ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Sayın Başkanım, Millî Savunma Komisyonumuzun saygıdeğer üyeleri, çok kıymetli imza sahibi milletvekillerimiz, Değerli Bakan Yardımcımız, bürokrasimizin çok kıymetli temsilcileri, değerli katılımcılar; öncelikle hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Milletvekili arkadaşlarımızla birlikte teklif sahibi olduğumuz Siber Güvenlik Kanun Teklifi Komisyonumuzda görüşülmeye başlanmış bulunuyor. Tabii, bu kanun ülkemizdeki ve dünyadaki dijital gelişime ve dönüşüme rast gelen ve onu karşılama gayretine matuf ve yeni bir alanda değişik mevzuatlardaki parçalı mevzuatları yeniden ve bir bütün hâlinde, bir merkezî otorite olarak düzenleyen bir kod kanun olarak geliyor.

Ülkemizde Kara Vatan, Mavi Vatan, Gök Vatan'dan sonra inşallah, yeni bir kavramı daha bu kanunla ilave ediyoruz. "Siber Vatan" "Siber Uzay Vatan" kavramını da bugünden itibaren bu kanunla çok daha sık kullanacağımızı ve bu kanunun ülkemizin siber güvenliği açısından önemli bir süreci başlatacağını düşünüyoruz.

BAŞKAN HULUSİ AKAR - Sayın Özkaya, pardon.

Şimdi, öncelikle, şu Anayasa'ya aykırılık konusunda görüşlerimizi belirtelim, onun oylamasını yapalım, bilahare genelle alakalı görüşlerinizi dinleyeceğiz.

Teşekkür ederim.

ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Tamam.

Şimdi, Sayın Başkanım, Süleyman Bey'le biz geçen dönem Anayasa Komisyonu ve Adalet Komisyonunda uzun süre beraberce de çalıştık arkadaşlarımızla. Bizim Anayasa'mızın 20, 21 ve 22'nci maddelerindeki kişi dokunulmazlığı, ifade özgürlüğü, arama, konut araması, bunlar da Anayasa'da belirtilen sebeplerle Anayasa’nın 13'üncü maddesi kapsamındaki demokratik toplumun gerekleri, kanunilik ve ölçülülük, orantılılık ilkeleri çerçevesinde yasal hakların sınırlanabileceğini söylemektedir. Anayasa’nın 20, 21 ve 22'nci maddelerinde -şu kısmı önemli- gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde, kanunla yetkili kılınan merciinin izniyle, emriyle... Yani bir arama yapılacağı zaman kanunla yetkili kılınan bir merci izin verebilir. Bizim yeni ceza usul yasamız, Ceza Muhakemesi Yasa'mız 161'inci maddesinde bütün süreçlerdeki yetkiyi cumhuriyet savcısına veriyor. Burada aslında kanunun getirilişindeki ilk mantık ve amaç, bir siber saldırı olduğunda bir suç soruşturmasından daha önce ve evleviyetle bunu önlemek, durdurmak, polisteki önleme araması gibi arama ve o dijitallerin bu kanun kapsamında olanlarla ilgili kısımlarına el koyma mantığı vardı. Elbette ki bu fiil aynı zamanda bir suç da oluşturabilir; suç oluşturduğunda bunun ilgili makamlara ulaştırılması ve Cumhuriyet Savcılığı tarafından da suç soruşturmasının yürütülmesi gerekir. Suç soruşturması varsa mutlak surette cumhuriyet savcısının işin içinde olması gerekir; bizim yargılama sistemimiz, hukuk muhakememiz bunu zorunlu kılıyor. Tabii, bu konunun, kanunun özü itibarıyla Anayasa'ya aykırı olmadığı kanaatindeyim çünkü "Anayasa’nın yetkili kıldığı bir merci..." diyor ancak hangi aşama önlemi, hangi aşamanın ceza soruşturmasına geçtiği tam belli olmayacağı için belki kanunun başına Anayasa’nın 20, 21, 22'nci maddesindeki sınırlama ve o amaçlar çerçevesinde "Cumhuriyet Savcısı veya Başkanın..." şekliyle -tabii bu, Komisyonun takdirinde- tabii, bu şekilde olursa hiçbir endişeye mahal kalmaz. Bizim kanunumuzun, Anayasa’nın 119'uncu maddedeki arama, el koyma ve diğer kısımları karşıladığı kanaatindeyim. Bu kısmı Komisyonun takdirlerine sunarız Sayın Başkanım.