KOMİSYON KONUŞMASI

MUSTAFA ALKAYIŞ (Adıyaman) - Sadece şunu soracağım: Süreci özetlerken 1992 yılından itibaren aslında bu sürecin başladığını, Türkiye'deki bu rating olgusu sürecinin başladığını söylediniz. Tabii, artık daha kurumsal, daha nitelikli hâle de geldi. Mesela, şu andaki verilere göre de böyle bir algı var, televizyon izleme oranı düşüyor. "Çocuklar artık internet, daha çok sosyal medyayı şey yapıyor ama aslında televizyon izleme oranı da düşmüyor." dediniz. Peki, 1992'den 2025'e kadar karşılaştırdığımız zaman bu oran yani televizyon, televizyon izleme, televizyonculuk geriliyor mu, kendini muhafaza mı ediyor, yoksa artıyor mu diye bir kıyaslama yapabilir misiniz?

TELEVİZYON İZLEME ARAŞTIRMALARI ANONİM ŞİRKETİ GENEL MÜDÜRÜ DURSUN GÜLERYÜZ - Elbette bir gerileme söz konusu bütün dünyada da Türkiye'de de. Şöyle düşünülebilir Sayın Vekilim: Tabii ki tek eğlence aracımızdı televizyon ve sosyal hayatın gelişimine bağlı olarak dışarıda vakit geçirme sürelerinin artması, diğer mecraların çoğalması sosyal medya gibi, işte cep telefonu, tabletler, bilgisayarlar gibi vakit geçireceğimiz, bir düşüş trendi var fakat bu, böyle çok büyük farklılıklar getiren bir şey değil yani ortalamada altı saatlerden, sekiz saatlerden dört saatlere doğru belki bir gerilemeden bahsedilebilir. Büyük bir kayıp yok, hâlen ana mecra televizyon, öyle görünüyor.

MUSTAFA ALKAYIŞ (Adıyaman) - Teşekkür ediyorum.