KOMİSYON KONUŞMASI

SERAP YAZICI ÖZBUDUN (Antalya) - Teşekkür ederim.

Öncelikle hocamıza teşekkür etmek istiyorum. Bir iki soru sormak istiyorum mümkünse. Çeşitli araştırmalardan bahsettiniz ama 2008 ve 2014 verilerine dayanmanızın asli gerekçesi nedir? Çünkü çok hızlı bir değişim yüzyılındayız. Öyle ki yani 2008 yılı bir hayli uzak, şu an içinde bulunduğumuz koşullara. Ve şiddetin hem süjesi hem niteliği hem faili hızla değişim gösterebiliyor. Bu bağlamda daha yeni olması gerekmez miydi? Biliyorum, 2021 çalışmasından da bahsettiniz ama o 2008 ve 2014 çalışmasına verdiğiniz önemin sebebini anlayamadım; bunu sormak istiyorum.

Bir yerde kısmen değindiniz ama şiddete maruz kalan kadınların ortak bir profili var mı? Yani sosyokültürel, sosyoekonomik koşullarıyla ilgili olarak.

Ve nihayet, üçüncüsü, evet, Sayın Cumhurbaşkanının bu yılı aile yılı olarak ilan etmesi önemli. Bunun bir eylem planı olması hâlinde daha büyük önem taşıyacak. Bu bağlamda sosyal devletin ve sosyal devlet olgusunun aileyi koruma yönüne önem verileceğini düşünebilir miyiz?

Teşekkür ederim.

PROF. DR. EMİNE ÖZMETE - Çok teşekkür ederim.

Şimdi, bilindiği üzere, araştırmaların genellenebilmesi için belirli bir örneklem sayısında olması ve bölgeler arası dağılımın da o temsiliyeti sağlaması gerekiyor. Bu açıdan baktığımızda bugün benim burada bu temsiliyeti sağlayabilecek araştırma olarak size verebileceğim başka bir veri yok. Belki bu da raporlara girebilir. Kadına yönelik şiddetin araştırılmasıyla ilgili daha sık aralıklarla -bu değişim döneminde- araştırmaların yapılması, verilerin alınması da bir öneri hâlinde sizin sorununuz üzerinden çıkabilir diye düşünüyorum. Bu genellenebilir sonuçlar sadece boylamsal olması açısından da birbirini izlemesi açısından da 2008 ve 2014 aynı veriyi elde ettiğimiz çalışmalar olduğu için burada söylenebildi. Yoksa 300-500 belki 800 kişiyle yapılmış çalışmalar bizim için genellenebilir çalışmalar değil, onlar münferit araştırmalar; elbette ki çok kıymetli sonuçları ancak profilleri aynı değil, örneklemleri aynı değil, başka araştırma hedefleriyle birlikte değerlendirilmiş olma olasılığı yüksek yani Komisyona açıkçası ülkemiz için genellenebilir olanları vermeyi arzu ettim ki doğru olan da buydu. Biz de son araştırmanın bulgularını merakla bekliyoruz, hatta 2008-2014 ve 2024-2025'in sonuçlarının da birbiriyle karşılaştırılması ve ileri istatistik yapılması ve tam da söylediğiniz değişimin oradan çıkmasını gerçekten sabırsızlıkla görmek istiyoruz. Ortak profil isterseniz biraz daha açayım ben. Mesela suç faili erkek ve şiddete maruz kalmış olan kadının ortak profili üzerinden sadece kadına biraz değineyim; mesela, çok genç yaşta olması, ben buraya yaşlı kadını da ekliyorum çünkü onlar, şu anda yaşlı nüfusumuz artıyor, dünyada artıyor, görünmeyen bir durumdalar; örneğin, yalnız yaşama oranları çok yüksek, ülkemizde 1,5 milyon hanede yaşlımız yalnız yaşıyor. Bunların yüzde 74'ünü yaşlı kadınlar oluşturuyor, orada ihmal olma kısmından baktığımızda tam böyle gerçek bir şiddet türü olarak tanımlamazsak da desteğe ihtiyacı olan risk grubu olarak tanımlayabileceğimiz bir grup. Yine düşük sosyoekonomik düzey ve gelir, düşük eğitim düzeyi, ayrılmış, boşanmış olma, gebe olma; mesela şiddete maruz kalma için risk. Yine çocukluk çağında özellikle cinsel istismara uğrama, ebeveynler arasında şiddet bulunması yani bu bağlanma olgusunun kadında da tam oluşmamış olması şiddete maruz kalma ve bu döngüye girme olasılığını arttırıyor. İşte, depresyon, ruh sağlığı problemleri olan kadınların şiddete maruz kalma... Engellilik durumu; örneğin, zihinsel engellilik ya da bedensel engellilik şiddete maruz kalma olasılığını artırıyor yani bütün araştırmalar bunu gösteriyor. Madde kullanımı, alkol, uyuşturucu şiddetin kabulünü artıran bir unsur oluyor kadın için de ve bu döngüden kurtulamıyor kadın yani şiddete maruz kalan kadınların profili birçok araştırma değerlendiğinde böyle ortak yönleri ortaya çıkmış oldu. Aile yılı...

SERAP YAZICI ÖZBUDUN (Antalya) - Bir soru daha ilave edebilir miyim?

Sağlık bilimlerinden geldiğiniz için bu bağımlılık tabii önemli bir konu; ister kumar bağımlılığı olsun, ister alkol veya uyuşturucu madde. E-Nabız'da bağımlılık tedavisi gören kişilerin kayıtları var mı? Bu kayıtlar bir kadın evlenirken evleneceği kişinin sağlık profilini anlaması bakımından yardımcı olabiliyor mu?

PROF. DR. EMİNE ÖZMETE - Açıkçası e-Nabız bilgileri kişiye özel, hatta çocuğunuzun bilgilerini dahi göremiyorsunuz, biliyorsunuz.

SERAP YAZICI ÖZBUDUN (Antalya) - Peki, evlilik birliği bakımından...

PROF. DR. EMİNE ÖZMETE - KVKK kapsamında...

SERAP YAZICI ÖZBUDUN (Antalya) - Yani ailenin çünkü güçlü temellerle kurulması gerekir. Evvelce bağımlılığı olan, bağımlılık tedavisi görmüş olan bir kişiyle evlenmekte olduğunu bir kadının bilme hakkı yok mu? Bu nasıl sağlanır?

PROF. DR. EMİNE ÖZMETE - Bunu üzerinde çalışılması gereken bir konu olarak değerlendirebiliriz.