| Komisyon Adı | : | (10/1899,1900,1901,1902,1903,1904) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
| Konu | : | Kırklareli Milletvekilinin bir temel atma törenindeki ifadelerine, eski ve yeni Sağlık Bakanları ile konuyu gündeme getiren gazetecinin dinlenmesi gerektiğine ve Adalet Bakanlığından istenen belgelere ilişkin açıklaması |
| Dönemi | : | 28 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 19 .02.2025 |
MURAT ÇAN (Samsun) - Ben de teşekkür ediyorum.
Bugün bize sunum yapacak misafirlerimize hoş geldiniz diyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; ben de iki, üç gün önce hafta sonu Kırklareli milletvekilinin bütün Türkiye kamuoyuna mal olmuş sözleri üzerinden başlamak isterim. Bu sözlerin bu Komisyonla alakası nedir derseniz, Kayıhan Hocam o illiyet bağını net bir şekilde kurdu, ben de oradan gideceğim. Toplumun sağlık hizmeti ihtiyacını karşılamaktan uzak olanlar bir temel atma töreninde kalkıyor vatandaşa "Ben devletim, devlet olarak elimden geleni yaptım, bundan sonrasını siz halledeceksiniz, beğenmediğiniz bir sağlık hizmeti varsa da gidip ilgili kişinin gırtlağını sıkacaksınız." diyor, sonra düzeltiyor "...gırtlağına yapışacaksınız." diyor. Bu o kadar rasyonellikten kopuk ki yani şu anda içinde bulunduğu Mecliste bir çete faaliyetiyle ilgili araştırma komisyonu çalışmalarını sürdürürken çıkıyor, diyor ki: "Gideceksin, gırtlağına yapışacaksın." Yani sağduyuya sahip toplumumuzda o sözler üzerinden böyle bir şiddete tevessül edecek insan olacağına çok ihtimal vermiyorum ama maalesef, tek tek de olsa seçim bölgem Samsun'da 2023'te buna benzer, "Artık doktor dövebiliyoruz." buradan aldığı cesaretle "Doktor dövebiliyoruz." diyen vatandaşlarımız da yok değil. Burada olması gereken, "Sağlık hizmetini sunarken kurulmuş sistemin eksikleri nelerdir, düzeltilecek tarafları nelerdir, neresi aksıyor?" buraya dönük faaliyet yapmak lazım. Peki, burası böyleyken bizim Komisyonumuzda az önce sevgili sözcümüz, Başkanımız Kayıhan Hocamız da söyledi; işte, münferiden o stent olayında olduğu gibi hemen olay kamuoyuna, medyaya yansıyınca o görüşmeyi yapan kişinin görevinden alındığını gördük. Ya, sorun bu muydu peki sizce yani o kişi oraya kendi inisiyatifiyle gitmiş olabilir mi? Değil. Tamamen yapılan, bu Komisyonda da maalesef, gidişatında gördüğümüz hâliyle, sahayı düzeltmek, sahayı temizlemekten ziyade çürümüş meyveleri kopartalım, atalım. Bizim görevimiz bu mu? Burada bu çürümüşlüğün diğer unsurlara da sirayet etmesini engelleyici çözümler üretmeliyiz. Bunun için en başta mevcut Sağlık Bakanının, dönemin İl Sağlık Müdürünün, bir önceki Sağlık Bakanının, hastanesi marifetiyle bu işe karışmış olan, hem Çalışma Bakanlığı yapmış hem Sağlık Bakanlığı yapmış kişiler başta olmak üzere, bu süreçte sağlıkta dönüşümde özellikle 2011'de çürümeye sebebiyet veren, bize bunları yaşatan her konunun, her kahramanın mutlaka burada dinlenmesi, incelenmesi gerekir.
Özür konusu söylendi. Özürle geçiştirilebilecek bir durum mudur bu? Mesela, bu Yenidoğan Çetesi Komisyonunda Turan Taşkın arkadaşımız, Vekilimiz bir konuşma yaptı. Bir hastane, Tekirdağ'da, yapılan denetimden sonra onlarca eksiğinden dolayı özür dilemiş ve hiçbir işlem yapılmamış. Bununla aynı görülen bir durum olduğu için sistem kendini ne denetleyebiliyor ne de düzeltebiliyor başkalarına örnek olacak şekilde. Bu Komisyonun ana amacı mutlaka etkin denetimin, sistemdeki bu çürümüşlüğün ortadan kaldırılması, topluma bu Komisyon marifetiyle, davada bunun görülemeyeceği, bu mesajın verilemeyeceği aşikârken bu Komisyon marifetiyle bunun verilmesi.
Bir önceki toplantıda Adalet Bakanlığından bize sunum yapan arkadaşlarımıza yaşanan intihar vakası ya da yaşandığı söylenen intihar vakasıyla ilgili Komisyonda hemen hemen her milletvekili konuşma yaptı ve bilgi, belge istedi. Bize de o bilgilerin, belgelerin verilebildiği kadarıyla verilebileceği söylendi ama aradan zaman geçti, henüz bize ulaşan bir bilgi yok. Peki, nereye gidiyor bu iş? Artık uzatmalara başlıyoruz, değil mi? Ek süre istedik, yarından itibaren bir aylık ek süre üzerinden biz artık mütalaalara doğru dönmek durumundayız. Bize gelen, sunum yapan kanaat önderleri, sektörün temsilcileri, kamunun temsilcileri gelip kendi konumlarıyla ilgili kendilerini ifade eden net bilgiler veriyorlar. Biz de her sunumlarından sonra kendilerine diyoruz ki nerede eksik var, bize tavsiyeleriniz nelerdir? Bugün de bu tavsiyeleri sektörün içinden, kamudan gelen sunucular vasıtasıyla alacağımızı umuyorum ama süreç artık bizi, bizde bir kanaat oluşturmaya dönük bir yere taşımalı. Ben burada eksiklik görüyorum. Bu konuyu çok önceleri gündeme getiren gazeteci arkadaşımızın mutlaka davet edilmesi ya da geleceğinin ilan edilmesini, sizler aracılığıyla kamuoyuna bilgi verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Maalesef, geçtiğimiz hafta biz burada bu toplantıyı yaparken başka bir komisyona bu sosyokültürel çürümüşlüğün hem sebebi hem de sonucu olduğu düşünülen medya kahramanları geldiler, alakasız bir şekilde sunumlar yaptılar. Bunlar kadar hak edilmiyor mu? Bu çete faaliyetinin topluma duyurulmasında etkili olan Timur Soykan'ın gelip burada bir de gazeteci gözüyle bu olaya nasıl bakıldığının, nerelerde defektlerin olduğunun bizlere onlar tarafından anlatılması gerekiyor.
Ben tekrar sunum yapacak misafirlerimize hoş geldiniz diyorum, şimdiden teşekkür ediyorum.
Çok sağ olun.