KOMİSYON KONUŞMASI

İBRAHİM ARSLAN (Eskişehir) - Sayın Başkanım, sevgili arkadaşlarıma da katılıyorum. Aslında gündem dışında da son bölümde 9 Temmuz 2024 tarihinde tüm emeklilerin sendikası, temsilcileri, genel başkanları ve beraberlerindeki heyet yaklaşık 100 bin imzalı dilekçeler sundular Dilekçe Komisyonuna. Aradan üç aylık bir süre geçti, bu dilekçelerle ilgili nasıl bir işlem yapıldı bilemiyorum, bu konuda bilgi de istiyorum doğrusu ama bir bütünleşik mesele açısından baktığımızda elbette yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın emeklilik sorunlarıyla da ilgilenmemiz, varsa sorunlarının çözümü için çaba harcamamızın gerektiği çok açık ama kendi ülkemizin emeklilerine -çok özür dileyerek- kör, sağır pozisyonunda kalmayı da çok doğru bulmuyorum. Emeklilerimizin 16 milyon olduğu ifade ediliyor, kaldı ki bu 16 milyonun yaklaşık 11 milyonu emekli, 5 milyonu da dul yetim maaşı alan ya da diğer adlar altında maaşa bağlanmış, çok daha düşük gelir düzeyine sahip emeklilerimiz. Şimdi, bu insanlar aylardır Türkiye'de ayaktalar ve kendi sorunlarının çözümüne, insan onuruna yaraşır bir maaşa ve hak olarak da orta yere çıkan düzenlemelerle, yasal düzenlemelerle, başta intibak yasası olmak üzere değişik eylem ve etkinlikler ve nihayetinde de anayasal bir taleple, bir hakla da Dilekçe Komisyonuna da başvurdular. Dolayısıyla, üç aydır bu arkadaşlarımızı ya da temsilcilerini isterdim ki aynı duyarlılığı gösterip Hollanda'da yerinde inceleme yapılma düşüncesinin öncelikle Türkiye'de bu kesimlerin temsilcileriyle bir araya gelerek onların görüşmelerinin, onların emeklilik haklarının, var olan yasal sorunlarının ve insan onuruna yaraşır bir maaş alabilmelerinin önündeki engellerin kaldırılması noktasında Komisyonun öncelikli olarak çaba sarf etmesi gerektiğini düşünüyorum.

Sayın Ali Bey’e ve Sayın Necmettin Bey’e de katılıyorum. Bu uluslararası çalışma mevzuatıyla ilgili de bir husus görüştüğümüz konu ve sadece Hollanda'da yaşayan yurttaşlarımızla değil dünyanın neresinde olursa olsun yaşayan tüm yurttaşlarımızın çalışma hakları ve emeklilik hakları karşılıklı ülkeler arasında oluşturulması gereken mevzuatlar kapsamında mutlaka değerlendirilmeli. Bu anlamda, birazdan önerge oylanacak, benim görüşüm şimdiden ret. Diyelim ki karar çıktı, Hollanda'da kime gideceksiniz, muhatabınız kim? Hangi kesimlerle görüşülecek? Sorun sadece Hollanda’yla sınırlı mı kalacak? Avrupa'nın bütün ülkelerindeki yurttaşlarımızla bu bağı nasıl oluşturacağız? Var olan çalışma hayatındaki mevzuat düzenlemelerinin ülkemiz penceresinden yansıması, diğer ülkeler penceresinden yansımasında hangi yol izlenecek? Bunun yerine bence bu konuyla ilgili Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımızın, bizim ileteceğimiz bir iletiyle, geçmişteki diğer düzenlemelerle ilgili kapsamlı bir çözüm üretmesi ve çalışma başlatması olabileceğini düşünüyorum. Yoksa Dilekçe Komisyonu gider, Hollanda’da ilgili Türk vatandaşlarıyla görüşür, sorunu dinler. Peki, dinledik, döndük, dönüşte ne olacak? Yine dediğimiz yere gelecek, uluslararası bir çalışma sözleşmesinin karşılıklı olarak yapımı ama bundan daha kıymetlisi -ben birazdan da sizin aracılığınızla arkadaşlarımızdan bilgi edinmek istiyorum- emeklilerimizin vermiş olduğu ve kendi haklarıyla ilgili talepleri noktasındaki 100 bin imzalı dilekçe ne olmuştur? Kaldı ki sayılara da yansımıyor. Sayın Başkan sunuş konuşmasında bugüne kadar 11.619 ya da  91 dilekçenin sunulduğunu söyledi. Sadece 100 bin imzayı emekliler verdi. O istatistiklerde de…

BAŞKAN SUNAY KARAMIK - Toplu imza olarak geçiyor.

İBRAHİM ARSLAN (Eskişehir) - O düzeltmeler ve bilgilendirmeler ışığında öncelikli olarak Türkiye'de yaşayan milyonlarca emeklimizin sorunlarına Dilekçe Komisyonu olarak hep beraber bir hassasiyet gösterelim istiyorum.

Teşekkür ederim.