Komisyon Adı | : | ADALET KOMİSYONU |
Konu | : | Denizli Milletvekili Cahit Özkan ve 133 Milletvekilinin, Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/2258) |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 2 |
Tarih | : | 11 .07.2024 |
CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Sayın Başkanım, Adalet Komisyonumuzun değerli üyeleri, Komisyon üyesi olmayan ve katkı sunmak için Komisyonumuza katılan sayın milletvekillerimiz, Adalet Bakanlığımızın kıymetli bürokratları, "katılımcı demokrasi" anlayışı çerçevesinde Komisyonumuza katılan meslek odaları, barolarımız, Barolar Birliğimiz, kıymetli hazırun; ben sizleri saygıyla, sevgiyle selamlıyorum.
Hiç bitmeyecek, yaşam devam ettiği müddetçe sürecek olan "de lege ferenda" ideal hukuk arayışının önemli süreçlerinden birinin içerisinden geçiyoruz. Yapacağımız bu çalışmaların ülkemizde adalete, barışa, toplumsal uzlaşıya katkı sunacağına inanıyorum.
Kıymetli hazırun, bugün, Adalet ve Kalkınma Partisi olarak 2019 yılında hazırlanan Yargı Reformu Stratejisi Belgesi çerçevesinde ortaya koyduğumuz hedefleri gerçekleştirmek için "dokuzuncu yargı paketi" olarak kamuoyunda bilinen kanun teklifimizi sizlerle paylaşmak istiyorum.
Sayın milletvekilleri, değerli hazırun; temel hak ve özgürlüklerin daha etkin korunması, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığının geliştirilmesi, hukuki güvenliğin güçlendirilmesi, adalete erişimin kolaylaştırılması, makul sürede yargılanma hakkının gözetilmesi, yargıya güvenin artırılması ve insan odaklı hizmet anlayışının geliştirilmesi günümüzün ana ilke ve değerleri olarak yargı camiasında ve uluslararası alanda genel kabul görmektedir. Ülkemizde 2002 yılından günümüze kadar aralıksız bir şekilde süregelen reform iradesi bu ilke ve değerlerin geliştirilmesinin somut bir tezahürüdür.
Adalet Bakanlığımızca hazırlanan ve Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından 30 Mayıs 2019 tarihinde kamuoyuyla paylaşılan "Yargı Reformu Stratejisi Belgesi" vizyonu olarak güven veren ve erişilebilir bir adalet sistemi vurgulanmış; yine, Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından 2021 yılında açıklanan İnsan Hakları Eylem Planı'nda "özgür birey, güçlü toplum ve daha demokratik bir Türkiye" vizyonu ön plana çıkarılmıştır.
Yargı Reformu Stratejisi Belgesi kapsamında önemli reformlar bugüne kadar hayata geçirdik. Birinci yargı paketiyle ifade özgürlüğü güçlendirilmiş -ki bunu 2019 yılında hayata geçirdik- hak arama yolları genişletilmiş, soruşturma evresinde tutuklama süreleri sınırlandırılmış ve seri muhakeme, basit yargılama, e-duruşma gibi yeni ve etkili usuller yargı ve hukuk sistemimize dâhil edilmiştir. Ayrıca, şüpheli ve sanık haklarının yanında özellikle mağdur haklarını da güçlendiren önemli düzenlemeler yapılmıştır.
2021 yılında Yargı Reformu Stratejisi Belgesi çerçevesinde hazırlamış olduğumuz bir diğer paketle infaz alanında çok önemli düzenlemeleri hayata geçirdik ve alternatif infaz usullerinin kapsamı önemli derecede genişletilmiştir. Bu kanunla, yargılama sonunda hükmedilen ceza ve güvenlik tedbirlerinin yerine getirilmesi sırasında alınacak kararların infaz hâkimliği tarafından verilmesini düzenleyerek infaz işlemlerinin tek bir yargı mercisinde toplanması, bu işlemlerde ihtisaslaşmaya gidilmek suretiyle infaz hizmetlerinin etkinliğinin ve kalitesinin artırılması sağlanmıştır. Ayrıca, İnsan Hakları Eylem Planı'nda belirtilmiş bulunan amaç ve hedefler doğrultusunda faaliyetler yürütülmüş ve bu kapsamda pek çok reform hukuk sistemimize kazandırılmıştır.
En son "sekizinci yargı paketi" olarak bilinen ve bu yasama döneminde ceza hukuku kapsamındaki soruşturma ve kovuşturmalar ile özel hukuk ve idare hukuku kapsamındaki yargılamaların makul sürede sonuçlandırılmadığı iddiasıyla yapılacak manevi tazminat taleplerinin idari başvuru yoluyla hızlı bir biçimde sonuçlandırılmasını sağlamak amacıyla Adalet Bakanlığı bünyesinde Tazminat Komisyonu kurulması sağlanmıştır. Ayrıca, Ceza Muhakemesi Kanunu çerçevesindeki bazı koruma tedbirleri nedeniyle maddi ve manevi tazminat isteminin ağır ceza mahkemeleri yerine Tazminat Komisyonunca karara bağlanması sağlanmıştır. Böylelikle, yargısal görev alanına ve hâkimin takdirine girmeyen bazı tazminat istemlerinin idari başvuru yoluyla hızlı bir biçimde sonuçlanması sağlanmıştır.
Sayın Başkan, Değerli Komisyon üyeleri, sayın milletvekillerimiz; Yargı Reformu Stratejisi kapsamında yapılması hedeflenen faaliyetlerin bugün itibarıyla yüzde 71'ini gerçekleştirmiş bulunmaktayız. Aynı zamanda, biraz önce ifade etmiş olduğumuz İnsan Hakları Eylem Planı çerçevesinde hedeflediğimiz faaliyetlerin de yüzde 66'sını gerçekleştirmiş bulunmaktayız.
Malumunuz olduğu üzere, 2023 yılında yaşadığımız "yüzyılın afeti" olarak bilinen deprem ve ülkemizin seçim süreci içerisinden geçmesi nedeniyle, maalesef strateji belgesi ve İnsan Hakları Eylem Planı çerçevesinde hedeflediğimiz bazı düzenlemeler gecikmiştir. İnşallah onları da sizlerin desteğiyle bu süreçte çıkaracağız. Kuşkusuz, bundan sonraki süreçte de bu hedeflerin gerçekleştirilmesi doğrultusunda yasama Meclisi olarak çalışmalarımızı yine sizlerle birlikte, kararlılıkla sürdüreceğiz.
Milletimizin hassasiyetlerini dikkate alarak titizlikle hazırladığımız bu kanun teklifini Gazi Meclisimizin takdirine arz ettik; ülkemiz ve milletimiz için hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; kamuoyunda "dokuzuncu yargı paketi" olarak da bilinen bu kanun teklifi, toplam 20 farklı kanunda değişiklik ve düzenleme içermekte olup 38 maddeden oluşmaktadır, ayrıca bir de geçici maddemiz bulunmaktadır. Teklifin hazırlık sürecindeki katkıları sebebiyle başta Adalet Bakanlığımıza, Bakanlık bürokratlarımıza, akademisyenlere, yargı mensuplarına ve görüş alışverişi içerisinde bulunduğumuz sayın milletvekillerimize ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
Şimdi sizlere teklifte yer alan maddelere ilişkin... Ki biraz önce Sayın Başkanımız da genel çerçevesiyle ilgili birtakım açıklamaları yaptı. Teklifle, Anayasa Mahkemesinin iptal kararları doğrultusunda önemli düzenlemeler yapıyoruz. Tabii, iptale konu düzenlemeler cumhuriyet tarihimizde yer alan yani cumhuriyetimizin erken dönemlerinden itibaren yürürlüğe girmiş, yaklaşık yüz yıl yürürlükte kalmış bazı kanun maddeleri yine, son yirmi iki yılda hayata geçirdiğimiz anayasal reformlarla Anayasa Mahkemesinin değerlendirmesinden geçmiş ve iptalle karşılaşmıştır. Yani yüz yıl aynı düzenlemelerle gelen hukuk düzenimiz 2023 yılında verilen iptal kararlarıyla, cumhuriyet döneminde yer alan bazı kanunların anayasal denetimi çerçevesinde de bu paket hazırlanmıştır.
Günümüzde demokratik rejimlerin tamamlayıcı unsurlarından biri olan anayasanın üstünlüğü ilkesi kanunların anayasaya uygunluğunun denetimini gerekli kılmaktadır. Bu denetim...
SERAP YAZICI ÖZBUDUN (Antalya) - Sayın Özkan, bu son ifadelerinizi anlamadık.
TURAN TAŞKIN ÖZER (İstanbul) - Biz orayı tam anlayamadık; bir şey mi ifade etmeye çalışıyorsunuz, o kısmı tam anlayamadık.
CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Şöyle...
TURAN TAŞKIN ÖZER (İstanbul) - Yani yüz yıldır değişmedi de 2023'te Anayasa Mahkemesi özel olarak...
CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Şöyle... Yok, yok, çok "pure", çok berrak...
BAŞKAN CÜNEYT YÜKSEL - Değerli milletvekilleri, bırakın kanun teklifi sahibi açıklamasını yapsın, ondan sonra zaten size sırasıyla söz vereceğim.
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Bütününü anlatırken burayı anlarsak diğer bölümü de daha iyi anlarız.
BAŞKAN CÜNEYT YÜKSEL - Sayın Hocam, sonradan herkese zaten söz vereceğim, lütfen...
CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Çok "pure", berrak ifadeler kullanarak anlattım; kaldı ki dün de...
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Anayasa Mahkemesi...
CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Müsaadenizle, daha... Şimdi, tabii, stenograflarımız zaten bunları kaydediyor; orada da görüleceği üzere... Tekraren şey yapayım; şimdi, şunu ifade ediyoruz: Yani bu madde kapsamında Anayasa Mahkemesinin iptal ettiği düzenlemeler, yüzyıllık cumhuriyet tarihimizde var olagelen düzenlemeler. Yani bu son beş yılda, son yirmi yılda, son otuz yılda değil yani eski Medeni Kanunu'muzdan efendim, yakın tarihe kadar...
(Gürültüler)
CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Başkanım, müsaadeniz olursa...
BAŞKAN CÜNEYT YÜKSEL - Sayın Özkan, devam edin lütfen.
CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Şimdi, tabii ki günümüzde demokratik rejimlerin tamamlayıcı unsurlarından biri olan anayasanın üstünlüğü ilkesi, kanunların anayasaya uygunluğunun denetimini gerekli ve zorunlu kılmaktadır. Bu denetim dünyada pek çok dünya ülkesinin yargısal organları tarafından da gerçekleştirilmektedir. Anayasa yargısının gerekliliği konusunda fikir birliği bulunmakla beraber anayasa mahkemeleri özellikle siyasal organların tercih ve takdir alanlarına müdahale niteliğinde kararlar verdikçe meşruiyetleri de sadece ülkemiz açısından değil bütün dünya ülkeleri açısından da tartışılmakta, yargısal aktivizm tartışmaları bağlamında sorgulanmaktadır.
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Size göre!
CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Değerli Başkanım, kıymetli milletvekillerimiz; ülkemizde Anayasa Mahkemesi kanunların, Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İç Tüzük'ünün Anayasa'ya şekil ve esas bakımından uygunluğunu denetlemektedir. Bu denetim sonucunda iptal kararları verilebilmekte ve iptal kararları bakımından belirli süreler öngörülmektedir. Bu bağlamda, Anayasa Mahkemesinin iptal kararları çerçevesinde -ki bunlar son bir yıllık süre zarfında verilmiş iptal kararlarıdır- hazırladığımız düzenlemeleri Meclisin takdirine arz ediyoruz.
Yaptığımız düzenlemelerin detaylarına girmeden önce aile kurumuna ilişkin partimizin ve Hükûmetimizin görüşlerini sizler aracılığıyla milletimizin bir kez daha takdirine sunmak ve bir kez daha ifade etmek istiyorum:
Her şeyden önce bizler muhafazakâr demokrasi anlayışıyla ülkenin sorunlarına reformist bir anlayışla çözüm üretmek, sorunlarını ortadan kaldırmak için yirmi iki yıldan beri ortaya koyduğumuz gayretle milletimizin takdirini kazandık. Bu çerçevede, bize göre aile mukaddes bir müessesedir; insanı doğumundan ölümüne kadar her alanda kuşatan, hayatın iniş çıkışları karşısında koruyan aile çok büyük bir nimet ve eşsiz bir hazinedir. İnsan aile içinde doğar; ailede huzura erer, aile fertleri arasında kendini güvende hisseder ve hayata ailesiyle birlikte hazırlanır. Sevginin paylaşılarak çoğaldığı, zorluklara beraber göğüs gerildiği aile, insanı insan yapan en önemli hasletlerdendir. Nasıl, bir bitki için, bir canlı için bir faunaya ihtiyaç varsa insan için de aile müessesesi aynı anlamı ifade etmektedir.
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Sayenizde boşanmalar patladı, aile mi kaldı ortada?
CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Devletin vazifelerinin başında aile kurumunun ve neslin muhafazası gelir. Yine, anayasal düzenimiz içerisinde de aile kurumunun korunması Anayasa'nın amir hükmü olup Cumhurbaşkanımıza hükûmet olarak, Parlamentomuza ve yargısal makamlara bu çerçevede görevler yüklenmektedir. Bu husus, biraz önce de ifade ettiğimiz çerçevede Anayasa'mızda çerçevesi çizilmiş ve sınırları belirlenmiştir. Anayasa'mızın 41'inci maddesinde ailenin Türk toplumunun temeli olduğu, devletin aileyi koruma noktasında sorumluluklarının da bulunduğu kabul edilmiştir. Evet, aile, toplumun temelidir ve temeli sağlam olmayan toplumlar ayakta kalamaz. Güçlü bir millet güçlü bir aileden oluşur, eğer güçlü aileler yoksa güçlü bir milleti de hayata geçiremez, ayağa kaldıramayız. Bu bakımdan aile toplumun çekirdeği, özü, nüvesi ve güç kaynağıdır.
(Gürültüler)
BAŞKAN CÜNEYT YÜKSEL - Bir saniye Sayın Özkan.
Değerli milletvekilleri, böyle bir üslup yok. Yani teklif sahibi açıklamalarını yapsın, ondan sonra zaten siz söz hakkı isteyeceksiniz, söz hakkı size gelince konuşursunuz. Lütfen...
Sayın Özkan devam edelim.
(Gürültüler)
BAŞKAN CÜNEYT YÜKSEL - Sayın milletvekilleri, lütfen...
Sayın Özkan, buyurun.
CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Güçlü bir toplum olmanın yolu sadece maddi imkânlardan değil her şeyden önce güçlü bir aile yapısına sahip olmaktan geçer. Aile kurumuna bakarken anne, baba ve çocuklardan oluşan bir yapıdan ziyade çok daha geniş, multidisipliner bir perspektiften meseleye yaklaşmamız gerekmektedir. Meseleyi basitleştirmek ve sıradanlaştırmak yerine aile kurumunun toplum hayatımızdaki yerini iyi, doğru ve isabetli bir şekilde tayin etmeliyiz. Milletimizin alametifarikası olan güçlü aile yapımızı zayıflatacak her türlü girişim karşısında teyakkuz hâlinde olmalıyız. Adalet ve Kalkınma Partisi olarak meseleye yaklaşımımızın genel çerçevesinin bu şekilde olduğunu ifade etmek isterim.
Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; şimdi size Anayasa Mahkemesinin iptal kararları doğrultusunda yaptığımız düzenlemelerden kısaca bahsetmek istiyorum. Her şeyden önce soy bağının sıhhatinin ve aile birliğinin sağlanması amacıyla evlenen kadının soyadına ilişkin düzenleme yapılmaktadır. Kullanılacak soyadı nedeniyle aile bütünlüğünün zarar görmemesi ve çocukların olumsuz etkilenmemesi amacıyla kadınların evlenince eşlerinin soyadını alacağı ve isterlerse önceki soyadlarını da kullanabilecekleri bu düzenlemede yer almaktadır.
SALİHA SERA KADIGİL (İstanbul) - Allah razı olsun beylerimizden, erkeklerimizden!
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Anayasa Mahkemesi doğrultusunda düzenleseniz çok iyi olurdu.
CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Anaya da baba ile çocuk arasındaki soy bağının reddi için dava açma imkânı verilmektedir. Ailenin huzur ve refahının korunması amacıyla baba olduğunu iddia eden üçüncü kişilerin soy bağının reddi davası açabilmesi belirli kurallarla öngörülmektedir. Evlat edinenlerin evlatlarının evlatlığın ana ve baba adı olarak yazılabilmesine imkân tanınmaktadır. Uzlaşma görüşmeleri sırasında malum daha önce yapmış olduğumuz bu düzenlemeyle uzlaşma görüşmeleri sırasında ele alınan konular hakkında uzlaşma mutabakatından sonra dava açma imkânı yoktu ancak tespit edilemeyen, görüşmeler sırasında belirlenemeyen veya uzlaşmadan sonra ortaya çıkan zararlara ilişkin tazminat davası açabilme imkânı yine bu düzenlemeyle öngörülmektedir. Ara buluculuk görüşmelerinin ilk toplantısına katılmayan tarafın yargılama giderlerinden sorumluluğu ve lehlerine hükmedilecek vekâlet ücretine ilişkin düzenlemeler yapılmakta ve bu düzenlemeyle de ara buluculuk görüşmelerine etkinlik sağlamak arzulanmaktadır.
Birden fazla baro bulunan illerde barolara verilecek adli yardım ödeneğinin dağıtım oranları baroların ihtiyaçları ve giderleri dikkate alınarak yeniden planlanmaktadır.
İdari yargıda kanun yollarına başvuru kapsamında hangi tarihteki parasal sınırın dikkate alınacağı netleştirilmek suretiyle hak kayıplarının da önüne geçilmek amaçlanmaktadır. Malumunuz olduğu üzere, yapılan yargılama sırasında özellikle parasal sınırlarla ilgili yapılan değişiklikler, temyiz, istinaf sınırları açısından ortaya çıkacak değişiklik hak kayıplarına neden olabilmektedir, bu düzenlemeyle de bunun önüne geçmiş olacağız. Ayrıca bölge idare mahkemesi tarafından ilk kez verilen bazı kararlara karşı temyiz kanun yolu açılmakta, böylelikle yargısal alanda içtihat istikrarını sağlamak arzulanmaktadır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; teklifle şikâyete tabi hakaret suçu bakımından azami şikâyet süresi öngörüyoruz. Düzenlemeyle soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı olan hakaret suçu bakımından şikâyet süresinin her ne suretle olursa olsun fiilin gerçekleştiği tarihten itibaren iki yılı geçemeyeceği öngörülmektedir. Böylelikle, özellikle yeni gelişen teknolojiler, dijital mecralar, sosyal medya uygulamaları üzerinden uzun yıllar önce yapılan bazı paylaşımlar nedeniyle vatandaşlarımızın üzerinde sonradan baskı ve tehdit oluşturulmasının da önüne geçilmek istenmektedir.
Sosyal medya üzerinden gerçekleştirilen hakaret suçunu uzlaştırma kapsamından çıkartılarak ön ödeme kapsamına alıyoruz. Sesli, yazılı ve görüntülü bir iletiyle işlenen hakaret suçunu ön ödeme kapsamına almak suretiyle bu suçla daha etkin mücadele edilmesi amaçlanmaktadır. Bunun yanında belirtmemiz gerekir ki bazı kişilerin özellikle toplumun hassasiyet duyduğu alanlara yönelik kasıtlı paylaşımlar yapmak suretiyle sosyal medyanın gücünü kötüye kullanmak ve bu suretle gelir elde etmek anlayışına sahip olduğu, bir kişinin 15-20 bin ve üzerinde dosya açmak suretiyle kötüye kullanma durumunun varlığı gözlemlenmektedir; bunu da tabii ki biraz sonra sizlerle beraber tezekkür edeceğiz.
Bir de uygulamadan gelen talep ve önerilerle günümüzün çağdaş ceza adalet sistemlerinin genel yönelimlerini dikkate alarak, özellikle sosyal medya üzerinden kolaylıkla gerçekleştirilebilen hakaret suçunun ön ödeme kapsamına alınması suretiyle yine yargının bir taraftan iş yükünü azaltmak diğer taraftan da suçla etkin mücadeleyi hedeflemekteyiz. Şunu özellikle ifade etmem gerekir ki bu düzenleme asla kişiye hakaret edebilme özgürlüğü tanımamaktadır. Nitekim, bu şekilde işlenen hakaret suçunun beş yıl içinde yeniden işlenmesi hâlinde fail hakkında aynı suçtan dolayı ön ödeme hükümleri uygulanmayacak ve bu suç bakımından kişi hakkında doğrudan kamu davası açılacaktır. Ayrıca belirtmek gerekir ki mağdurların hukuk mahkemelerinde tazminat davası açma ve tazminat elde etme imkânları bulunmaktadır.
Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; teklifte ara buluculuk kurumunun etkinliğinin artırılmasına yönelik bazı düzenlemeler de yer almaktadır. Mesleğinde yirmi yıl kıdeme sahip hukukçuların ara buluculuk eğitimi almak şartıyla sınava girmeksizin ara bulucu olabilmelerine imkân sağlanmaktadır. Taraflardan birinin taşınmazın aynına ilişkin icra edilebilirlik şerhi verilen ara buluculuk anlaşma belgesiyle tapu müdürlüğünden tek başına tescil talebinde bulunulabilmesine imkân sağlanmaktadır.
Değerli milletvekilleri, teklifimizde bazı sorunların çözümüne yönelik kanunlar, düzenlemeler yer almaktadır. Hukuk mesleklerine giriş sınavı ve idari yargı ön sınavının içerik itibarıyla daha kapsayıcı olması ve bu sınava gireceklerin hukuk alanındaki bilgi ve yeteneğinin artırılması amacıyla bu sınavlarda sorulacak sorulara ilişkin yeni alanlar öngörülmekte, yeni konular eklenmektedir ve asgari soru sayısı 100'den 120'ye çıkarılmaktadır. Sadece hukuk fakültesi mezunlarının uzlaştırmacı olabilmesi sağlanarak uzlaştırma kurumunun daha iyi işlemesi öngörülmektedir.
İcra ve İflas Kanunu hükümlerine göre yapılan elektronik açık artırmaların sürüncemede kalmamasına ve gerçek alıcılar arasında rekabet içerisinde gerçekleştirilmesine yönelik düzenlemeler yapılmaktadır.
Mahkemelerce şirketler hakkında kayyum atanmasına karar verildiği takdirde kayyumluk sisteminin daha profesyonel şekilde yürütülebilmesi için Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun kayyum olarak atanmasına imkân veren kanuni düzenlemenin uygulama süresi bu teklifle beş yıl daha uzatılmaktadır.
Yine, Karayolları Trafik Kanunu uyarınca sahipleri tarafından teslim alınmayan veya sahiplerine ulaşılamayan ve yediemin otoparklarında bulunan araçların satış usulü kolaylaştırılmakta, bu araçların ekonomiye kazandırılmaları sağlanmaktadır.
Vakıfların yaşaması ve topluma sunacakları hizmetin devamı için mazbut vakıfların yargı harçlarından ve teminat gösterme zorunluluklarından muaf tutulması bu teklifte öngörülmektedir.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; teklifimizin ülkemiz ve milletimiz için hayırlı olmasını diliyor, müzakerelere vereceğiniz katkılar için bütün milletvekillerimize, odalarımıza, barolarımıza şimdiden teşekkür ediyorum.
Tabii ki dün yine KEFEK Komisyonunda da kanun teklifimizin bazı maddeleri tezekkür edildi, konuşuldu; bunların da ne olursa olsun hukuk düzenimizin gelişmesine, birlikte yaşama anlayışımızın güçlenmesine katkı sunduğunu şimdiden ifade ediyorum, sunacağınız bütün görüşlerin -bizim de bu çalışmayı sonuna kadar takip etmek suretiyle- kanun teklifimizin olgunlaştırılmasına hizmet edeceğine inanıyorum.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum.