KOMİSYON KONUŞMASI

BAŞBAKAN YARDIMCISI LÜTFİ ELVAN (Mersin) - Sayın Başkan, Plan ve Bütçe Komisyonumuzun çok değerli üyeleri, kamu kurum ve kuruluşlarımızın değerli mensupları, basınımızın çok değerli temsilcileri; Başbakanlık ve bağlı ve ilgili kuruluşlarımızın 2016 Yılı Merkezî Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı, 2014 Yılı Kesin Hesap Kanunu Tasarısı ve Sayıştay raporlarının görüşülmesi vesilesiyle hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Öncelikli olarak Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Bahçeli'ye geçmiş olsun dileklerimi aktarmak istiyorum. Diğer taraftan, Plan ve Bütçe Komisyonunda birlikte çalıştığımız; vatanını, milletini, insanı seven Sayın Mevlüt Aslanoğlu'nu da rahmetle burada anmak istiyorum. "Allah rahmet eylesin, cenneti mekân eylesin." diyorum. Çok değerli bir dostumuzdu ve birlikte üç yıldan fazla bu Komisyonda çalıştık. Gerçekten çok önemli katkıları oldu ve uzlaşma yönü son derece güçlü bir arkadaşımızdı. Bu vesileyle de burada bunu zikretme gereğini duydum.

Değerli üyeler, Başbakanlık ve ilgili kurumlarımızın bütçe sunumlarını bir kitapçık olarak sizlere takdim ettik. Uygun görürseniz, zamanın iyi kullanılması adına konuşmamı özet bilgiler vererek tamamlamak istiyorum; böylece soru-cevap kısmına daha detaylı bilgiler verme imkânımız özellikle o bölümde olacak diye düşünüyorum.

Sunumuma başlamadan önce, Plan ve Bütçe Komisyonunun siz değerli üyelerine çalışmalarınızda kolaylıklar diliyorum. Eleştiri ve önerilerinizin bizler açısından çok büyük bir önem arz ettiğini de burada ifade etmek istiyorum.

Başbakanlık olarak görevimiz, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve hukuk devleti ilkeleri çerçevesinde Başbakan ve Bakanlar Kuruluna Hükûmetin genel siyasetinin yürütülmesinde her türlü desteği sunmak, bakanlıklar arasında etkili bir işbirliği ve koordinasyonu sağlamak ve devlet teşkilatının düzenli ve uyumlu bir şekilde işlemesine bir anlamda önderlik etmek ve Hükûmet programında yer alan hususları hayata geçirmektir. Bu görevlerimizi ifa ederken, Başbakanlık olarak 2023 Türkiye vizyonu, güçlü bir ülke olma vizyonuyla hareket ettiğimizi de ifade etmek istiyorum. Bu vizyon çerçevesinde hazırlanan 2016 yılı bütçemiz bir taraftan milletimize verdiğimiz vaatleri ve eylem planında taahhüt ettiğimiz reformları gerçekleştirmeye imkân tanıyan, diğer taraftan da mali disiplin ve bütçe dengesinin gözetildiği bir belge olarak hazırlanmıştır.

64'üncü Hükûmet olarak dünyanın ve ülkemizin değişen şartları ve 2023 vizyonumuz çerçevesinde, kritik alanlarda yapacağımız reformlarla milletimizin bize verdiği emanete en güçlü şekilde sahip çıkacağız. Bugünün ihtiyaçlarına cevap vermenin ötesinde geleceğin Türkiye'sini inşa etmek için çalışacağız. Reformlarımız sonucunda daha özgür, daha demokratik, daha rekabetçi ve insan odaklı bir anlayış içerisinde refahını yükselten ve daha adil bir gelir dağılımına sahip bir Türkiye'ye ulaşma idealini de sürdüreceğiz. Bu kapsamda 64'üncü Hükûmet Programı'nda açıkladığımız gibi demokratikleşme ve adalet, eğitim, kamu yönetimi, kamu maliyesi ve reel ekonomide köklü değişim ile öncelikli dönüşüm programları olmak üzere 6 temel alanda reformlarımızı yoğunlaştıracağız.

Demokratikleşme ve adaletle ilgili olarak biraz sonra reformlarımızı aktaracağım. Ancak hükûmetlerimiz döneminde en önemli reform alanlarından biri olarak görmüş olduğumuz demokratikleşme konusunda Türkiye'nin kronikleşmiş pek çok meselesi milletimizin beklenti ve ihtiyaçları doğrultusunda çözümlenmiş, güçlü bir hukuk devleti olma yolunda önemli adımlar atılmıştır. Önümüzdeki dönemde de herkesin inandığı gibi yaşayabileceği, fikirlerini özgürce ifade edebildiği, refaha katkıda bulunduğu ve refahtan hak ettiği payı aldığı, emniyet ve huzur içerisinde yaşayan, şeffaflığın ve hesap verebilirliğin esas alındığı bir toplum olma yolunda var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.

Önemli reform alanlarımızdan biri tanesi de eğitim. İktidarlarımız döneminde eğitim alanındaki temel altyapı ve erişim sorunları önemli ölçüde çözülmüştür. Eğitim insani kalkınma hedefimizin temelini oluşturmaktadır. Hükûmet olarak eğitimi uzun vadeli bir bakış açısıyla geleceğimize yatırım olarak kabul ediyor, insanımızın yaşam kalitesini yükselten, ülkemizin insan kaynağını çağdaş, dünya ile rekabet edebilir donanıma kavuşturan ve hayat boyu süren bir süreç olarak görüyoruz.

Kamu yönetiminde de yine, önemli düzenlemelerimiz yeni dönemde söz konusu olacak. İyi işleyen, şeffaf ve hesap verme sorumluluğu olan kamu yönetimi aynı zamanda ekonominin ve sivil toplumun da gelişimine öncülük eder. Önümüzdeki dönem, her alanda olduğu gibi, yönetim alanında da kalitenin ön plana çıktığı bir dönem olacaktır. 64'üncü Hükûmet döneminde de kamu hizmetlerinin adil, etkili, süratli ve kaliteli sunumunu sağlayacak şekilde merkezî birimleri daha küçük ama daha etkin bir yapıya dönüştüreceğiz ve bu birimlerin performansını artıracağız.

Kamu mali yönetimi de önemli alanlarımızdan bir tanesi, bu alanda da önemli reformlarımız gerçekleştirilecek. Bugüne kadar gerçekleştirilen yapısal reformlar ve güçlü düzenlemelerle bir yandan ekonominin kırılganlığı azaltılırken, diğer yandan da piyasaların rekabetçi bir ortamda serbestçe işleyişi sağlanmıştır. Son on üç yılda mali disiplinin, güçlü büyüme performansının ve enflasyondaki düşüşün eş zamanlı olarak gerçekleştirilebileceği ortaya konulmuştur. Bu başarının devam ettirilmesi için kamu kaynaklarının kullanımında verimlilik ve etkinliğin artırılması ve mali disiplinin sağlanması zorunlu hususlardır. Bu çerçevede, çok sayıda tedbir alınmış, ayrıca yapısal reformlar da aşamalı olarak uygulanmaya başlanmıştır.

Reel ekonomide köklü dönüşüm bir başka reform alanımız. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da ekonomide hedefimiz güven ve istikrar olacaktır. Önümüzdeki yıllarda sağlayacağımız yüksek büyümenin öncüsü yine özel sektörümüz olacaktır. Hükûmet olarak, özel sektörümüzün önünü açacak politikaları uygulamaya devam edeceğiz. Bunun için makroekonomik istikrarın yanında, mal ve hizmet sektörlerinde verimlilik artışlarını getirecek, kaliteyi ve rekabet gücünü artıracak reformlarımızı sürdüreceğiz. İsraf ekonomisi yerine verim ekonomisi anlayışı için aralıksız çalışacağız.

Her alanda olduğu gibi ekonomi alanında da yeni bir döneme giriyoruz. Bu dönemde bir yandan makroekonomik istikrar ve kazanımlarımızı güçlendirirken, diğer yandan da mikroekonomik ve sektörel dönüşümlere odaklanacağız. Son on üç yılda üst, orta gelir grubuna yükselttiğimiz ülkemizin, yüksek gelir grubu ülkeler arasına girmesi temel amacımızdır.

Ekonomimizin rekabet gücünün artırılması ile iş ve yatırım ortamının iyileştirilmesine de büyük önem vermekteyiz. Hükûmet olarak istikrarlı ve yüksek büyüme için kamu ve özel kesim yatırımlarını birbirini tamamlayacak şekilde bütünsel bir bakış açısıyla ele almaya devam edeceğiz. Bu perspektifle, kamu yatırımlarıyla eş zamanlı yürüttüğümüz yatırım ortamının iyileştirilmesine yönelik politikalarımızla, özel sektör yatırımlarının önünü açmayı ve bu yatırımları teşvik etmeyi sürdüreceğiz. Bu kapsamda, kamu yatırımlarını bölgeler arası gelişmişlik farklarını azaltmada ve bölgesel gelişme potansiyelini değerlendirmede etkili bir araç olarak kullanacağız.

Bildiğiniz gibi, biz Hükûmet eylem planımızı açıkladık. Bu eylem planımızda 44 adet vaadimiz ve çok sayıda reformumuz yer almakta. Bu bir yıllık eylem planımız. Bu 44 vaadimizin şu ana kadar yüzde 66'sını gerçekleştirmiş durumdayız. Reformlara yönelik ise üç aylık süreçte gerçekleştirmemiz gereken reformların yüzde 30'unu şu an itibarıyla gerçekleştirmiş durumdayız.

Reform paketine baktığımızda, demokratikleşme ve adalet alanında, cemevlerine hukuki statü tanınması, Roman vatandaşlarımızın sorunlarının çözümüne yönelik somut adımlar atılması, kişisel verilerin korunması ki bu yasa tasarısı Meclisimize intikal etmiş durumdadır, Avrupa Birliğine uyum açısından da ve vize muafiyeti açısından da bir an önce çıkarmamız gereken yasal düzenlemelerden de biridir. Yine, darbe dönemlerinden kalan mevzuatın gözden geçirilerek antidemokratik hükümlerin kaldırılması bir başka önemli reform alanımızdır. Bu alana yönelik çalışmalarımızı tamamladık, önümüzdeki günlerde muhalefet parti yöneticilerine hangi alanlarda özellikle antidemokratik uygulamalar var, yasa tasarılarında ne tür hususlar söz konusu, bunları kendilerine aktaracağız ve muhalefet partilerinin görüşlerini de bu çerçevede alacağız.

Yine, insan hakları korunma mekanizmalarının daha da etkinleştirilmesi ki bu alana ilave olarak ayrımcılıkla mücadeleye yönelik bir tasarımız var. Bu da Avrupa Birliğine uyum çerçevesinde hazırlamış olduğumuz bir tasarı. İnsan Hakları Kurumuna yeni bir görev vereceğiz; ayrımcılıkla mücadele konusunda da bu kurum bu görevi üstlenecek ve kurumun adını da "İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu"na dönüştüreceğiz. Muhtemelen önümüzdeki hafta içerisinde yasa tasarısı Meclise sevk edilmiş olacak.

Yine, bilirkişilik müessesesinin yeniden ele alınması ve bununla ilgili bir yasa tasarısı hazırlanması gündemimizde olan hususlardan bir tanesi. Bununla ilgili de çalışmalarımızı tamamladık, önümüzdeki günlerde bilirkişilik müessesesine yönelik yasa tasarımızı Türkiye Büyük Millet Meclisine sevk edeceğiz.

İş mahkemelerinin özellikle yapısı ve işleyişiyle ilgili sorunlarımız var. Bu sorunlara hepimiz vâkıfız. Dolayısıyla iş mahkemelerini de gözden geçiren bir düzenlemeyi hayata geçireceğiz.

Adli ve idari yargıda istinaf mahkemelerinin faaliyete geçmesini yine bu dönemde sağlayacağız.

Ülke genelinde özellikle yargılama sürelerinden çok şikâyet ediyoruz, yargılama sürelerinin daha da kısaltılması, hatta ortalama tamamlama sürelerinin belirlenmesine yönelik bir çalışmayı başlattık, bunu da kısa bir süre içerisinde sonuçlandıracağız.

Yine, yeni bir seçim kanunu ve siyasi partiler kanunuyla ilgili çalışmalarımızı Adalet Bakanlığımız sürdürüyor.

Hukuki yardım yani himaye sigortasının altyapısını oluşturacağız. Birçok gelişmiş ülkede ve Avrupa Birliği ülkelerinde uygulanan bir sistem. Bununla ilgili de çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

Noterlik sistemini yeniden yapılandıracağız.

Yine, Yüksek Mahkeme üyeliğinin makul sürelerde sınırlandırılmasına yönelik bir düzenlemeyi hayata geçirmeyi planlıyoruz.

Kamu yönetimi ve şeffaflık alanında ise önemli düzenlemelerimiz söz konusu olacak.

Siyasi Etik Kanunu'nun çıkarılması, siyasetin finansmanında şeffaflığın artırılması, imar planı değişikliği sonucunda ortaya çıkacak değer artışından kamunun pay alması, yine, siber güvenliğe ilişkin yasal bir düzenlemenin yapılması, özellikle e-devletin tek bir çatı altında toplanmasını sağlayacak olan Dijital Türkiye Projesi'nin hayata geçirilmesi ki vatandaşlarımızın tüm taleplerinin, ihtiyaçlarının sanal ortamda karşılanmasını hedefliyoruz. Bununla ilgili de çalışmalarımız devam ediyor.

Yine, kamu yönetimine yönelik olarak kamu personel rejimi reformunu da bu bir yıllık süreçte hayata geçirmeyi planlıyoruz.

Sosyal politikalar ve çalışma hayatıyla ilgili olarak özellikle çalışma hayatına esneklik sağlayacak bir düzenlemeyi önümüzdeki günlerde Türkiye Büyük Millet Meclisine sevk edeceğiz.

Yine, Avrupa Birliği norm ve standartlarında özel istihdam bürolarının faaliyetlerinin daha da genişletilmesine yönelik bir düzenlememiz söz konusu olacak.

Kıdem tazminatı hususu yıllardan beri konuşulan ancak bir türlü çözüme ulaşılamayan hem işçi kesiminin hem de işveren kesiminin şikâyetçi olduğu bir husus. Bu konuya yönelik olarak da bir düzenlememiz söz konusu olacak.

Eğitim alanına gelince, eğitimde de önemli reformlarımız söz konusu olacak. Özellikle eğitim müfredatının günün koşullarına ve çağın gereklerine uygun hâle gelebilmesi için eğitim müfredatını gözden geçireceğiz ve çocuklarımızın, gençlerimizin kendi taleplerine, kendi isteklerine uygun olabilecek esnek bir yapıyı hayata geçirmeyi planlıyoruz. Dolayısıyla, özellikle derslere yönelik opsiyonlu bir sistemin hayata geçirilmesini hedefliyoruz. Seçmeli ders sayısının artırılmasını kısaca burada hedefliyoruz.

Yine, Yükseköğretim Kanunu'nda bir değişiklik yapacağız. Yükseköğrenim kalite kurulunu oluşturmak istiyoruz.

Bunun dışında, özellikle öğretmenlerimize yönelik bir öğretmen stratejisini hayata geçireceğiz, bununla ilgili çalışmalarımız tamamlandı. Özellikle öğretmenlerimizin günün koşullarına uygun bir bilgi altyapısına sahip olmasına yönelik olarak da bir öğretmen akademisi kuracağız ve bu akademide sürekli olarak öğretmenlerimizin bilgilerini güncelleyen, güncelleştiren bir altyapıyı oluşturmuş olacağız.

Diğer taraftan, meslek liselerine yönelik yeni düzenlemelerimiz olacak. Bildiğiniz gibi, sadece organize sanayi bölgesinde iş adamları tarafından yapılan yatırımlara destek sağlanıyor ve öğrenci başına bir destek mekanizması oluşturuluyor mevcut sistemde ama önümüzdeki dönemde organize sanayi bölgesi dışında da meslek lisesi yapmak isteyen iş adamlarımıza destek sağlayacağız ve meslek liselerinin sayısını elbette artırmak istiyoruz.

En önemli sorun alanlarımızdan bir tanesi eğitim-istihdam ilişkisi. Özellikle arz ile talep arasındaki dengesizliği ortadan kaldıran ve piyasanın istekleri ve talepleri doğrultusunda bir eğitim ve öğretim sisteminin oluşturulması son derece önem arz eden bir husus. Bu alana yönelik olarak da çalışmalara başladık. Önümüzdeki günlerde yine sizlere bu alana yönelik çalışmalarımız hakkında daha detaylı bilgi verme imkânına kavuşacağız.

Sosyal politikalar alanında özellikle aile sosyal destek programının altyapısının tamamlanması ve uygulamasının başlatılmasını inşallah bu bir yıllık süreçte gerçekleştireceğiz. Sosyal yardım sistemini tek bir çatı altında toplayan bir sosyal yardım kanununu yine hayata geçireceğiz.

İş uyuşmazlıkları ki önemli, gerçekten iş dünyamız için önem arz eden sorunların başında geliyor. Bu alana yönelik olarak ise alternatif çözüm yöntemlerinin hukuk sistemimize kazandırılması için yine düzenlemelerimiz söz konusu olacak.

Uyuşturucuyla mücadele, çocuk haklarının en geniş hukuki çerçevede korunması gibi alanlarda da yine düzenlemelerimiz olacak.

Ekonomik ve mali alanda ise vergi beyannameleriyle sosyal güvenlik bildirgelerinin birleştirilmesi ki iş dünyası tarafından sıkça talep edilen bir husus. Bunu da hayata geçireceğiz.

Yeni gelir vergisi kanunu çıkaracağız. Yine Vergi Usul Kanunu'nun güncellenmesi sağlanacak. Gümrüklerde tek pencere sisteminin uygulamaya konulmasını da gerçekleştireceğiz.

Vergi mevzuatının gözden geçirilerek enerji verimliğini teşvik eden vergisel düzenlemelerin yapılması ve binalardaki enerji verimliliğinin desteklenmesine yönelik de düzenlemelerimiz olacak.

Yatırım ortamının iyileştirilmesine yönelik de önemli düzenlemelerimiz söz konusu olacak. Yatırım ortamının iyileştirilmesine yönelik bildiğiniz gibi geçtiğimiz dönemde Ekonomi Bakanının başkanlığında müsteşarlardan oluşan bir kurul vardı. Biz bu kurulun yapısını değiştiriyoruz. Benim Başkanlığımda, bir Başbakan Yardımcısı başkanlığında bakanlardan ve ilgili meslek örgütlerinin başkanlarından oluşan bir yapıya dönüştürüyoruz. Burada TOBB, TÜSİAD, MÜSİAD, TİM, YASED gibi kurumların başkanları da bu kurulun doğrudan üyesi olacak ve yatırım ortamının iyileştirilmesine yönelik kararlar da bu kurulda alınacak.

Yine bu alanda enerji ve lisans ruhsat izin işlemlerinin kolaylaştırılması gibi, şirketlerin özellikle tasfiye işlemlerinin kolaylaştırılması gibi pek çok alanda da yine yatırım ortamının iyileştirilmesine yönelik düzenlemeler söz konusu olacak.

Ben burada reformlarla daha fazla zamanınızı almak istemiyorum. Ancak soru ve cevap kısmında sorularınızı cevaplandırabilirim diye düşünüyorum.

Çok fazla detaya girmeden yine Başbakanlığımızın ve ilgili birimlerin 2014 yılı kesin hesabıyla 2016 yılı bütçesi konusunda da çok genel bazı bilgiler vermek istiyorum.

Başbakanlığımızın 2014 yılı gideri 2 milyar 310 milyon 918 bin 50 Türk lirası olarak gerçekleşmiştir. 2015 yılı gider gerçekleşmesi ise 2,4 milyar olarak gerçekleşmiştir. Başbakanlık bütçesi 2016 yılında yaklaşık 1,3 milyar lira olarak teklif edilmiştir.

MİT Müsteşarlığımıza gelince, MİT Müsteşarlığımızın 2016 yılı bütçesi için öngörülen rakam yaklaşık 1,6 milyar liradır. Bir önceki yıla göre yüzde 47'lik bir artış söz konusudur. Özellikle burada sermaye giderlerinde bir artış vardır. MİT Müsteşarlığı için yeni bir bina yapılıyor. Dolayısıyla da ödenekte bu anlamda bir artış söz konusudur.

Millî Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliğine baktığımızda, kurumun 2014 yılı başlangıç ödeneği 20 milyon lira, gerçekleşme yaklaşık 21 milyon lira olmuştur. Aşağı yukarı gerçekleşmede yüzde 5'lik bir artış söz konusudur. Yine Millî Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliğimizin 2015 yılı başlangıç ödeneği 22 milyon lira olup yıl sonu itibarıyla gerçekleşme ise yine aşağı yukarı aynı mertebede olmuştur. Millî Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliğinin 2016 yılı bütçesi ise yüzde 13,8 oranında artarak 25 milyon 702 bin lira olarak teklif edilmiştir.

Diyanet İşleri Başkanlığımıza gelince, Diyanet İşleri Başkanlığımız da 2014 yılı gerçekleşmesi 5,7 milyar lira, 2015 yılı gerçekleşmesine baktığımızda 6 milyar liralık bir gerçekleşme görülmüştür. 2016 yılı teklifimiz ise yaklaşık 6,5 milyar liralık bir teklif öngörülmüştür. Burada özellikle yüzde 12,8'lik bir artış söz konusudur. Bu artışın önemli bir kısmı personel giderleri için öngörülen ilave ödemelerdir.

İnsan Hakları Kurumuna gelince, İnsan Hakları Kurumumuzun 2014 yılı gerçekleşmesi 1,1 milyon lira, 2015 yılı 1,7 milyon lira, 2016 yılı için öngörülen, teklif edilen miktar ise 5 milyon 957 bin Türk lirası olarak teklif edilmiştir.

Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı bütçesine yönelik olarak ise şunu ifade edeyim: 2015 yılın da Başbakanlık bütçesinden 40 milyon lira tahsis edilmiş, 2016 yılında Ajansa tahsis edilen kaynak yüzde 6,25 oranında artırılarak 42 milyon 500 bin TL'ye yükselmiştir.

Benim sunuşum bu kadar.

Ben hepinizi saygıyla selamlıyorum.