Komisyon Adı | : | SANAYİ, TİCARET, ENERJİ, TABİİ KAYNAKLAR, BİLGİ VE TEKNOLOJİ KOMİSYONU |
Konu | : | Niğde Milletvekili Cevahir Uzkurt ve Kars Milletvekili Adem Çalkın ile 132 Milletvekilinin Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu ile İlgili Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/2859) |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 15 .01.2025 |
İRFAN ÇELİKASLAN (Gaziantep) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, ben de hepinizi saygıyla muhabbetle selamlıyorum.
Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu ile İlgili Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'yle ilgili Komisyon toplantımızın hayırlara vesile olmasını diliyorum.
Öncelikle, bu kanun taslağının hazırlanmasında emeği olan bürokrat arkadaşlara, imzacı vekillerimize teşekkür ediyorum.
Kanun teklifinin özünde TÜBİTAK var dedik. TÜBİTAK, hepimizin de kabul ettiği gibi, göz bebeği bir kurumumuz. Ben küçük bir örnekle TÜBİTAK'ın son çalışması hakkında bilgi vermek istiyorum. TÜBİTAK'ın son geliştirildiği bir yerli ve millî radarımız var "MGR" isminde bir radar; TÜBİTAK, BİLGEM ve Devlet Hava Meydanları İşletmesi iş birliğiyle geliştirilen çok önemli bir radar, bütün teknolojisi ülkemize ait olan bir radar; 7/24 faaliyette olan, 2 bölümden oluşan bir radar. Bilgilendirmek istiyorum sizi. Birinci bölüm "PSR" dediğimiz sistem, ikinci bölüm MSSR; farklı iki radardan oluşuyor. PSR sistemi uçakta hiçbir cihaz olmadan uçağı takip edebiliyor, hava araçlarını takip edebiliyor, 112 kilometre menzile sahip, aynı anda bin uçağı takip edebiliyor ve 6 çeşit farklı yağış sistemini rapor edebiliyor. İkinci gözetim sistemi ise MSSR; 370 kilometre menzile sahip, uçakla temas kurup hava trafiğini güvenli hâle getirme noktasında önemli bir etken. Tabii, vekilimle birlikte bizim için en anlamlı boyutu ilk Gaziantep'e kurulması, Gaziantep Havalimanı'na kuruldu bu radar. Şu anda entegrasyon çalışmaları yapılıyor, en kısa zamanda da faaliyete geçecek bir cihaz. Ülkemize hayırlı olsun diyorum.
İkinci bir nokta: CHP'li vekillerimiz her fırsatta Hükûmetimizin ekonomi modelinden bahsetmektedirler, ekonomi modelinin yanlışlığından bahsetmektedirler, sanayicinin, esnafın bundan rahatsız olduğundan bahsetmektedirler. Şimdi, sanayicinin rahatsız olduğu kesin, ben de bir sanayiciyim, evet esnaf da kesin ama şunu da unutmamamız lazım ki bazı ekonomi tedbirleri beraberinde çok vazgeçilmez bir şekilde kemer sıkmayı gerektiriyor.
NAİL ÇİLER (Kocaeli) - Aynı ekonomi modeliyle iki yıl oldu ama siz de sanayicisiniz...
İRFAN ÇELİKASLAN (Gaziantep) - Nail Bey, ben dinledim sizi.
Niye bu noktaya geldik? Bir kere, bizim bunu çok iyi bilmemiz lazım, bunu iyi tespit etmemiz lazım. Bugün uyguladığımız ekonomi modeli kemer sıkmayı gerektiren ama sonu hayırlı olacak, birçok sektörümüzün mutlaka, Allah'ın izniyle feraha erişecekleri bir noktada olacaktır, bu konuda hiç şüphemiz yok. Değerli arkadaşlar, niye bu konuya geldim, kısaca bundan da bahsetmek gerekirse... Özellikle pandemi sonrası oluşan yüksek enflasyon bütün dünyanın sorunu oldu. Bu sorunu çözme noktasında bütün ülkeler aynı reçeteyi uyguladılar. Neydi bu reçete? Parasal sıkılaşma ve faiz artışı. Başta Amerikan Merkez Bankası FED olmak üzere bu reçeteyi uyguladılar. Parasal sıkılaşma ve yüksek faiz uygulaması beraberinde tabii ki işsizliği getiriyor ama burada amaçlanan şey, enflasyonu kontrol altına almak değerli arkadaşlar. Bizim de Hükûmetimiz, evet...
Bir de bizim artı bir problemimiz var yani bunu da göz ardı etmememiz lazım; biz asrın felaketi bir deprem yaşadık, ülkemize 110 milyar dolara mal olan, belki daha da aşacak olan, faturası daha da büyük olacak büyük bir felaket yaşadık. Dünyanın hiçbir ülkesinde bir felaketten sonra vatandaşının imdadına bu kadar hızlı koşan, ona ev yapan, çözümler üreten bir devlet daha yoktur kıymetli kardeşlerim. Bakın, Amerika'da günlerdir süren yangın "Sigorta şirketleri bunu karşılayacak mı, karşılamayacak mı?" bu tartışılıyor. Oysa biz 600 binin üzerinde konut inşa ediyoruz bir tek depremzedemiz açıkta kalmasın diye. Süratli bir şekilde bütün depremzedelerimize... Tabii, bundan önce, 50 bin cana mal oldu, onlar bizim canımızdı; Allah hepsine rahmet eylesin, kalanlara sabırlar diliyoruz, başsağlığı diliyoruz. Giden can geri gelmiyor ama özellikle Hükûmetimizin, Cumhurbaşkanımızın liderliğinde en önemli, en çok üzerinde durduğu şey vatandaşlarımızı mağdur etmeden bu felaketin üstesinden gelmekti. İlk günden itibaren hepimiz... Ben de depremi yaşayan bir şehrin milletvekiliyim, Allah bir daha o günleri yaşatmasın, zor bir dönemdi. İki yıldır Hükûmetimiz o felaketin yaralarını sarmak için ciddi harcamalar yapıyor, bunu da göz ardı etmememiz lazım.
Evet, zor bir reçete üzerindeyiz fakat bu yüksek faizin... Yüksek faizden hepimiz rahatsızız, kimse kabul edemez yüksek faizi, başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere ama ekonominin makro boyutta düşündüğümüz zaman gerekliliklerinden biri, özellikle Türk lirasının değerini korumak ve piyasada fiyat istikrarını sağlamak için gerekli olan bir şey. Zaten indirim döngüsü başladı geçen ay, bu yıl da bu döngünün devam edeceğini bekliyoruz ve bu noktada da istikrarlı bir yapıya kavuşacağımız kanaatindeyiz. Tabii, CHP'li arkadaşlar alınacaklar, böyle bir şeyi yönetmedikleri için, tarihlerinde de pek böyle bir şey görmedikleri için ekonomi yönetimi onlara kolay geliyor. Hemen böyle söylüyorlar. Bu gerekli olan bir reçete kıymetli kardeşlerim.
EDNAN ARSLAN (İzmir) - Ya, boş ver bu işleri! Boş ver sen bunları ya! Kur korumalı mevduat niye var o zaman? Niye 1 trilyon liradan fazla para verdiniz?
BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Sayın Vekilim, dinleyin, herkes konuşuyor.
EDNAN ARSLAN (İzmir) - Efendi efendi dinliyoruz, saldırıp sataşıyor. Olmaz ama Sayın Vekil!
İRFAN ÇELİKASLAN (Gaziantep) - Bu reçetenin sonunda her şey çok güzel olacak inşallah, biraz sabır, hepimiz sabrediyoruz.
EDNAN ARSLAN (İzmir) - Hiçbir şey olmaz, gariban daha gariban olur, yoksul daha yoksul olur.
BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Sayın Vekilim, müsaade edin, bitirsin.
İRFAN ÇELİKASLAN (Gaziantep) - Şikâyet ettiğiniz her konuda haksız olduğunuzu biliyorsunuz. Asgari ücretten şikâyet ediyorsunuz, biz devraldığımızda Hükûmeti 187 dolar olan asgari ücret bugün 700 dolar.
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana) - O zaman kaç altın alıyordunuz, şimdi kaç altın alıyorsunuz?
İRFAN ÇELİKASLAN (Gaziantep) - Bizim birinci önceliğimiz fiyat istikrarını sağlamak, biz olaya böyle bakıyoruz, makro yaklaşım sergiliyoruz. İnşallah, tabii daha güzel olacak.
Toplantımızın tekrar hayırlara vesile olmasını diliyor, hepinizi saygıyla muhabbetle selamlıyorum.