| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/278) ve 2023 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/277) ile Sayıştay tezkereleri a) Ticaret Bakanlığı b) Helal Akreditasyon Kurumu c) Rekabet Kurumu |
| Dönemi | : | 28 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 12 .11.2024 |
SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - Teşekkür ediyorum.
Sayın Bakan, biz size büyümüyorsunuz demiyoruz, biz size aslında sizin büyümeniz sakat bırakıyor, çolak bırakıyor, bodur bırakıyor, aç bırakıyor, evsiz bırakıyor, can alıyor diyoruz. Bunun örneklerini vermek istiyorum ben size. Siz açıkladınız, Türkiye dünyanın en büyük 11'inci ekonomisi... Diyorsunuz ki: "Türkiye'nin dünya ihracatındaki payı 2020 yılından bu yana istikrarlı bir şekilde artıyor." İhracatçı patronlar büyüyor, büyüyen ekonomiden en büyük payı alıyorlar. Peki, ihracat rekorları kırılmasını sağlayan asıl güç olan işçilere ne oluyor? Örneklerimiz Antep'ten. Şimdi, bakın, İSO 500 listesine Antep'ten onlarca firma girmiş durumda, istikrarlı bir biçimde de bu listede kendilerini koruyorlar. Başta bu fabrikalar olmak üzere bütün fabrikatörler Antep'te işçilere sadece nefes alıp verecek kadar ücret veriyorlar Sayın Bakan. Bu fabrikalardan bir tanesi Şireci, sizi de çok sever. Şireci'de yemeklerden kurt, böcek çıkmasına isyan etmişlerdi işçiler, bunun için iş bırakmışlardı; işçilere dalga geçerek "Zaten et alıp protein alacak durumunuz yok, bari böcekleri yeyin de bedava protein alın." cevabı verildi. İşçileri, emekçileri ne kadar düşündüğünüzün bir örneği bence, çok benziyor.
Geçtiğimiz aylarda direnişteydi Akcanlar Tekstil işçileri. Akcanlar Tekstil işçilerine de patronun sahibi olduğu beş yıldızlı otelden artakalan beklemiş yemekler, kurtlu yemekler yediriliyordu. İşçiler buna karşı isyan ettiler, direniş başlattılar; polisi diktiniz, jandarmayı diktiniz önlerine, aileleriyle birlikte eylem yapmalarına bile izin vermediniz.
Asgari ücretin belirlenmesine ramak kala Antep patronları "İşler kötü, batıyoruz, bitiyoruz." diye sürekli ağlıyorlar ama tarihin en yüksek ihracat rakamlarını aktarıyorlar açıklamalarında. Bu rekor ihracat rakamlarının arkasında işçilerin kopan elleri var, kopan kolları var. Son on yılda Antep'te 427 işçi iş cinayetinde hayatını kaybetti. En son böyle ihracat rekoru kırılan bir fabrikada işçinin kopan eli sonrasında hastaneye giden iş yeri yetkilileri yastığının altına 1.500 lira koyup "Geçmiş olsun." dediler sadece.
Ayrıca Antep'te işçiler patronlarından kat kat fazla vergi ödüyorlar; bunu hatırlatmak istiyorum size. Zeki Mensucat, Merinos, Karafiber Selçuk İplik, Melike Tekstil, Şireci Tekstil Antep'in en büyük 500'deki sanayi şirketleri. Onların kırdığı ihracat rekorlarıyla biraz önce Orhan Bey burada övünüyordu. Bakın, Zeki Mensucat 2023'te bir tek işçiden aylık 486 bin lira kâr etti; 1.850 işçiyi sömürerek elde ettiği bu devasa kârdan işçilerin asgari ücretle çalışmasını bekleyerek bir sonuçla çıktı karşılarına. 1.850 işçi 2023'te 41,2 milyon lira vergi ödedi. Patronun ödemesi gereken vergi yüzde 100'ün sadece yüzde 3'ü oldu. Merinos, sadece Antep'in değil, memleketin en zengini; Erdemoğlu'nu yakından tanırsınız. Merinos, işçi başına ortalama 396 bin lira kâr ediyor Sayın Bakan, 2021 yılında kendisinden hiç vergi istememişsiniz, 2022 ve 2023'te toplam 14,2 milyon lira ödemiş, 4.800 işçisinin ödediği vergi patronlarından 15 kat fazla. Karafiber'i de altı yıldır her türlü teşvikle ihya ediyorsunuz, bir kuruş vergi ödemiyor. Melike Tekstil beş yıl hiç vergi ödemedi. Şireci son üç yılda 9 bin lira vergi ödemiş; bakın, rakamda bir yanlışlık yok, sadece 9 bin lira.
Övündüğünüz ve başardığınız tablo şu: Patronlar kârlarından zarar ediyor, ortalığı yıkıyorlar "Öldük, bittik." diye ağlıyorlar; siz de "Ne istediniz de vermedik bu zamana kadar?" diyor ve verdikçe veriyorsunuz; bu bütçe de onun bütçesi. İşçiler ise canlarından zarar ediyorlar; ucuz emek, korkunç çalışma koşulları, bol vergi yüküyle ancak işçileri daha çok sömürerek patronların kârlarından azıcık bile zarar etmesini önlemeye çalışıyorsunuz. "Öldük, bittik." diyen patronlar 3 işçinin yapacağı işi 1 işçiye yaptırıp 2 işçiye "Senin canın cehenneme." diyor.
Bugün Antep her gün bir intihar haberinin geldiği bir şehir, işten atılan işçinin tazminatını almasının lüks olduğu bir şehir, ailedeki çocuklar sayada, boyada, haddehanede çalışmazsa ailelerin yakacak alamadığı bir şehir, çocuk işçiliğin en yüksek olduğu şehir. Halk yoksullarını öldürüyorsunuz, yoksulları, çocukları öldürüyorsunuz. Sizin bu bütçede refah, büyüme, ihracat, ithalat diye verdiğiniz rakamlarınız sadece...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)