Komisyon Adı | : | (10/2262,2263,2264,2265,2266,2267) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
Konu | : | TÜROB, TÜROFED, TTYD ve TÜRSAB temsilcilerinin yaptıkları sunumlara ilişkin görüşme |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 12 .03.2025 |
RESUL KURT (Adıyaman) - Sayın Başkanım, Komisyonumuzun kıymetli milletvekilleri, değerli misafirlerimiz, basın mensupları; biz yaklaşık bir on gün kadar önce Başkanımızın Başkanlığında milletvekili arkadaşlarımızla malum olayın yaşandığı o otele gittik ve Kartalkaya'daki otelde incelemelerde bulunduk.
Öncelikle biraz önce hem Hocamız söyledi, TÜRSAB heyeti söyledi, dedi ki: "Denetim yapılsın." doğrudur yani inanın, uzman bir denetime gerek yok, herhangi bir iş güvenliği, temel iş güvenliği eğitimi almış, üniversitede iş güvenliğine giriş dersi almış herhangi bir kardeşimiz, bir stajyer bile otele gitmiş olsa o otelin hiçbir temel iş güvenliği kurallarına uygun çalışmadığını görebilirdi, tespit edebilirdi. Tabii, buradaki canlarımızı kaybetmek bizleri çok üzmüştür. Burada en büyük problem yangının tespitiyle ilgili konulardan kaynaklanıyor. Yangın dedektörü yok, duman dedektörü yok, bir "sprink" sistemi yok, yangına müdahaleyle ilgili, Armin Bey burada, Müberra Hanım burada, ben de hani TÜROB camiasını yakın tanıyan bir milletvekiliyim, dolayısıyla da Müberra Hanım'ın...
BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Çok özür diliyorum, arkadaşlar, yanlış değerlendirmede bulunmayın, yoklama istendiği için, bu muhalefet tarafından istenen yoklama; iktidar tarafının bir yoklamaya gidip gelmesini sağlayacak.
Arkadaşlar, Resul Bey de hemen konuşmayı tamamlayınca herhâlde gidecek; gelecekler ama.
SÜREYYA ÖNEŞ DERİCİ (Muğla) - Bize söylüyorlar.
SURURİ ÇORABATIR (Antalya) - Resul Bey, istiyorsanız yarım kesin, biz devam ederiz.
RESUL KURT (Adıyaman) - Ağabey, biz sorumluluklarımızı yerine getirelim.
BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Arkadaşlarımız gelecekler.
Evet, buyurun.
RESUL KURT (Adıyaman) - Şimdi, özellikle otellere çok hizmetler veren TÜROB başta olmak üzere, turizm sektörüne çok hizmet eden Nedim Türkmen üstat, ben ilk Komisyon günü de söyledim, çok acı bir şekilde bir otelde hayatını kaybetti.
Şimdi, iş yeri açma ve çalışma ruhsatı alınmış, aradan geçmiş otuz sene, yangın ruhsatı alınmış, aradan geçmiş otuz sene; şimdi, bizim mevzuata baktığımız zaman bir kere böyle bir uygulamanın mutlaka düzeltilmesi gerekiyor. Ben, özellikle Müberra Hanım'a ve Armin Bey'e sormak istiyorum. Şimdi, yurt dışında nasıl? Mesela, bir yangın raporu aldığınız zaman o yangın raporu ilanihaye otuz yıl, kırk yıl devam ediyor mu veyahut da bununla ilgili bizim Komisyonumuzda daha önceden milletvekili arkadaşlarımız tarafından da dile getirildi. Yangın raporu için tıpkı asansör muayenesi yapan firmalar gibi veyahut da işte, fennî muayene yapan firmalar gibi bir uygulama getirilebilir mi? Sadece yangın raporlarını oteller için değil, bütün işletmeler için yani bu kapsama giren yangın raporu alması gereken bütün işletmeler için yangın raporlarının bir asansör fennî muayene firması gibi özel yetki almış bir firma tarafından yapılması mümkün müdür, yurt dışında bu tür bir uygulama var mıdır?
Hocama ilave olarak bir şeyi daha açıklayayım. Bu mesela tekstilde de var yani sadece turizmde yok, tekstil firmalarına sosyal uygunluk denetimi yapılıyor. Mesela bir sosyal uygunluk denetimcisi geliyor, konfeksiyon üretimi yapan 300 kişi, bin kişi, 2 bin kişi çalışan firmayı bir SGK müfettişi, bir iş müfettişi gibi denetliyor. Kaç saat çalışılıyor? Yangın eğitimi almış mı? Yangın çıkışları nasıl? Kişilerin özlük hakları veriliyor mu? A'dan z'ye çalışma, sosyal güvenlik, iş sağlığı güvenliğinin bütün maddelerine uygunluk yönünden denetimini yapıyor ve o tekstil firmasına bir puan veriyor. İşte, 90 alırsanız ürün başına, atıyorum, 90 sent kazanıyorsunuz, 80 alırsanız 60 sent kazanıyorsunuz; ne kadar sosyal uygunluk denetiminiz yüksek çıkarsa alacağınız ücret de bu kadar yüksek oluyor ve daha fazla ürün alma şansınız oluyor. Şimdi, bu şekilde bir uygulama Türkiye'de yapılabilir mi? Bir turizm firmasının veya otelin denetlenmesinden ziyade burada ağırlıklı olarak iş sağlığı, güvenliği ve yangın güvenliği açısından belki bakılması lazım. Sadece yangın da değil, bir düşme tehlikesi olabilir, işte, geçtiğimiz yıllarda Antalya bölgesindeki otellerde gördük. Boğulma var, işte, havuzda boğulma veyahut da işte, kaydırakta kafasını kırıp vefat etme, bu tür iş güvenliğine uygun olmayan uygulamalarla turizm sektöründe sıklıkla karşılaşılıyor. Demek ki bizim mevzuatımız aslında var, biz bunu ne şekilde daha işler hâle getirebiliriz? Kamunun yükü fazla, kamu dışındaki bir kurum böyle bir şey yapabilir mi, turizm sektöründe yurt dışında böyle bir uygulama var mı? Siz fuarlara gidiyorsunuz, yurt dışıyla çok entegresiniz, sadece tur operatörleri değil, otel işletmecileriyle de yakın ilişkileriniz var, görüşüyorsunuz, dolayısıyla da böyle bir uygulama bizim için mümkün müdür?
BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Resul Bey, teşekkür ediyorum.
TÜRKİYE OTELCİLER BİRLİĞİ BAŞKANI AYŞE MÜBERRA ERESİN - Müsaade eder misiniz.
BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Ben, tabii hemen sizin mikrofonunuzu açıyorum.
Buyurun Müberra Hanım.
TÜRKİYE OTELCİLER BİRLİĞİ BAŞKANI AYŞE MÜBERRA ERESİN - Teşekkür ederim.
Sayın Vekilim, şimdi aslında Başkan Yardımcımız Armin Bey gayet net söyledi, Türkiye'de mevzuat konusunda bir eksiğimiz yok, kontroller konusunda bir sıkıntımız var. Mevzuatımızda sizler çok daha iyi biliyorsunuz iş yeri sağlığı, güvenliği firmalarıyla anlaşma yapmak ve her daim onların kontrolünde devam etmek durumundayız. Yangınla ilgili de devamlı zaten İSG firmalar tarafından...
RESUL KURT (Adıyaman) - Başkanım, bir şeyi ilave edeyim. Bu otelde ne iş güvenliği uzmanı var ne dışarıdan bir hizmet alınıyor ne OSGB var hiçbir şey yok, yangın tüpü bile yok yani.
CEM AVŞAR (Tekirdağ) - Yangın tüpü bile yok.
RESUL KURT (Adıyaman) - Yani yangın tüpü yok, "sprink" sistemi yok, dedektör yok, alarm yok, hiçbir şey yok.
RIDVAN UZ (Çanakkale) - İktidar kim diye bir sorar mısınız?
TÜRKİYE OTELCİLER BİRLİĞİ BAŞKANI AYŞE MÜBERRA ERESİN - Sayın Vekilim, turizm sektörü olarak, konaklama sektörü olarak söylediğiniz şeylerden gerçekten büyük bir üzüntü duyuyoruz. Biz hâlâ bu yıl, 2025'te bu kadar tedbirsiz bir konaklama tesisi olabileceğini gerçekten hayal edemiyoruz. Birlikte sohbetlerimizi yaptık sizin söylediğiniz gibi, sağ olun biz de hem sizin tutanaklarınızdan hem gazetelerden, televizyonlardan takip ediyoruz, olmayan maddeleri giremediğimiz için izin istedik ama vermediler yani bizim gerçekten aklımız almıyor, orasını bir köşeye koyalım. Ama şunu söyleyebilirim ki Türkiye'de turizm işletme belgeli tesislerimiz İSG firmaları tarafından devamlı denetleniyor, eksikler çıkartılıyor, siz de bunları tamamlamak zorundasınız. Bu, akredite olmuş kurumlar tarafından yurt dışında da aynen bu şekilde yapılıyor. Akredite olmuş kurumlar tarafından denetleniyor, bakılıyor, eksikler yazılıyor, tamamlanıyor ama belgeyi son veren makam resmî makam yurt dışında da yani itfaiye ve yangınla ilgili hiçbir özel şirket, özel belge ya da bizim biliyorsunuz sürdürülebilirlik belgesi alıyoruz özel akredite olmuş firmalardan, HACCP belgesi vesair gibi yani yangınla ilgili dünyanın hiçbir yerinde özel şirkete bu sorumluluğu vermiyorlar.
Sayın Vekilim, mutlaka inceleme ve araştırmayı bağımsız, akredite olmuş kurumlar yapıyor ama o belgenin üzerine resmî makam veriyor yangınla ilgili belgeyi binalara. Bir de Sayın Başkanım, Armin Bey çok güzel anlattı ama ben tekrar vurgulamak istiyorum, otellerin yapıları, bulundukları şehirler, aslında verdikleri hizmetin niteliğine göre de bütün bu özellikler farklılıklar gösteriyor. Mesela, biraz önce sayın vekilim dedi ki: "1,20'ye çıktı tırabzanlar." Şimdi, şehirdeki otelleri denetlemeye gelen tur operatörleri 1,10'la devam ediyorlar 2025 yılında. Belki "resort"larda farklılıklar var, belki şehirlerde. Zaten ikisi çok ayrı mantıkla işletilen otellerdir. Dolayısıyla, bütün bu çalışmalar yapılırken özellikle bizim sizden ricamız, otelin niteliğine göre bütün bu çalışmalara bakılması lazım. 3 katlı bir otelde başka ihtiyaçlar var, 10 katlı otelde bambaşka ihtiyaçlar var. Bu konuda da her zaman bütün STK'ler olarak biz destek vermeye hazırız özel ayrıcalıklı maddeler konusunda.
Teşekkür ederim Sayın Başkanım.