KOMİSYON KONUŞMASI

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Teşekkür ederim Başkanım.

Ben, tabii, 6'ncı madde üzerine görüşlerimi bildireceğim. Tabii, burada muhalefetten arkadaşlar sanki biz birilerinden enerjiyi pahalı alıp bunu ucuza dağıtım şirketlerine satıp millete de pahalıya sattırıyormuşuz gibi bir algı oluşturuyorlar. Tabii, bu yanlış. Tabii, enerji arz güvenliği çok önemli. Rahmetli Recai Kutan 54'üncü Hükûmette Enerji Bakanıyken yani 1990'lu yıllarda şunu söylüyordu hep: "2000'li yıllarda bizim enerjimiz yetmeyecek ve dolayısıyla da tekrar elektrik kesintisi yaşayacağız." diyordu ve elhamdülillah 2000'li yıllardan sonra bizim yaptığımız yatırımlar neticesinde -tabii ki bu özel sektörün yaptığı yatırımlar daha fazla- bu enerji sıkıntısını biz yaşamadık. Şöyle bir şey: Kurulu gücümüz 2002 yılında...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Pazar günü evde akşama kadar elektrik yoktu.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Arızadan o, arızadan.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Güneş, haklısınız. Buyurun, dört dakika veriyorum.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - ...33 bin megavattan bugün 115 bin megavata çıkmıştır ve dolayısıyla da sadece bununla da kalmamıştır. Bunu çıkarırken tabii ki bazı garantiler verilmiştir.

ERHAN USTA (Samsun) - Bunu niye anlatıyorsun?

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Diyelim ki bugün EÜAŞ elektriği enerji piyasasından almaktadır ama bazen de -işte rüzgârda biz bunu yaptık, güneşte yaptık, bazen hidroelektrik santrallerinde yaptık- garanti vererek. Niye? Kurulu gücümüzü artırmak istedik. Ve neticede, mesela 2014 yılında bizim enerji üretimimizin yüzde 40'ı doğal gazdan oluşmaktaydı. Bugün bu oran yüzde 21'lere inmiş. Bu önemli bir şey yani ithalatımızda da çok önemli derecede azalma olmuş. Yine, 2014'lü yıllarda rüzgâr ve güneş enerjisinde, jeotermal enerjideki kurulu gücümüz belki de 2-3 bin megavattı bugün aşağı yukarı 25 bin megavatlar civarına çıkmış ve dolayısıyla da bu açıdan baktığımız zaman biz kurulu gücümüzü önemli derecede artırmışız, enerji arz güvenliğimizi arttırmışız. Bunda da tabii ki birtakım teminatlar vermek gerekiyor. Bunların belli bir süresinin teminatları doldu, teminatları dolanlar da diyelim ki işte serbest piyasaya çıkıyorlar ve serbest piyasadan biz bunu alıyoruz. Diğer taraftan, "Buradaki EÜAŞ'ın enerji üretimindeki oranı azaldı." diyor arkadaşlar. Doğrudur ama diğer taraftaki kurulu güç artımı o kadar çok fazla oldu ki özel sektörde, tabii ki toplamın içindeki o oran azalmış gibi göründü ve neticede bu, doğal bir şey. Şimdi, burada tabii dağıtım şirketlerine bu enerjiyi veriyor ve dağıtım şirketleri de bu enerjiyi vatandaşa satıyor ucuz olarak. 2024'ün ilk altı ayında Avrupa'da en ucuz elektrik ve doğal gazı veren ülke biziz ve dolayısıyla da bunun maliyetleri hemen hemen her taraf için aynı olduğu hâlde...

ERHAN USTA (Samsun) - Alım gücü açısından bakalım.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Tabii, devletimiz burada vatandaşlarımız açısından elektrik ve doğal gazda bir sübvansiyon uyguluyor.

Diğer taraftan, tabii "Bu dağıtım şirketlerini niye oluşturdunuz?" diyebilirsiniz, "Özelleştirmeyi niye yaptınız buralarda?" diyebilirsiniz. Burada özelleştirmenin yapılış nedeni kayıp kaçak oranlarının çok yüksek olması ve kayıp kaçak oranlarını düşürmek için bu uygulamaya geçildi. Burada kayıp kaçak oranları Türkiye'de ortalama diyelim ki yüzde 7 ise bugün aşağı yukarı 2011'lerde, 2012'lerde diyelim ki Dicle'de, Van'da, Diyarbakır'da, Mardin'de bu oranlar yüzde 70'in üzerindeydi ve dolayısıyla da bunları...

ERHAN USTA (Samsun) - Dicle'de gene yüzde 60.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Elektriği düşürmek bedeliyle biz bunları dağıttık, belli bir, tedrici olarak...

ERHAN USTA (Samsun) - Ya, Dicle'de gene yüzde 60.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli arkadaşlarım, lütfen müsaade edelim.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Diğer taraftan şu algı oluşturuluyor: Bu dağıtım bedellerinin özelleştirilmesinde...

ERHAN USTA (Samsun) - Ya, ezbere konuşuyorsun, bir şey bildiğin yok!

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Ya, biraz önce size sordum da bir şeyi bilemediniz ya kendi alanınızda, Allah aşkına, yaklaşık maliyetini bilemediniz, konuşuyorsunuz ya. Kendi alanın, kendi alanın, verdiği önergenin ne kadar külfet getirdiğini bilmiyorsun, etki analizini bilmiyorsun.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli arkadaşlar, birbirimizi...

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Ne konuşuyorsun! Bundan sonra, ben olsam senin yerinde, çeker giderim ya, çeker giderim. O zaman hiç konuşma, hiç konuşma, hiç konuşma. En bildiğin alanda bile bize bir cevap veremedin. Hiç konuşma o zaman.

ERHAN USTA (Samsun) - Söylüyorum sana, söylüyorum sana, anlamıyorsun.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli arkadaşlar...

Sayın Güneş, siz konuşmanızı yapın.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Kayıp kaçak...

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Gürer...

Değerli arkadaşlar...

ERHAN USTA (Samsun) - Sana bir de formülasyonunu veriyorum.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Usta...

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Sonuç, sonuç, boş ver formülü.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Bir saniye değerli arkadaşlar.

Sayın Güneş...

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Hem konuşuyor hem sataşıyor.

ERHAN USTA (Samsun) - Maddeye bir gel, maddeye bir gel.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Usta, milletvekillerinin kanaatlerine biz karışmıyoruz. Lütfen, bir müsaade edin.

ERHAN USTA (Samsun) - Kanaatlere karışmıyoruz da sataşıyor.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sataşmıyor size canım, ortaya konuşuyor, siz de sataşıyorsunuz.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Sayın Başkan, bir yılda vatandaştan kayıp kaçak ne kadar para aldınız? Onu bir açıklasınlar, burada kayıp kaçak ne kadar, onu açıklasınlar.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Gürer...

Değerli arkadaşlar, lütfen... Bir iki maddemiz kaldı, bitireceğiz.

ERHAN USTA (Samsun) - 1970'li yıllarda yapılmış santralleri satacaksınız, şimdi onunla övünüyorsunuz.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Güneş, ilave bir dakika veriyorum, toparlayın lütfen.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Şimdi, tabii ki bu dağıtım bedellerini özelleştirmenin bazı sıkıntılarını biz de çekiyoruz, hepimiz çekiyoruz, tamam mı? Ve dolayısıyla da dağıtım şirketlerinin bazı üzerine düşen yatırımları yapmakta bazen imtina ettiklerini de görüyoruz biz ama burada vatandaşı da yanlış bilgilendirmemek lazım. Dağıtım bedeli adı altında alınan paraların hepsi şirkete kalan paralar değil, bunlardan belli bir oranda yatırım yapmak zorunda ve dolayısıyla da...

ERHAN USTA (Samsun) - Yapmadığı için...

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Yapıyor, yapıyor, işte onu takip eden kurumlarımız var, onu takip edecektir. Dolayısıyla da, vatandaşı hiç kandırmayalım. Bizim amacımız ne? Vatandaşa ucuz elektrik vermek değil mi? Ve dolayısıyla da biz bunu sağlıyor muyuz? Sağlıyoruz.

ERHAN USTA (Samsun) - Bırak Allah aşkına!

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Yüzde 60'ını biz sübvanse ediyoruz bu elektriğin ve enerji arz güvenliğini de sağlıyoruz arkadaşlar. Ve dolayısıyla da...

ERHAN USTA (Samsun) - O kadar pahalı alıyorsunuz ki yüzde 60'ını sübvanse ederek verdiğin fiyat alım gücü açısından Avrupa'nın en pahalı elektriği.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Sudan ucuz, sudan.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Teşekkür ediyoruz.

Değerli arkadaşlar...

(Gürültüler)

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli milletvekilleri, burada bütün milletvekilleri, hepimiz birbirimizi ciddiye alıyoruz.

ERHAN USTA (Samsun) - Alıyoruz da o zaman makul bir şey söylesin canım.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Arkadaşlar formülü biliyor...