KOMİSYON KONUŞMASI

EROL KELEŞ (Elâzığ) - Sayın Başkanım, otuz iki yıllık hekimim ben, altı yıl da tıp fakültesi, otuz sekiz yıldır. Bunun çok büyük bir kısmını da akademisyen olarak geçirdim ve son üç yılında da şehir hastanesinin başhekimliğini yaptım. Şimdi, bu maddenin aslında getirilmesindeki temel amaç şu: Biz hastanelerin yükünü azaltmak istiyoruz değil mi? Üçüncü basamak, özellikle üniversite ve şehir hastanelerimizin yükünü azaltmak istiyoruz çünkü bunu çok net bir şekilde biz gördük, ben bunu yaşadım. Hatta, hatırlarsanız, bu randevuya gelmeyenlerin on beş gün içerisinde randevu alamadığı dönemde de bir ay içerisinde randevu alan hastaların yaklaşık yüzde 21'inin randevuya gelmediğini gördük biz, gelen hastaların da çok büyük bir kısmının gerçekten gereksiz hasta olduğunu tespit ettik. Neye göre gereksiz hasta tespit ettik? Şimdi, hasta randevu alırken "Ya, ben kulak-burun-boğazdan randevu aldım, gidiyorum zaten bir de göze randevu alayım. Gitmişken çocuklarımı da götüreyim; eşimi, dostumu da götüreyim..." Bu şekilde bir kültüre sahip olduk. Şimdi, bu kültürü yıkmamız lazım.

KAYIHAN PALA (Bursa) - Bu bir kültür değil. Bakın, bunu kim bu hâle getirdi? Nedenine bakalım yani, bunu aslında kim sürdürüyor?

EROL KELEŞ (Elâzığ) - Kayıhan Bey, siz benden daha kıdemlisiniz.

KAYIHAN PALA (Bursa) - Evet.

EROL KELEŞ (Elâzığ) - Siz bu sağlık sisteminin 2000'li yıllarını da çok iyi biliyorsunuz değil mi?

KAYIHAN PALA (Bursa) - 81'den beri biliyorum.

EROL KELEŞ (Elâzığ) - Sigorta hastanelerinde eczane ve doktor kuyruklarını da çok iyi biliyorsunuz.

KAYIHAN PALA (Bursa) - İkisi bağlantılı değil ama biliyorum.

EROL KELEŞ (Elâzığ) - O sistemden böyle bir sisteme geldik. Evet, bu sistemde de şu anda sevk zinciri kurmamız lazım ama bazı sıkıntılarımız var mı? Var. Biraz önce Bakan Bey de söyledi, aile hekimi sayımız, ikinci basamak hastane sayımız belki yeterli değildir ama bu bir geçiş dönemi ve biz bu sistemi kurarak özellikle gereksiz hastaların hastaneleri, üçüncü basamak üniversite ve şehir hastanelerini işgal etmesini önlemeliyiz ve aynı zamanda bu kültürü de oturtmamız gerekiyor ve bu bir sistemin parçasıdır diye düşünüyorum. Dolayısıyla, bu sistem bir... Evet, miktar küçük ama bir caydırıcılığı olacaktır. En azından şunu caydıracaktır: "Benim rahatsızlığım nerede? Kulak-burun-boğazda. Ben gittiğim zaman kulak-burun-boğaza görünmeliyim, göze görünmemeliyim." veya işte "Yanımda başkalarını götürmemeliyim." Bunu oturtturmak açısından da son derece önemli olduğunu düşünüyorum. Bu bir başlangıç, mutlaka bunun sonunda sevk zinciri oluşacaktır. Biz aile hekimliğini güçlendirirsek, birinci basamağı, özellikle hem fiziki hem de donanım açısından dolayısıyla bu açıdan da üçüncü basamakların yükünün azalacağını düşünüyoruz.