ALİ GÖKÇEK (İstanbul) - Teşekkürler Sayın Başkanım.

Teğmenlerimiz yıllardır süregelen bir geleneği gerçekleştirerek bir yemin ettiler. Başta iktidar partisi kanadından da bir tepki almadığı hâlde ne hikmetse bir grubun hedef göstermesiyle nasıl yapsak da teğmenleri suçlu göstersek diye düşünüp disiplinsizlik argümanına sığınmaya çalıştınız. Diyorsunuz ki: "Teğmenlerin okudukları yemin metni 2023'te kaldırıldı, teğmenler kaldırılmış metni okumak için ısrarlı bir şekilde başvuruda bulundu ancak kabul edilmedi. Buna rağmen organize olarak yemin metnini okudular; bu, disiplinsizliktir." 15 Temmuz darbe girişiminde siz Genelkurmay 2. Başkanıydınız Sayın Bakanım, öncesinde de ciddi görevlerde bulundunuz. FETÖ konusunda siyasiler uyardı, gazeteciler uyardı, MGK toplantılarında FETÖ'den bir tehdit olarak bahsedildi; bu hainler darbe girişimi yapacak kadar büyürken hiçbir disiplinsizlik tespit edemediniz ama mevzu Atatürkçü teğmenlerin "Mustafa Kemal'in askeriyiz." diye yemin etmesine gelince birden disiplin sağlamaya çalışmaya başladınız. Bu yeminde sizi ne rahatsız etti de kaldırıldı, kim rahatsız olup kaldırdı? Bunu merak ediyoruz, size buradan direkt soruyorum. "Metnin içeriğiyle ilgili bir sorunumuz yok, konu disiplinsizlik." diyorsunuz, o zaman soruyorum size: Madem metnin içeriğiyle ilgili sorununuz yok, neden bunu kaldırma ihtiyacı hissettiniz? Sizi bu kadar irite eden, bu kadar korkutan, öfkelendiren nedir diye dönüp tekrar tekrar okudum, yeminde geçen birkaç ifadeyi buradan tekrar vurgulamak istiyorum: "Laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti'nin bağımsızlığı, ülkenin bölünmez bütünlüğü, yüce Türk ulusunun namus ve şerefi, aziz vatanın bir karış toprağına uzanacak eller karşısında bizi bulacak." Vallahi, bu cumhuriyetin bir evladı olarak ben bu yeminden duysam duysam gurur duyuyorum ki gencecik bir kadın teğmenin böylesi zorlu bir eğitimi 1'incilikle bitirmesi, cumhuriyetin kadına sağladığı özgürlüğün de ayrı bir göstergesidir. Bir kez daha hep birlikte "İyi ki cumhuriyet var, yaşasın cumhuriyet!" dememiz gerekirken siz Ebru Teğmen'i hedef gösterip ateşe attınız. Bizzat partinizin sözcüsü Ömer Çelik "Bunlar milletin evlatlarıdır." diyerek bu teğmenlere sahip çıkmışken sizin evladınız olarak görmeniz gereken, aynı zamanda da silah arkadaşınız olan Ebru Teğmen için bir sosyal medya kullanıcısının ettiği ve burada söylemeye dahi ar ettiğim küfürler ve "Kemalist olduğu için tecavüz edebilirim buna." sözüne karşı bir şey söylemiyor olmanız bizim için kabul edilebilir bir şey değil. En azından disiplinsizliği dile getirdiğiniz ses tonunda bu ahlaksızlara, bu kendini bilmez sapıklara da bir cevap vermeniz, bizim beklentimizden ziyade sizin giyindiğiniz üniformaya, görev yaptığınız şanlı Türk ordusuna bir görevdir.

Değerli arkadaşlar, üzerinde konuşmamız gereken çok önemli bir konu da askerî hastaneler. Bu neyin inadıdır, neyin ısrarıdır, bir türlü anlayamıyoruz. Bir gecede iki yüz yıllık bir geleneği yok ettiniz. Ordusu ve askeri olan her ülkenin askerî sağlık sistemi vardır. Bizim de büyük gururla bahsettiğimiz GATA'mız vardı, askerî hastanelerimiz vard; bu alanda uzmanlaşmış hekimlerimiz, cerrahlarımız, sağlık personellerimiz vardı. Hekimlerimiz harp cerrahisinde dünyada örnek gösterilen bir noktadaydı. Peki, şimdi? Şimdi askerî sağlık sistemi olmayan nadir ülkelerden biriyiz. Bu hastaneleri 15 Temmuz sonrasında kapattınız. Neden kapattığınızı hâlâ daha kamuoyu anlayabilmiş değilse de eğer ki içinde FETÖ'cülerin olduğunu düşündüyseniz şu anda içeride hâlâ FETÖ'cüler var da mı açmıyorsunuz? Eğer öyle değilse de terörle mücadelede bu kadar şehit vermiş, gazisi olan bir ülkenin, Cumhurbaşkanının söylemiyle de dış mihrakı çok olan bir ülkenin askerî hastanesinin olmamasının sebebi nedir? Bu konudaki inadınızdan, ısrarınızdan bir an evvel vazgeçmenizi temenni ediyorum.

Bütçemizin vatanımıza, vatandaşlarımıza ve tek bağlılığı vatanımız, milletimiz, bayrağımız olan askerlerimize, şanlı ordumuza hayırlı olmasını diliyorum.

Teşekkkür ediyorum.