ERSAN AKSU (Samsun) - Değerli Başkanım şahsınız ile tüm hazırunu, değerli milletvekili arkadaşlarımızı saygıyla selamlıyorum

Bir iki hususta, not aldığım konuda bilgi paylaşmak isterim. Bir arkadaşımı... Van depremi olduktan sonra "zor durum hâli" olarak ilan edilmişti mevcut durum. Bu 11 ildeki depremlerle ilgili böyle bir karar alınmadığından bahsederek bir izahta bulunma durumu da olmuştu. Bizatihi 11 ilde gerçekleşen 6 Şubat depremleri zaten aynı çerçevede "zor durum hâli" olarak kabul edilerek -bunun ispatıyla ilgili bir hususa da gerek yok- 24 ay faizsiz taksitlendirme uygulamaları aynı bu bölgede, hatta çok daha fazlasıyla sergilenen bir durum.

NERMİN YILDIRIM KARA (Hatay) - Rasyo ve teminatlara bağlı Sayın Başkan, mükellefin kendi iradesine değil.

ERSAN AKSU (Samsun) - Bir arkadaşımız, yine, kapanan esnaf sayısını dile getirerek, son dönemde, açılandan çok daha fazla esnafın kapatma durumunda olduğunu dile getirmiş idi. Bu noktada, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın kapanan iş yeri istatistikleriyle ilgili 2024 Şubat verilerine baktığımızda, Değerli Başkanım, şirketlerde son 2020'den bu zamana kadarki zaman diliminde 617 bin 704 dört şirketin kurulduğunu, bunun ancak üçte 1'i kadar bir sayının kapandığını; yine, esnaf ve sanatkârlar açısından bakıldığında da 1 milyon 345 bin 768 esnaf iş yerinin kurulduğunu, yine bunun da dörtte 1'i kadar oranda bir sayının kapandığını, bunların da daha ziyade emeklilikle bağlantılı, eşine ya da çocuklarına devir niteliğinde durumlar olduğunu özellikle ifade etmek istiyoruz.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Her şey yolunda yani.

ERSAN AKSU (Samsun) - Her şeyin yolunda olduğu iddiasında değiliz.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Esnaf Sicil Gazetesi verileri onlar.

ERSAN AKSU (Samsun) - Sayın Ağbaba, ben ikisini de dile getirerek cevaplandırma durumunda olmak istedim, lütfen.

Şimdi, Sayın Başkanım, özellikle belirtmek isterim ki başlangıçta yaklaşık bir saate yakın usul tartışması niteliğinde yani Anayasa boyutuyla, milletvekilinin kanun teklifi getirmesi meselesi... Özellikle 2017'de çıkarılan yasayla birlikte, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemiyle birlikte, tamamıyla, milletvekilinin kanun teklifi getirmesi şeklinde yetkilendirilmesi, Anayasa'mızın 88'inci maddesinin amir hükmü. Dolayısıyla, Bakanlar Kurulu sisteminde kanun tasarısı olarak Anayasa'mızda var olan hükümden sonra bu yeni dönemde, özellikle, sadece milletvekillerinin... Elbette ki bürokrasiden, elbette ki devletin ilgili birimlerinden -bu noktada, toplumun ihtiyacı olan sadece onlar da değil, burada sivil toplum kuruluşlarımızın temsilcileri de var- talepleri dikkate alarak yasaların hazırlanmasıyla ilgili süreçlerin yürütüldüğü hepimizin malumu olan bir durum.

Yine özellikle, Erhan Bey'in -aynı şehrin, çevrenin Milletvekiliyiz, ben kendisini ayrıca saygıyla selamlıyorum- Cumhurbaşkanına alt ve üst limitler arasında yetki alınması konusunun Anayasa'ya aykırı olduğundan bahsederek, bunun fazla olduğunu özellikle ifade ettiği bir husus oldu. Bu konu Anayasa Mahkemesine benzer pek çok yasada giden ve açıkçası bozma konusu olan bir husus değil. Sayın Başkanım, kaldı ki bir kanun yapımında hâkime "Ceza limitleri itibarıyla iki yıldan on yıla kadar." diye, yasama organının bir yetki verdiği yerde ya da "10 bin liradan 1 milyon liraya kadar." diye para cezasıyla ilgili yetkilerin bir mahkemeye, bağımsız yargıya verildiği yerde açıkçası ülkede insanların, toplumumuzun yüzde 50'den fazlasının oyuyla seçilmiş Cumhurbaşkanına alt ve üst limitler arasında takdir hakkı verilmesinin fazla görülmesini ben demokrasiye olan bakışımızla bağlantılı bir izah açısından değerlendirmek istiyorum. Ve bu noktada, bunu hep beraber demokrasiye sahip çıkma refleksimiz açısından kıymetli bir husus olarak gördüğümü paylaşmak istiyorum.

ERHAN USTA (Samsun) - Anayasa'da "Ceza Anayasa'yla konulur." demiş olsaydı dediğinizde haklıydınız ama Anayasa'da verginin kanunla konulacağı söyleniyor.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Bu mücbir sebebi cevapladınız mı?

ERSAN AKSU (Samsun) - Değerli Başkanım, bir de özellikle son olarak paylaşmak istediğim bir husus... Sayın Oluç'un "Bu maddeleri getirerek siz çok kazanandan çok almıyorsunuz." yaklaşımıyla beraber "Milleti ciddiye almıyorsunuz." yaklaşımını ben biraz önce Orhan Bey'in de ifadeleriyle, teyit babında ifade etmek istiyorum ki....

VELİ AĞBABA (Malatya) - Çıktınız ya, 31 Martta çıktınız ya.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Senin işine gelen veriyi kullanıyorsun.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli milletvekilleri...

ERSAN AKSU (Samsun) - ...milletin her dört beş yılda bir huzuruna çıkıp desteğini, arzu ettiğimiz noktada yirmi seneyi aşkın zamandır milletimizin teveccühüne nail...

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Aksu... Değerli milletvekilleri... Lütfen, genel siyasetten ziyade konunun bütünlüğüyle ilgili konuşalım.

Toparlayın.

ERSAN AKSU (Samsun) - Sayın Başkanım, tamamlıyorum.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Emekliye 2.500 lirayı oylamayı sunsana.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Ağbaba...

ORHAN YEĞİN (Ankara) - Genel veriye bak.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Ağbaba... Lüfen...

VELİ AĞBABA (Malatya) - Başkan, diyor ki: "Biz dört yıl önce yetkiyi aldık, istediğimizi yaparız." Böyle bir demokrasi olur mu?

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Öyle söylemiyor, öyle demiyor.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Öyle diyor.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Öyle demiyor canım.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Emekliye aldığımız yetki boyunca istediğimizi yaparız. diyor

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Toparlayalım.

ERSAN AKSU (Samsun) - Efendim, biz kalan süre sonunda yine milletin huzuruna çıkacağız ve hesap vereceğiz.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Millete ne söz verdiniz?

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Ağbaba...

VELİ AĞBABA (Malatya) - Esnafa "9000 günden 7200 güne düşüreceğiz." dediniz. Esnafa ne dediniz? "Emekliyi enflasyona ezdirmeyeceğiz." dediniz.

ERSAN AKSU (Samsun) - Sayın Ağbaba...

VELİ AĞBABA (Malatya) - "3600 ek göstergeyi getireceğiz." dediniz, oy aldınız, siz milleti kandırdınız.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Ne zaman dedik? Kim dedi?

VELİ AĞBABA (Malatya) - 14 Mayısta Reis dedi.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Ağbaba... Değerli arkadaşlar...

ORHAN YEGİN (Ankara) - "Bütün memurlara 3600 ek gösterge getireceğiz." demedik.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Peki, "9000 günü 7200'e düşüreceğiz." dedi mi? Dedi mi, demedi mi?

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Yapacağız, daha dört yıl var.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Ne zaman?

(AK PARTİ ve CHP milletvekilleri arasında karşılıklı laf atmalar, gürültüler)

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Ağbaba... Değerli milletvekilleri...

Bir saniye Sayın Aksu.

Değerli milletvekilleri, herkes doyasıya konuştu.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Ama Sayın Başkan...

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Ama arkadaşlar...

VELİ AĞBABA (Malatya) - Diyor ki kanun teklifi sahibi: "Biz oyu aldık, biz yetkiyi aldık, istediğimizi yaparız."

ORHAN YEGİN (Ankara) - Hiç de öyle bir şey söylemedi.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Öyle demiyor, adam şunu söylüyor: "Biz çalışıyoruz, beşinci senenin sonunda millet takdir edecek. 31 Martta gittik, anlattık, sizi takdir etti, öncesinde bizi takdir etti. "

VELİ AĞBABA (Malatya) - Ne güzel.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Dolayısıyla milletin bir takdiri var ama geçen 31 Mart seçimlerinden sonra sizin arkadaşları gördüm, ne oldu bu sefer trafoya kedi girmedi mi dedim "Yok, elektrikler de çalışıyordu." dediler.

Evet, Sayın Aksu, buyurun.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Şu mücbir sebeple ilgili Allah aşkına niye çıkarmıyorlar? Sayın Bakan Yardımcısı da burada.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Şimdi, şunu bir halledelim de.

ERSAN AKSU (Samsun) - Değerli Başkanım, özellikle değerli hatiplerin asgari emeklilik tutarıyla ilgili, 10 binden 12.500 çıkarılması konusunda kabul etmek lazım ki haklı eleştirileri oldu. Biz bu noktada 12.500 lira verdik ve "Bu emeklilerimiz için çok yeterlidir, iyidir." yaklaşımı içeresinde elbette ki değiliz. Ama bütçe imkânları çerçevesinde, geçmişle mukayese ettiğimizde, 2002 rakamlarıyla ciddi anlamda bir iyileştirme durumunda olduğumuzu ifade etmek isterim.

VELİ AĞBABA (Malatya) - 2002 rakamlarını ver. 8,5 altın alınıyor, şimdi ki rakamla 3 altın alınıyor; 5,5 altın kayıp

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Ağbaba, müsaade edin de insanlar görüşlerini anlatsın.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Ama Sayın Başkan "2002'de emekli iyiydi." diyor.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Bir dakika, siz kötü olduğunu anlattınız, o da iyi olduğunu anlatıyor.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Rakam veriyorum ben.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - E, tamam, o da rakam veriyor. O da rakam veriyor, o da dolar rakamı veriyor.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Döviz rakamların yanlış ama.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Aldığın yerler yanlış hepsi.

ERSAN AKSU (Samsun) - Emekli aylığına TÜFE bazında ve dolar bazında baktığımızda, 2002 yılı içerisinde...

(Uğultular)

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Aksu, bir saniye...

Değerli arkadaşlar, bir saniye.... Değerli arkadaşlar, bürokrasiden gelen arkadaşlarımız, bakın, görüyorsunuz gecenin bu saati oldu, çalışmalarımızı sürdüreceğiz, düzenlemeyi bitirmeyi hedefliyoruz. Dolayısıyla lütfen sükûneti tesis edelim

VELİ AĞBABA (Malatya) - O zor.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Bitirelim, bitirelim.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Nasıl bitireceğiz Sayın Başkanım?

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Lütfen, müsaade edin Sayın Ağbaba ama Sayın Ağbaba, müsaade etseniz bitireceğiz.

ERSAN AKSU (Samsun) - Sayın Aksu'ya müsaade edin, fikirlerini ifade etsin lütfen.

Buyurun.

ERSAN AKSU (Samsun) - Kıymetli Başkanım, uzatmadan tamamlıyorum.

Özellikle TÜFE bazında ve dolar bazında 2002'ye nazaran emekli maaşlarıyla ilgili bir mukayese yaptığımızda 2002'de işçi SSK maaşları TÜFE bazında 257 lira iken yüzde 111'lik reel bir artış odu, tarım işçileri açısından yüzde 146'lık, esnaf BAĞ-KUR'unda yüzde 228'lik, tarım BAĞ-KUR'unda yüzde 631'lik reel bir artış tablosu söz konusu oldu. Yine, dolar bazında baktığımızda da bu artışlar işçi SSK emeklilerinde yüzde 184, tarım SSK'sında yüzde 231 nispetinde bir artış, özellikle tarım BAĞ-KUR'unda da dolar bazında yüzde 884'lük bir artışı gerçekleştirdik.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Durum iyi yani.

ERSAN AKSU (Samsun) - Bizim emeklilerimizin bu ülkenin kalkınmasına, üretmesine olan alın terlerine saygı duyuyoruz ve ülke imkânlarımızın gelişmesi açısından mutluyuz ve şeref duyuyoruz.