AYŞE SİBEL ERSOY (Adana) - Ben de başarılar diliyorum. Araştırma Komisyonunda inşallah çok iyi şeylere imza atmış oluruz toplum vicdanını rahatlatmak adına.

Şimdi, öncelikle bu Araştırma Komisyonunun görev tanımını iyi yapmak gerekiyor. Yani biz ne kolluk kuvvetlerinin bir üyesiyiz ne de yargının bir üyesiyiz. O yüzden hastanelere gidip baskın yapmak -haberli ya da habersiz- öyle bir şey bana çok anlamlı gelmiyor, gerçekçi gelmiyor, akılcı gelmiyor. Yani biz oraya gittiğimizde haberli ya da habersiz ne bekliyoruz? Yani orada çalışan personelin kendi çalıştığı kurumuyla alakalı bilgi vermesi yani siz de takdir edersiniz ki ne kadar güvenilir? Yani nasıl, ne kadar güveneceğiz?

Belki burada biraz bakış açısını da değiştirmek gerekiyor. Belki eksikleri çıkarmak yerine, zaten 1.400 tane iddianame var, iddianamede her şey yazıyor. Yani bunu merak edenler iddianameleri açsınlar, okusunlar. Burada belli ki sistemde bir problem var. Biz bu sistemi ne kadar iyileştirebiliriz, bunun peşine düşmemiz gerekiyor. Gerçekten bizim de yani hepimizin sağlık problemi oluyor. Sağlık problemimiz olduğunda mutlaka güvendiğimiz bir hastanemiz var, güvendiğimiz doktorlar var. Ben hani hep söylüyorum, pandemi döneminde, o deprem döneminde o sağlık personelinin, doktorların yaptığını biz unutamayız yani herkes hayatı pahasına orada çalıştı. Şimdi, bir grup çetenin, organize bir çetenin yaptıklarını da tüm sağlık çalışanlarına atfedemeyiz yani bu da çok büyük haksızlık olur ki doktorluk mesleği öyle sıradan bir meslek değil. Bence kadim bir meslek çünkü sağlıkta hiç kimsenin ikinci şansı yok, tek şansınız var ya tedavi olur iyi olursunuz ya da ölürsünüz yani bu kadar basit. O yüzden, belki biraz bakış açısını da değiştirip bu konuda mükemmel çalışan hastaneleri ya da işte, bu konuda mükemmel çalışan doktorları da buraya davet etmemiz gerekir. Yani hem örnek olmak adına hem de biz belki bilgileri alt alta sıralayıp... Yani bir doktorun hastasına mükemmel bir hizmet verebilmesi için hangi dinamikleri ortaya koyması gerekiyor? Bence mükemmeli araştırmamız gerekiyor burada. Yani zaten yargıda her şey tartışılacak ve Türk adaleti bir sonuca varacak ama burada biz, öyle bir çalışma yapmalıyız ki toplumun vicdanının rahatlaması lazım. Biz milletvekili olarak eğer gerçekten gerçekçi bir sonuç ortaya koyduysak, bir soruna parmak bastıysak ve onu iyileştirdiysek o zaman biz de vicdanen rahat olacağız. Bu bence çok çok önemli bir şey.

Ben hepinizin toplum vicdanını rahatlatacak şekilde, sağduyulu bir şekilde çalışacağına inanıyorum.

Başarılar diliyorum Komisyonumuza