KOMİSYON KONUŞMASI

HASAN ARSLAN (Afyonkarahisar) - Sayın Başkan, Komisyonun değerli üyeleri, değerli misafirlerimiz; hepinizi selamlarım.

Şimdi, ben önce bütün konuşmacılara, sunum yapan hocalarımıza çok teşekkür ederim. Gerçekten, dinleyebildiğim kısmından feyz aldım, gurur duydum işin doğrusu, özellikle yenidoğandan hocam, bir hekim olarak.

Burada, Esin Hocamın bahsettiği, yenidoğan transport kursu, ten tene temasla alakalı eğitimler Bakanlıkta... Belki Bakanlık bir şey yapabilir, yapamaz gibi düşündünüz ama Bakanlık, bebek dostu hastane, anne dostu hastane kriterlerinin içerisine bunları ekleyebilir ve bunlar sağlanabilir diye düşünüyorum. Sadece sizin Bakanlıkla bu konuda eğilmeniz...

TÜRK NEONATOLOJİ DERNEĞİ BAŞKANI ESİN KOÇ - Yapılıyor birlikte.

Pardon, sözünüzü kestim, birlikte yapıyoruz zaten, ben iyi anlatamadım herhâlde.

HASAN ARSLAN (Afyonkarahisar) - Eklenebilir demek istemiştim ben, faydalı olduğunu düşündüğünüz için.

TÜRK NEONATOLOJİ DERNEĞİ BAŞKANI ESİN KOÇ - Eklenebilir.

Şimdi, annenin bütün gün orada kalabilmesi için, işte, ne bileyim, ücretli izninin artırılması çünkü onlar aylarca kalıyor falan, o tür destekler güzel olur anlamında söyledim.

HASAN ARSLAN (Afyonkarahisar) - Çalışılmalı bunlar demek istedim Hocam.

Bir de malpraktisten bahsettiniz, yenidoğan uzmanlarının malpraktisten dolayı çok istemediğini. Biliyorsunuz, 2022'den sonra, malpraktis yasasından sonra bunu Sağlık Bakanlığı üstlendi; kasıt yok ise ve şimdiye kadar hiç kasıtlı bulunan bir dava olmadığı bildiğim kadarıyla, o konuda da arkadaşlarımız bence endişelenmesinler demek istiyorum, cazibesini artırmak için bunu söylüyorum.

Yine hep konuştuk, "Yenidoğan uzman sayımız az." diyoruz ya Hocam, benim merak ettiğim konu şu: Türkiye'de yenidoğan yoğun bakım yatak sayımız dünya ölçeğinden, OECD'yi bırakın, dünya ölçeğinden çok çok fazla. Biz, bu "Yenidoğan uzmanı az." lafzımızı acaba yenidoğan yoğun bakım sayısında yetersiz geliyor, ona göre mi diyoruz, yoksa dünya ortalamasına göre, nüfusa göre ya da hekim sayımıza göre gerçekten az mı? Bunu merak ediyorum çünkü sunumunuzda onu göremedim. Bunun da önemli olacağını düşünüyorum Bakanlığın kriterlerinde.

Yine endikasyon uyumu önemli seviyelendirmede, çok doğru. Burada biz, yoğun bakımlarda bazı kriterlerin erişkin yoğun bakımlarında uygulandığı gibi MEDULA'ya, HBYS'ye ya da başka bir yere, dijital platforma bu aplike edilebilir mi? Sizin belirleyeceğiniz endikasyon kriterleri -Bakanlıkla beraber belirleyeceğiniz- bu faydalı olur mu diye aklıma geldi sadece, siz ne dersiniz bilmiyorum.

Yine ben Reşat Hocama ya da katılan değerli hocalarıma, herkese sormak isterim ama daha çok Reşat Hocama: 112'den hasta transferi konusunda endişelerimiz var ya; yersiz transfer ya da menfaat sağlayacak şekilde, ister ikili ilişki deyin ister başka bir şey deyin; burada bizim Komisyon olarak önleyebileceğimiz, "Şurada açık şu açık var, bunu şöyle yaparsak değiştirebiliriz." diyeceğiniz bir nokta var mı, açık var mı? Ben onu sizden duymak istiyorum.

Bir de Sayın Osman Küçükosmanoğlu Hocamın sunumunda bahsettiği çözüm önerilerinden bir tanesi; kamudaki yenidoğan yoğun bakım sayısının artırılmasını çözüm öneriniz olarak lanse ettiniz, Esin Hanım da bunun tersini söyledi; ben de işin doğrusu, kamunun yenidoğan sayısını artırmak değil, burada başka şeyler yapmak lazım hep beraber düşünerek; ister başka kriterlerle... Burada hâlâ aynı şeyi düşünüyor musunuz Hocam, devam ediyor musunuz düşünmeye? Kamunun yenidoğan yoğun bakım sayısını artırması gerekir mi, hâlâ aynı düşünüyor musunuz? Merak ediyorum.

İSTANBUL TABİP ODASI YÖNETİM KURULU BAŞKANI OSMAN KÜÇÜKOSMANOĞLU - Yatak sayısı olarak artırılmasını... Yani hep söyledim: Özel sağlık kuruluşları yüzde 52'sine şu anda sahip, belki özelin payının artırılmasıyla birlikte... Yani Esin Hocamın söylediği, toplam yenidoğan ünite sayısı fazla...

HASAN ARSLAN (Afyonkarahisar) - Yatak sayısı.

İSTANBUL TABİP ODASI YÖNETİM KURULU BAŞKANI OSMAN KÜÇÜKOSMANOĞLU - Ünite sayısı çok daha fazla değil mi, 400 küsur...

TÜRK NEONATOLOJİ DERNEĞİ BAŞKANI ESİN KOÇ - Aslında ben "kamuya destek" derken mesela, hemşire sayısı üniversitelerde çok az ya da bu yan dal asistanlarını... Hani biraz devlet azıcık, devlet hastaneleri biraz daha fazla sayılıyor sanki üniversiteye göre ama şöyle düşünülürse: Üniversite de eğitim veren bir kurum yani üniversiteyi desteklemek aslında geleceği desteklemek çünkü geleceğin doktorlarının ve işte, yenidoğancılarının seviye 4'te ihtisas alması başka ya da 1 hocanın olduğu bir yerde alması başka. Yani bu nedenle "kamunun desteklenmesi" dedim. Tekrar söyleyeyim: Aslında yenidoğanda -yanlış anlaşılmasın- sayı ve şey olarak fena değiliz.

HASAN ARSLAN (Afyonkarahisar) - Ben onu demek istemedim zaten, ben sizin dediğiniz gibi düşünüyorum aslında. Hocam, onu söylemeye çalıştı da...

İSTANBUL TABİP ODASI YÖNETİM KURULU BAŞKANI OSMAN KÜÇÜKOSMANOĞLU - Benzer şeyleri farklı cümlelerle söylüyoruz.

HASAN ARSLAN (Afyonkarahisar) - Hocam sizin direkt slaytınızda da var bu: "Kamuya ait yenidoğan yoğun bakım yatak sayısı artırılmalı." öneriniz var, "Yenidoğan yatak sayısı arttırılmalı." diyorsunuz. Ben buna, acaba aynı fikirde misiniz diyorum.

İSTANBUL TABİP ODASI YÖNETİM KURULU BAŞKANI OSMAN KÜÇÜKOSMANOĞLU - İstanbul için aynı fikirdeyim.

HASAN ARSLAN (Afyonkarahisar) - İstanbul, Türkiye'nin ortalamasından daha fazla yenidoğanda, daha da artırılmalı...

İSTANBUL TABİP ODASI YÖNETİM KURULU BAŞKANI OSMAN KÜÇÜKOSMANOĞLU - İstanbul'da özelin sayısı fazla yani özelin sayısının...

HASAN ARSLAN (Afyonkarahisar) - O zaman burada şu rakamı da söylemek isterim size -Hocam daha iyi bilir- Japonya 128 milyondu galiba nüfusu, sadece bin küsur tane, 2 binin altında yenidoğan yoğun bakım sayısı var. Bizim 7 bin küsurdu. Yine Avrupa ya da diğer dünya örneklerinin en az 2-3 katı Türkiye'deki toplam yedidoğan yatak sayımız var. Buna rağmen hâlâ artırılması gerektiğini düşünüyor musunuz ve başka bir gerekçesi var mı anlayamadığım? Bunu merak ettiğim için sordum Hocam.

İSTANBUL TABİP ODASI YÖNETİM KURULU BAŞKANI OSMAN KÜÇÜKOSMANOĞLU - Şöyle cevaplayayım: Türkiye'de prematüre doğum sayısı fazla -ben İstanbul'da pratik olarak da şey yaptığım için- kamu hastanelerindeki doğum da fazla, kamu hastanelerindeki bebeklerin başka hastaneye transferi hep problem; bu bebekler transfer şeyinde problem yaşıyorlar. Yani benim çalıştığım hastane Zeynep Kamil Hastanesine yakın bir hastane, Başkent Hastanesinde çalışıyorum, mesafe de çok yakın birbirine ama bizim hastalarımızın yarısından çoğu Zeynep Kamilden gelen hastalardır. Mesela, Zeynep Kamilin belli ki yenidoğan ünitesinin sayısı, yatak sayısı az, o bakımdan söyledim ben. Yani bir dengesizlik var, özel ile kamu arasında bir dengesizlik var sayı olarak. Ama daha çok da tabii, personel eksikliği... Ama aynı şekilde şunu da söyleyebilirim: Özel sağlık kuruluşlarında, özellikle bu soruşturmaya dâhil olan kurumlarda görüyoruz ki doktor eksikliğinin yanında hemşire eksikliği çok daha ön planda, çoğu hemşire bile değil, yardımcı, ATT, anestezi teknisyeni falan çalıştırmışlar. Bunu söylemek istedim.

BAŞKAN İSHAK ŞAN - Teşekkür ediyoruz.

HASAN ARSLAN (Afyonkarahisar) - Sayın Başkanım, bir konuda daha bir şey söylemek istiyorum.

BAŞKAN İSHAK ŞAN - Buyurun.

HASAN ARSLAN (Afyonkarahisar) - Reşit Hocamdan o cevabı da almak isterim sonrasında.

Bir de Kayıhan Hocamın bahsettiği, Dünya Bankasının "Sağlıkta Dönüşüm Programı"yla alakalı "Daha sonra yayınlandı, dünyada daha sonra başladı." gibi anladım yanlış anlamadıysam. Önce "Türkiye'de yayınlandı, sonra dünyada yayınlandı." gibi algıladım.

KAYIHAN PALA (Bursa) - Aynı kitap; önce Türkçe yayınlandı, sonra İngilizce yayınlandı.

HASAN ARSLAN (Afyonkarahisar) - Şöyle; Dünya Bankasının sağlık reformuyla alakalı dünyada uyguladığı politikalar var. Türkiye'deki Sağlıkta Dönüşüm Programı o politikalardan ciddi şekilde nemalanarak, onlardan da desteklendi tabii ki, onlardan da aldı. Hatta bunu ben, Dünya Bankasının uluslararası toplantısına -Çin'de yapılmıştı 2019 yılında- katıldım Sağlık Bakanlığı temsilcisi olarak Hocam. Orada da açıkça gördük; diğer Dünya Bankası, bu konuyu, programı uygulayan arkadaşların, ülkelerinde sunumlarını gördük. Tabii ki Dünya Bankasının programından da alıntılar var, kesinlikle var; yok dersek olmaz, hepimiz biliyoruz, hepimiz hekimiz.

KAYIHAN PALA (Bursa) - Sayın Recep Akdağ bunu reddediyor da onun için söyledim.

HASAN ARSLAN (Afyonkarahisar) - Yok Hocam, aslında reddetmiyor ama bunun Türkiye'ye uyumlulaştırılması konusunda o programdan farklı uygulamalar var, biliyorsunuz. Daha çok, daha hızlı ilerlemesini sağlayan o farklı uyumlamalar aslına bakarsanız, ben o açıdan bakmıştım, Dünya Bankasıyla hiç teması yok demek istemedim.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. TÜRK NEONATOLOJİ DERNEĞİ BAŞKANI ESİN KOÇ - Cevabı vereyim, "Bu sayıyı nasıl hesapladınız?" diye sormuştunuz.

BAŞKAN İSHAK ŞAN - Sayın Hocam, buyurun.

TÜRK NEONATOLOJİ DERNEĞİ BAŞKANI ESİN KOÇ - Tabii ki onu biz düşündük, kuvöz sayısına ya da merkez sayısına göre değil -öyle yapsak o 800'ün üstünde çıkıyor- riskli bebek oranına göre Türkiye projeksiyonunu yaptık. Şimdi, prematüre oranı yüzde 8 olan ülkeler de var, yüzde 15 olanlar da; bizimki yüzde 12,9. Bir de akraba evlilikleri, diğerleri de var; bizde yatış daha fazla. Biz, bebek sayısı, riskli bebek sayısı üzerinden projeksiyon yaptık. Bu söylediğim rakam makul bir rakam.

HASAN ARSLAN (Afyonkarahisar) - O zaman sadece düşüncemi vurgulamak isterim. Aktif neonatolog olarak 391, olması gereken 566 diyoruz; Türkiye'deki aktif hekim ve olması gereken hekim sayısına göre kıyasladığımız zaman bu Türkiye'deki hekim sayısı ile neonatolog sayısının olması gerekenle aynı oranlarda olduğunu belki düşünebiliriz diye düşündüm.

TÜRK NEONATOLOJİ DERNEĞİ BAŞKANI ESİN KOÇ - Aynen, tabii, çok haklısınız, doğru. Genel olarak çocuk doktoru sayımız da az yani çocuk doktoru olmak istemiyor artık doktorlar, dermatolog olmak istiyor, plastik cerrah olmak diyor. Bu arada sertifikası olduğu hâlde sertifikasını göstermeyen hatta yırtan hemşireler var. Niye yoğun bakımda çalışsın? Gider aşı polikliniğinde oturur, bebek tartar. Yani hizmetin karşılığı -tabii ki hayatın gerçeği- maddi olarak karşılanmadıkça zor.