MUSTAFA ALKAYIŞ (Adıyaman) - Sunumun başında Asuman Hanım da söyledi, Başkanım da söyledi, Zahide Hanım da söyledi yani bu tür televizyon programlarının aslında kendi seslerini duyuramayanlar için de kadınlar için de bir mecra olduğunu söylediniz; bu, değişik bir yaklaşım. Yani şahsen ben de toplum da böyle görmüyor, böyledir veyahut da değildir bilmiyorum, biz onu araştırıyoruz. Ama bu tür bir yaklaşımın... Toplum tarafından gelen, alandan gelen şikâyetler de o yönde. Yani bu şekilde, aile içi durumların bütün toplum tarafından izleniyor olmasının, ifşa ediliyor olmasının aile bütünlüğüne, değerlere zarar verdiği noktasında bir algı var, şiddetin artmasına, bunun kanıksanmasına vesile olduğu şeklinde bir algı var; o zaten söylendi. Ben o noktadaki düşüncenizi şahsen de almak isterim. Yani bu sizin, Kurumun görüşü bu şekilde mi yoksa şahsınız da böyle mi düşüyor?

RADYO VE TELEVİZYON YAYINCILARI MESLEK BİRLİĞİ YÖNETİM KURULU BAŞKAN YARDIMCISI BANU GENÇ - Yok, yok, ben şahsım olarak, bir kadın olarak düşünüyorum.

Şöyle düşünüyorum: Narin cinayetini -konumuz değil ama- medyanın biraz ortaya koymasıyla cinayet daha iyi sahiplenilmedi mi? Yani iyi yönlerine bakmak lazım. Tabii ki kimsenin yatak odasını öğrenelim ya da aile ilişkilerini öğrenelim demiyoruz ama bazen medyanın faydası olduğunu düşünüyorum.

MUSTAFA ALKAYIŞ (Adıyaman) - Şöyle: Özellikle kadına şiddetin araştırılması, her yönüyle araştırılması noktasında tabii, medyaya da hakikaten büyük görevler düşüyor çünkü çok etkili. Ben hocamı dinledim, özellikle televizyonun etkisinin biraz düştüğünü düşünenlerdenim ama görebildiğimiz kadarıyla, bilimsel olarak hâlâ en belirleyici izlenme televizyonda var deniliyor.

RADYO VE TELEVİZYON YAYINCILARI MESLEK BİRLİĞİ YÖNETİM KURULU BAŞKAN YARDIMCISI BANU GENÇ - Yani şiddet içeren dizilerde silah kullanma belki azaltılabilir, bu teklif sunulabilir ama bir çocuğun nasıl dayak yediğini, bunun için neler yapması gerektiğini ya da bir kadının neler yapması gerektiğini bilinçlendirici programlar yapılması gerekiyor diye düşünüyorum çünkü herkesin elinde internet yok, herkesin elinde bir cep telefonu yok, hâlâ televizyon ve hâlâ radyo.