Komisyon Adı | : | (10/1899,1900,1901,1902,1903,1904) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
Konu | : | Klinik Yoğun Bakım Derneği Başkanı Profesör Doktor Sema Turan tarafından yapılan sunuma ilişkin görüşme |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 29 .01.2025 |
EROL KELEŞ (Elâzığ) - Bu konuyla ilgili...
Özellikle sunumunuz için çok teşekkür ederim. Gerçekten, çok doyurucu bir sunumdu, çok teşekkür ederiz.
KLİNİK YOĞUN BAKIM DERNEĞİ BAŞKANI PROF. DR. SEMA TURAN - Sağ olun.
EROL KELEŞ (Elâzığ) - Ben de bu konuyla ilgili konuşmak istiyorum. Aslında, bence yoğun bakımlardaki en büyük sıkıntılarımızdan biri uzun süre yoğun bakım ihtiyacı olan hastalar. Şimdi, buradaki bakım hastaları ile bu hastaları birbirine karıştırmamak lazım. Şimdi, bakım hastası, evet, palyatif hastasıdır, palyatif servisinde bakım alır ama bu hastalar entübe olan ve uzun süre de takip edilmesi gereken, üç ay, altı ay, bazen bir yılı bulan hastalar.
ÜMMÜGÜLŞEN ÖZTÜRK (İstanbul) - Yedi yıl yatan hastam vardı benim.
EROL KELEŞ (Elâzığ) - Şimdi, siz önerilerinizde de özellikle bunlarla ilgili bu hasta grubunun yaklaşık yüzde 30'unu oluşturduğunu söylüyorsunuz. Bir yandan yan dal uzman sayımız yetersiz, yan dal 7 uzmanlığımız var, bir yandan da bunun için ayrı bir birim açılması ve bunu kim yapacak? Bunun için ayrı bir yan dal uzmanlığı olacak mı?
ÜMMÜGÜLŞEN ÖZTÜRK (İstanbul) - Yok.
EROL KELEŞ (Elâzığ) - O zaman kim üstlenecek bunu? Bizim zaten diğer tarafta sıkıntımız var, yan dal uzmanı yetiştiremiyoruz. Bu çelişkiyi nasıl değerlendiriyorsunuz?
KLİNİK YOĞUN BAKIM DERNEĞİ BAŞKANI PROF. DR. SEMA TURAN - Şimdi, bunlara ana dal uzmanları bakabilir. Şimdi, bakın, biraz önce aslında yenidoğan konusunda konuştuğumuzla benzer bir şeyden bahsediyoruz. Ben şunu ifade ediyorum: Multitravma hastası acilde, 20 yaşında, her yeri kırık, kafa travmalı. Ben bu hastayı almak istediğimde yoğun bakımımda iki aydır trakeostomisiyle mekanik ventilatörde olan yaşlı bir demans, alzaymır hastam var, yerim de yok ve o hastayı almam gerekiyor. Bunun vicdani muhasebesini bizler zaten yoğun bakımcılar çok yaşıyoruz, yaşadığımız en temel sorun bu. O yüzden, bu yüzde 30 oranını verirken şunu ifade etmek istedim: Bu uzamış yoğun bakım ihtiyacı olan hastaları palyatiften ayıralım. Bunlar mekanik ventilatör ihtiyacı duyan, intermittant diyaliz alması gereken hasta grubudur. Bunları hastaneler gibi böyle birinci, ikinci basamak olan ama uzamış yoğun bakım hastasına bakabilecek alanlara vereceğiz ve o alanlara da ana dal uzmanları bakacak.
EROL KELEŞ (Elâzığ) - Peki, burada o zaman şunu mu yapmak lazım: Bizim yoğun bakım sayımızın bir kısmını bunlar için, bu hastalar için mi ayıracağız?
ÜMMÜGÜLŞEN ÖZTÜRK (İstanbul) - Şu anda yoğun bakıma ihtiyaç yok Erol Hocam.
KLİNİK YOĞUN BAKIM DERNEĞİ BAŞKANI PROF. DR. SEMA TURAN - Şu anda aktif olarak öyleyiz zaten yani biz bunu istemiyoruz. Diyoruz ya, yüz binde 40 gibi oldukça önemli bir yoğun bakım yatağa sahibiz ve biz bu yatakları etkin kullanmak için bu grup hastaya uygun bir yer tanımlamak zorundayız. O zaman, biz etkin bir şekilde, acilde de hastam beklemez, gerçek endikasyonlu hastaları alabilirim. Derdimiz aslında burası bizim için yani bizi ilgilendiren kısım burası.
Bakın, biz Bakanlıktaki bir toplantıda şunu konuşmuştuk: Yoğun bakıma 32 bin yoğun bakım yatağı nereden hasta alıyor? Büyük çoğunluğunu acilden alıyor tabii ki, bir kısmını servisten alıyor, bir kısmını da postoperatif vaka olarak alıyor üçüncü basamak yoğun bakım. Bunları çözmemiz gerekiyor dedik. Ya, bu nasıl çözülecek? Postoperatif hasta -burada cerrah vekillerimiz de var- gerçek endikasyonu yoksa üçüncü basamak yoğun bakıma gelmez, "postanestezik care" dediğimiz PACU ünitelerinin aktif hâle getirilmesi sağlanır, orada bakılır.
Yine, uzamış yoğun bakım ihtiyacı olan hastalar birinci ya da ikinci seviye yoğun bakım gibi tanımlanmış, ana dal uzmanları tarafından bakılan alanlarda takip edilir. Biz üçüncü basamak yoğun bakımlarda bu grup hastalara akut dönemleri geçtikten sonra bakmamalıyız çünkü o noktada gerçek hizmet alıcılarına hizmet sunamıyoruz, bu noktada bunu ifade etmem lazım.
EROL KELEŞ (Elâzığ) - Bununla ilgili bir çalışmanız var mı? Bakanlığa ilettiğiniz bu konuyla ilgili bir çalışma var mı?
KLİNİK YOĞUN BAKIM DERNEĞİ BAŞKANI PROF. DR. SEMA TURAN - Tabii ki, tabii ki.
Biz Sayın Bakanımıza da ilettik bu konuyu yani raporlar hâlinde de ilettik. Onun da, aslında Sayın Bakanın da bu konuda desteğini gördük yani o da aynı şekilde düşünüyor. Çünkü gerçekten ülkede -biraz önce bahsettik, sayın vekilim sormuştu- malign hasta, son dönem hasta, "Biz bu hastalara nasıl yaklaşalım?"ın kanunen planlanması gerekiyor. Yani "Do not resuscitate'u konuşamıyoruz." demek doğru değil, bence biz o seviyede bir ülkeyiz, konuşuruz bunu. "Do not resuscitate"u konuşmak zorundayız çünkü hasta yakınlarımız da zaten bu talep içerisinde yani yazık olduğunu söylemeliyim. Günlerce kapılarda bekleyen hasta yakınlarımız var.
BAŞKAN İSHAK ŞAN - Sema Hocam, yine evde bakım ve ev tipi ventilatör...
KLİNİK YOĞUN BAKIM DERNEĞİ BAŞKANI PROF. DR. SEMA TURAN - Evet.
BAŞKAN İSHAK ŞAN - Değil mi? En önemli çözüm o yani.
KLİNİK YOĞUN BAKIM DERNEĞİ BAŞKANI PROF. DR. SEMA TURAN - Şimdi, en önemli konu Sayın Komisyon Başkanım, çok önemli çünkü neden? Ev tipi mekanik ventilasyon bizim için önemli. Türkiye'de mekanik ventilasyonla ilgili Covid döneminde çok ciddi travmalar yaşadık. Ben bizzat o dönemi yaşadığım için söylüyorum, tüm ülkeler kapılarını kapattığında biz mekanik ventilatördeki bir ekspirasyon valfinin bulunamaması nedeniyle mekanik ventilatörden sıkıntı yaşayacaktık, bu çok önemli bir şeydi. Çünkü yoğun bakımlarımız bizim Covid döneminde Bilkent Şehir Hastanesinde 20 bin yoğun bakım hastası geçti değerli vekillerim, 20 binden bahsediyorum yani bunların pek çoğu invaziv ventilasyon gerektiren hastalar oldular. Mortalite oranlarımız Allah'a şükür çok düşüktü. Bunun sebepleri de, açık söylemek gerekirse, çok önemli bir hizmet verdi değerli arkadaşlarım, biz bütün ekip olarak çok çalıştık o Covid döneminde ama mekanik ventilatör bizim için çok kıymetliydi. Dışarıdan alamayacağımızı gördüğümüz anda çok ciddi sıkıntı yaşadık. Bahsettiğim "ekspirasyon valfi" dediğim aparat küçücük bir aparat ama ülkede üretilmediğinde sıkıntı yaratıyordu. Biz onu üretmeye başladık ve bu noktada yeni ventilatörlerle devam ediyoruz.
BAŞKAN İSHAK ŞAN - Buyurun Erol Hocam.
EROL KELEŞ (Elâzığ) - Çok özür dilerim, bir soru daha sormak istiyorum.
Tabii, ben bir dönem başhekimlik yaptım, akademisyenim ve gördüğüm şeylerden biri de bence çok önemliydi: Yoğun bakımda gereksiz hasta ve uzun süre hasta tutulması. Bir hasta, yoğun bakım hastası yoğun bakımdan evine taburcu edilebilir mi? Bunun için yani bunun önlemi için -bunu hekim bazlı düşünmek lazım- bir öneriniz var mı?
KLİNİK YOĞUN BAKIM DERNEĞİ BAŞKANI PROF. DR. SEMA TURAN - Ben şöyle ifade ediyorum: Şimdi, bir hasta üçüncü basamak yoğun bakımdan evine taburcu edilemez, normali budur zaten. Ne yaparız? Bu hastada ya seviye düşürürsünüz, iki, bir ya da servise verirsiniz.
EROL KELEŞ (Elâzığ) - Servise verirsiniz.
KLİNİK YOĞUN BAKIM DERNEĞİ BAŞKANI PROF. DR. SEMA TURAN - Ama ne yazık ki -hastane ve yoğun bakım yatak oranını konuştuk biraz önce- bu oran yüzde 30'lara çıktığında servis yatak sayınız azdır. Yoğun bakımcılar, biz her gün telefonlarımızda klinik şeflerini arayıp servisten yatak isteriz yoğun bakım hastasını çıkarabilmek adına. Bizim için en büyük problemlerden bir tanesi budur, drenaj problemidir. Biz yoğun bakımı drene ederken çok zorlanıyoruz bu nedenle yeterli servis yatağı olmadığında ya da arkadaşlarımız poliklinikten, acilden servise hasta yatırdıkları için biz yoğun bakımlardan servislere drenajda zorlanıyoruz. Üçüncü basamak yoğun bakımdan taburcu ettiğimizde de o yoğun bakım hekimi sürekli bir mahkemelik ve davayla uğraşmak zorunda çünkü çok sayıda CİMER şikâyetine de cevap yazmak zorundayız eğer bu hastayı evine gönderirsek.