NURETTİN ALAN (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; buradaki mesele aslında şu: Bütün bu kadrolar daha önceden 190 sayılı KHK’yle düzenlenmiş yani bu Başbakanlık sisteminin olduğu dönemde 190 sayılı KHK’yle düzenlenmiş; hâkimlerin, savcıların, yüksek yargının kadrolarını ihdas eden şey. Daha sonra, Cumhurbaşkanlığı sistemine geçilince bütün kamu kurum ve kuruluşlarının kadrolarının tamamı Cumhurbaşkanlığının 2 sayılı Kararnamesi’nde düzenlenmiş yani nasıl ki o zaman Bakanlar Kurulu ve Başbakanlık sistemi vardı, oradan direkt Başkanlık sistemine geçince 2 sayılı Kararname’ye geçmiş. Orada da bu geçişle beraber Anayasa Mahkemesi daha sonraki kurulanlar da aynı cetvelle devam ettirildiği için yargıya ilişkin düzenlemelerin Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle düzenlenemeyeceğini, yargı başlığının Anayasa’da ayrı bir yerde olduğunu, idari bir yerde olmadığını değerlendirerek bunlara ilişkin iptal hükümleri vermiş. Şimdi, elbette ki Anayasa Mahkemesi de beklenebilirdi yani illa sonuç beklenip de o da yapılabilir ama buradaki temel şey, daha önceden de 1983 yılında çıkarılan KHK’yle yani yürütmenin bir işlemiyle bu kadrolar tahsis edilmiş, şimdi biz bunu kanunla tahsis ediyoruz yani yargıyı kanunla belli bir yerde kanuni bir güvenceye taşımış oluyoruz. Burada kadrolarda da eksik var yani eksilterek çünkü azaltılarak giden bir şey söz konusu, öncekinden 15 tane daha aşağıda bir kadro tahsisiyle ilgili bir düzenleme. Teşekkür ediyorum.