AYÇA TAŞKENT (Sakarya) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Şimdi, maalesef yine her konuda olduğu gibi ailenin kutsal oluşundan başlıyoruz ve biz bu tanımın içine sıkıştırmaya çalışılıyoruz gibi geliyor bana. Benim için de aile kutsal ama benim gelecekteki hayatımı belirleyecek bir kriter değil. Şöyle ki: Aynı düşünmediğimiz zaman, ailenin kutsal bir yapı olduğunu söyleyip kadını her şekilde onun içine sıkıştırdığımızda ve buna karşı çıktığımızda sanki biz bu kutsal aileye inanmıyormuşuz gibi algılanıyor. Böyle algılanmasın. Ben hukuku veya Anayasa maddelerini ileri sürüp bir savunma yapmayacağım çünkü bugüne kadar çoğu yerde uyulmayan çok örnek var hem hukuka hem de Anayasa'ya.

Şimdi, bizim Komisyonumuz var, hepimiz bu Komisyona üyeyiz, adı "kadın-erkek eşitliği veya "fırsat eşitliği" ama ben "kadın-erkek eşitliği" olarak almak istiyorum. Bu Komisyon bence bu konuyu çok fazla bile tartışmadan... Bir erkeğin soyadını kullanmak nasıl aile birliğini bozmuyorsa bir kadının da kendi soyadını tek başına kullanması o aile birliğini bozmaz diye düşünüyorum. Bu, kendi aralarında konuşabilecekleri, anlaşabilecekleri bir şey diye düşünüyorum. Çocukların da -hani sorun eğer çocuklarsa- çift yani iki soyadını birlikte kullanabileceklerini düşünüyorum. Soy konusuna gelince, soy ağacı konusuna gelince hiçbir soy ağacı diğerinden üstün değil. Eşimin soyadı benimkinden üstün değil veya benimki ondan üstün değil. Dolayısıyla ben burada Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu olarak alacağımız kararın bize yakışan bir karar olarak alınması gerektiğine inanıyorum. Kadın da erkek de kendi görüşmeleriyle, aile içinde görüşmelerle istediği soyadı da kullanabilir veya birlikte çift soyadını da kullanabilirler ama bu eşitlik erkeğe sağladığı gibi kadına da kendi soyadını kullanabilme hakkını sağlamalıdır diye düşünüyorum ve teşekkür ediyorum.