TALAT DİNÇER (Mersin) - Ben bu kanun teklifinin kesinlikle yani ihracatı desteklemek amaçlı yapıldığını düşünmüyorum. Açık ve net söylüyorum bunu da. Sabahtan beri de tartışıyoruz, hep bu maddeler üzerinde duruyoruz. Zaten bu firma günlerdir burada geziyor, günlerdir Komisyon üyelerinin peşinde, günlerdir bunun çabasını veriyor ama bu kadar acele etmenin...

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Şimdi, töhmet altında bırakıyorsunuz herkesi, bu kadar herkesi...

Rıdvan Bey, size geldiler mi?

RIDVAN UZ (Çanakkale) - Gelmediler.

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Size geldiler mi beyefendi?

ÜMİT ÖZLALE (İzmir) - Gelmediler.

TALAT DİNÇER (Mersin) - Bize geldiler.

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Bizden kimseye gelen var mı?

İRFAN ÇELİKASLAN (Gaziantep) - Bizden de kimseye gelmedi.

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Yani bir tek CHP'ye geldiler herhâlde.

MURAT EMİR (Ankara) - Bize gelemezler, hayır, bize gelemezler.

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Onun için mi Anayasa Mahkemesine gittiniz Sayın Vekilim?

MURAT EMİR (Ankara) - Anlatayım, anlatayım.

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Neyi anlatacaksınız?

MURAT EMİR (Ankara) - Komisyon üyelerine geldiler...

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Hayır, burada şimdi insanları töhmet altında "Günlerdir geziyorlar, şöyle yapıyorlar..."

MURAT EMİR (Ankara) - Sayın Başkan, siz Komisyon Başkanısınız.

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Evet, Başkanım.

MURAT EMİR (Ankara) - Tartışmaya niye katılıyorsunuz?

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Niye katılmayayım?

MURAT EMİR (Ankara) - Komisyon Başkanısınız, Komisyon üyeleri söz hakkını alınca...

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Evet, "Herkesi geziyorlar." diyor, ben de töhmet altındayım.

MURAT EMİR (Ankara) - Bakın, Sayın Başkan, söz hakkını alınca yani Komisyonu yönetirken değil "Ben de görüşlerimi ifade etmek istiyorum." dersiniz, aynı bizim yaptığımız gibi konuşursunuz.

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Öyle, mi? Bu benim usulüm.

MURAT EMİR (Ankara) - Yapamazsınız.

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Var mı itirazınız?

MURAT EMİR (Ankara) - Var, İç Tüzük'e uyacaksınız, yemin ettiğiniz Tüzük'e, Anayasa'ya uyacaksınız.

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Tamam, İç Tüzük'e o zaman siz başvurun benimle ilgili, karar aldırın.

MURAT EMİR (Ankara) - Eşkıya mısınız?

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Yok, eşkıya varsa sizsiniz.

EDNAN ARSLAN (İzmir) - İç Tüzük'e uymuyorsunuz.

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Dışarıdan geldiniz, burada... Allah, Allah!

AHMET ÇOLAKOĞLU (Zonguldak) - Arkadaşlar, dışarıdan gelip...

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Bu Komisyonda günlerdir biz çalışıyoruz arkadaşlarımızla.

CEVAHİR UZKURT (Niğde) - Gayet güzel tartışıyoruz.

MURAT EMİR (Ankara) - İç Tüzük'e göre görev yapacaksınız, Tüzük orada.

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Ben görevimi yapıyorum.

MURAT EMİR (Ankara) - Başvurun." demek, ne demek? "İstediğimi yaparım." ne demek? İç Tüzük'e göre yapacaksınız.

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Ben görevimi yapıyorum.

MURAT EMİR (Ankara) - Bakın, söz istedim, ben de...

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Ben görevimi yapıyorum.

MURAT EMİR (Ankara) - Bakın, şöyle yapmanız gerekiyor: "Ben de gördüğümü lüzum üzerine görüşlerimi açıklayacağım." dersiniz, aynen bizim uyduğumuz kurala göre görüşlerinizi açıklarsınız. Varsa buyurun açıklayın, ben de cevabınızı veririm.

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Ben size söz vermiyorum şu anda, siz konuşma sürenizi kullandınız, söz arkadaşınıza geçti.

MURAT EMİR (Ankara) - He, tamam, arkadaşım konuşsun.

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Ben de arkadaşınızla konuşuyordum zaten.

MURAT EMİR (Ankara) - Usulü göre söz isteyin.

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Ben de arkadaşınızla konuşuyordum zaten, sizinle konuşmuyordum.

MURAT EMİR (Ankara) - Hayır, siz Komisyona "Bize kimse gelmedi, CHP'ye mi geldi?" diye başladınız, tartışmayı başlattınız.

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Evet, ya, arkadaşımıza söylüyorum, "Herkesi geziyorlar." diyor, soruyorum: Kime gelmiş?

MURAT EMİR (Ankara) - Peki, her şey açıkça tutanakta var.

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Evet, tutanaklarda var.

MURAT EMİR (Ankara) - Evet, daha dikkat etmenizde yarar var.

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Buyurun.

TALAT DİNÇER (Mersin) - Sayın Başkanım, bu üslubu biraz değiştirirsek daha faydalı olur.

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Bence de değiştirelim.

TALAT DİNÇER (Mersin) - Yani bunda şey yok.

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - "Burada herkesi geziyorlar..."

CEVAHİR UZKURT (Niğde) - Gayet güzel tartışma ortamı vardı şu ana kadar, bakın, "Eşkıya mısınız?" sözünü burada kabul etmiyorum Sayın Başkanım.

EDNAN ARSLAN (İzmir) - Bizden randevu istediler, vermedik.

CEVAHİR UZKURT (Niğde) - Burada muhalefet hep şunu yapıyor: Hangi düzenlemeyi yaparsak yapalım bir denklem kuruyor, afaki bir rakam koyuyor, bir de firmanız da eşittir iktidar...

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Evet, buyurun.

TALAT DİNÇER (Mersin) - Sayın Başkanım, afaki rakam diye bir şey yok, bir rakamın gerçekleşeceği kesin.

CEVAHİR UZKURT (Niğde) - Bir rakam hesaplıyorsunuz, tahakküm etmemiş bir gelir üzerinden bir rakam hesap ediyorsunuz, denklemini bir bilinmeyenine onun koyuyorsunuz, öbür tarafta da bir firma koyuyorsunuz, eşittir diyorsunuz ondan sonra iktidar haksız; böyle bir tartışma ortamı olabilir mi ya?

TALAT DİNÇER (Mersin) - Sayın Başkan, siz işi biraz gargaraya getiriyorsunuz.

CEVAHİR UZKURT (Niğde) - Şu ana kadar gayet nezih bir tartışma ortamı vardı.

MURAT EMİR (Ankara) - Sayın Başkan, benim yarım saatlik bir işim var, gelip cevabınızı vereceğim.

TALAT DİNÇER (Mersin) - Şu an bakın, Bakan Yardımcımız bile ne dedi: "Beş aylık süre içerisinde şu kadar ciro oluştu." Yani bir rakama oluşacağı kesin yani bunu zaten kimse inkâr etmiyor, oluşacak.