| Komisyon Adı | : | ÇEVRE KOMİSYONU |
| Konu | : | Balinacılığın Düzenlenmesine İlişkin Uluslararası Sözleşme ile Sözleşmeye Ait Protokole Katılmamızın Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı(1/593) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 11 .02.2016 |
AHMET KENAN TANRIKULU (İzmir) - Çok özür dilerim, ben konuşmayacaktım ama.
Şimdi, bakın, Sayın Balta da siz de baltayı taşa vurdunuz. Bir kere Sayın Balta Komisyon Başkan Vekili diye biliyordum ben, Hükûmet temsilcisi gibi, keşke oraya geçseydi orada konuşsaydı. Şu 2002 sonrası muhabbetini Allah aşkına bırakın. Bakın, Sayın Genel Müdür de çok enteresan bir laf etti. Su Ürünleri Genel Müdürlüğü 2011'de falan kurulmadı, çok daha önce Su Ürünleri, Balıkçılık Genel Müdürlüğü vardı Sayın Genel Müdür, öyle değil mi?
MEHMET TÜM (Balıkesir) - Çevre Bakanlığını da biz kurduk 1991'de.
BAŞKAN - Doğrudur efendim.
AHMET KENAN TANRIKULU (İzmir) - Şimdi çok enteresan, Yontma Taş Devri'nden sonra zaten Türkiye'de hiçbir şey yapılmamış gibi bir anlayış var. Şimdi, bu, yanlış bir anlayış. İkincisi, aşağı yukarı 2007 yılından beri ben Çevre Komisyon üyesiyim. Burada benden daha kıdemli kimse yok galiba şu anda.
BAŞKAN - Doğru efendim, doğru, en eski sizsiniz Sayın Bakanım.
AHMET KENAN TANRIKULU (İzmir) - Çevre Bakanlığında ÇED Genel Müdürlüğü de yaptım. ÇED'den bir arkadaşımız var mı bilmiyorum. Kimse de yok maalesef. Demin çünkü ÇED'le ilgili bir soru da sorulmuştu.
Sayın Başkanım, şimdi buraya bakın bu tasarılar gelirken yöntem şu olmalı: Tabii ki anlaşmaları görüşüyoruz, bunlar usule yönelik şeyler, mesele değil, onaylanması da lazım. Ben zaten, bakın siz belki farkında değilsiniz, ilk üç tanesini imzaladım, bir muhalefet şerhi de koymadım. Olması gereken şeyler, Türkiye Cumhuriyeti'nin taraf olması gereken anlaşmalar. Fakat, bizi Hükûmet temsilcilerinin de ciddiye alması lazım Sayın Başkan. Bu sizin göreviniz yani buraya gelen arkadaşların yetkili arkadaşlar olması lazım, bize bilgi verirken doğru, yerinde ve taze bilgilerle donatılması lazım. Şimdi, ben mesela bu balinayla ilgili merak ettiğim şeyi tam soracağım ama bir türlü konu gelmedi. Hasankeyf'ten başladık, onlar da tabii konuşulması gereken şeyler, Balıkesir'in sorunları veyahut Türkiye'mizin her yöresinin sorunları burada tartışılsın, güzel. Ancak şöyle bir şey var, bakın, Su Ürünleri Genel Müdürü keşke şunu söyleyebilseydi, Su Ürünleri Fakültesi mezunları iş bulamıyor Sayın Başkan. Şimdi o söylediği şeyleri yapabilmesi için o 22 tane fakültenin... Sayın Genel Müdür, siz, lütfen, Komisyon isteği olarak Sayın Bakanınıza da bu isteklerimizi götürün. Su Ürünleri Fakültesi mezunlarına iş bulsunlar. Yani, su ürünleriyle ilgili kooperatifler var, Türkiye çapında bir sürü kooperatif var. O kooperatiflerde zorunlu olarak çalıştırılabilinir. Bu konuda yasa tekliflerimiz var, bunların dikkate alınması lazım. Yani, çözüme yönelik şeyler öneriyoruz. Bakın, yapıcı muhalefet örnekleri de vermeye gayret ediyoruz burada yani onu da söylemeye çalışıyoruz.
Onun ötesinde, diğer konuları da görüşürken biz unutmayalım ki Çevre Komisyonuyuz, burada enerji meselesini konuşacak olan biz değiliz ki Sayın Başkan. Siz, tamam, geldiğiniz müktesebat gereği onları da söyleyebilirsiniz, Orman Genel Müdürlüğünde Sayın Bakanın yakınında çalıştınız, biliyorum müktesebatınızı ama unutmayalım ki Çevre Komisyonuyuz.
BAŞKAN - Doğrudur.
AHMET KENAN TANRIKULU (İzmir) - Yani, biz burada nükleer enerjiyi falan savunamayız, o başkalarının işi. Veya biz burada filan yerde, Akkuyu'da enerji santralinin kaç milyar kilovat/saat veya megavat enerji getireceği, bu bizim meselemiz değil, biz Çevre Komisyonuyuz, bizim meseleye böyle yaklaşmamız lazım. "Şu kadar kurulu güç kurduk, şu kadar sulama kapasitesi yaptık..." Bırakın, ne olur onunla Sanayi Komisyonu ile Tarım Komisyonundaki arkadaşlarımız ilgilensinler. Biz Çevre Komisyonuyuz, meseleye böyle yaklaşmamız lazım ve bu hassasiyeti göstermemiz lazım. Ben, bütün arkadaşlarımızdan bu hassasiyeti göstermelerini özellikle rica ediyorum. Ben ilk defa katıldım toplantınıza. Mazeretim olduğu için diğer iki toplantınızda yoktum, kusura da bakmayın. Şunu görüyorum yani bakın, bu usulen yaptığımız tartışmada bile tartışma konularımız başka yerlere kayıyor, başka şeylere gidiyor ama bunu da tabii Komisyon Başkanlık Divanı olarak sizden rica ediyorum Sayın Başkanım. Siz, değerli arkadaşlarımızı, bizleri yönlendirerek komisyonun devamını sağlamanız gerekir diye düşünüyorum.
Kusura bakmayın, biraz da uzun konuştum, özür dilerim. Usule yönelik olması gerektiğini düşündüğüm için konuştum Sayın Başkan.
Teşekkür ederim.