KOMİSYON KONUŞMASI

DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; öyle acayip bir ülkede yaşıyoruz ki maden facialarının yaşandığı dönemin Bakanı Sayın Taner Yıldız, Türkiye Taşkömürü Kurumu Amasra Müessesesinde grizu faciası yaşanıyor, Mecliste Araştırma Komisyonu kuruluyor ve Komisyon Başkanlığına Taner Yıldız getiriliyor. Öyle acayip bir ülkede yaşıyoruz ki Erzincan İliç'te altın madenine ikinci kapasite artış onayını veren ve bilirkişi raporuna göre de asli kusurlular olarak içinde tanımlanan Murat Kurum, Türkiye Büyük Millet Meclisinde Çevre Komisyonu Başkanı oluyor. Öyle acayip bir ülkede yaşıyoruz ki ülkede bir sokak hayvanları sorunu var, insanlar için tehdit oluşturuyor veya sokak hayvanları açısından çeşitli tehditler, riskler var deniyor; bununla ilgili alınması gereken tedbirleri almayan, uygulamaları yapmayan ve yaşanan bütün olumsuzlukların altında bir nevi imzası bulunan Sayın Vahit Kirişçi, dönemin bakanlarından biri Tarım ve Orman Komisyonu Başkanlığı yapıyor. Burada da milyonlarca hayvanın canının emanet edildiği Komisyonun Başkanı olarak söz veriyor, sözü kesiyor, beş dakika diyor, söz hakkımızı üç dakikayla sınırlandırıyor, STK'lerin salona girişine engel oluyor, yayın yapılmasına engel oluyor ve bunun adı da demokrasi, öyle mi? Bu demokrasi değil.

Yazık ki bu daha ilk soruda aslında AK PARTİ Grubunun çuvalladığını görüyoruz. "Kaç adet sokak hayvanı var ve kaynak nedir yani bize vereceğiniz yanıtın kaynağı nedir?" sorusu, 2 soruya da yanıt veremiyorsunuz. Yani ne boyutta bir sorun var ve bu sorunun paydasını oluşturan hayvanların miktarını maalesef bilmiyorsunuz, sonra da çözüm ürettiğinizi ifade ediyorsunuz.

Kısırlaştırma seferberliği yapılmalı, bu ifade kanun teklifinde yer almalı, hayvan hakları fonu mutlaka kurulmalı ve bu fon çerçevesinde toplanan paralar da kısırlaştırma yapan belediyelere yine kaynak olarak o oranda aktarılmalı. Yerinde yaşat prensibi mutlaka hayata geçirilmeli, barınakta hayvanın hapsolmasına müsaade edilmemeli.