu kolluk kuvvetlerimizin silahlarında ya da başka şeylerinde olabiliyor yani bu normalde yasak mıdır, teşkilat kanununuzda bu var mıdır yasak olarak, değilse bunu yasaklamaya yönelik bir çalışmanız olacak mı?

Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.