AYŞE SİBEL ERSOY (Adana) - Ben de sunumlarınız için teşekkür ediyorum. Biz, 3 dönemdir bu araştırma komisyonunu kuruyoruz çünkü kadına şiddet bireysel anlamda da bizi çok yaralayan maalesef olaylar dizisi hâline geldi.

Şimdi, Nurdan Hocam bahsetti, koruyucu ve önleme anlamında neler yapılabilecek, onu sormak istiyorum? Özellikle de İnsanların vatandaş olarak hukuki haklarını bilmesi çok büyük önem arz ediyor yani belki kadınlar hukuki anlamda nasıl bir hakkı olduğunu bilemediği için de sesini çıkaramayıp bu zulme maruz kalıyor. Bu anlamda, Barolar Birliği olarak sizin bir projeniz var mı? Mesela Nurdan Hanım sunumunda anlattı; işte, Ağrı'da, Bitlis'te, Muş'ta daha erken yaşta evlendirilen kız çocuklarından bahsetti, oranların çok yüksek olduğundan bahsetti. Şimdi, burada tespit edilmiş bir olgu var; siz, Barolar Birliği olarak orada bir proje yapmayı düşünüyor musunuz önlemek adına? Çünkü bizim asıl amacımız olayları olmadan halledebilmek. Bunun yolu da -hep bahsediyoruz- eğitimden geçiyor ve de hukuk eğitiminin de ben çok çok önemli olduğuna inanıyorum. Her kesimden yani eğitimli kişi de... Ben de hukukçu değilim, hukuki hiçbir eğitim almadım eğitim öğrenimim boyunca. Hukuki anlamda vatandaşlık haklarının kadına, çocuğa anlatılmasının önemini vurgulamak istiyorum ve bu konuda da sizin yaptığımız bir proje var mı, bunu sormak istiyorum.

BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Sizin aldığınız felsefe eğitimi de bunları anlamanıza yeterdir diye biliyoruz, mesleğinizin yanı sıra.

Çok özet olarak yanıt rica edelim, Genel Kurula gideceğiz, zaten birçok sorunun yanıtını aldık.

Buyurun.

ANKARA BAROSU GELİNCİK MERKEZİ KOORDİNATÖR YÖNETİM KURULU ÜYESİ AV. ASLI ARIHAN - Ben cevap vereyim.

ÇİM'lerin, çocuk izlem merkezlerinin kurulması gibi KİM'lerin kurulması yani kadın izlem merkezlerinin kurulmasıyla ilgili çalışmaların başladığını fakat yarım kaldığını biliyoruz. Cinsel şiddetle ilgili özellikle bu merkezlerin kurulması için neler yapabiliriz kısmında bu çok kıymetli.

Adli yardımla ilgili, sanki bizim kendi açımızdan değil özellikle atama yapacağımız kadınlar açısından sorun var. Şu anda birçok baro şunu söylüyor: "Önümüzdeki dönem atama yapamayacağız." Hatta diyorlar ki: "Ayda bir kişi ancak atama yapacağız çünkü borca giriyoruz, avukata borçlanıyoruz." şeklinde. O yüzden bunları çok söyledik yani atamaları engelleyeceği anlamında.

Diğer soruları unuttum.

ANKARA BAROSU GELİNCİK MERKEZİ BAŞKANI AV. NAZLI ÖZLEM ATMACA - İki tane not almıştım.

Bir tanesi, bu "999 kadın cinsel şiddete uğradığını beyan etmiştir." Öncelikle, ben şunu söyleyeyim: Tabii, bizim merkezimiz sadece hukuki davalar için atama yapan bir merkez yani 6284 ve boşanma davaları için atama yapıyoruz Adli Yardım Yönetmeliği hükümleri kapsamında. Bu verileri de mağdur kadın, şiddet mağduru kadın ilk geldiğinde SDD isimli bir program kullanıyoruz ve bu programın sorularına yanıt vermesini istiyoruz, o şekilde bilgisayar ekranında verileri giriyoruz. Cinsel şiddete uğradığını beyan ettiğinde, biz, kendisine savcılığa suç duyurusunda bulunabileceğini veya karakola da gidebileceğini hatırlatıyoruz. Ama en fazla bu aşamalar için atadığımız avukata dilekçe yazması için dilekçe ücreti ödeyebiliyoruz çünkü Adli Yardım Yönetmeliği'ne göre ceza dosyalarının takibini yapamıyoruz. Buradaki veriyi ileriye dönük olarak mesela "Ceza davası açılmış mı?" veya "Açılan davada ne sonuç alınmış?" kısmını bizim avukatlarımız takip edemediği için bilemiyoruz.

Fakat, şuradaki nafaka karar oranı yüzde 64; bu, şu demek: Bizim atadığımız dosyalarda avukatlarımız dosyaların bütünü içinde yüzde 64 oranında nafaka, tedbir nafakası kararı alabilmiş demek. Fakat, her tedbir nafakası kararının tabii infazı veya tahsilatı mümkün olamayabiliyor çünkü bazen tedbir nafakasının bile reddi veya tedbir nafakası kararları vermek için mahkemelerin işte, sosyal hizmet inceleme raporlarının (SİR raporu) gelmesini beklediğini biliyoruz; altı ay, yedi ay geçiyor. O yüzden buradaki anlam o yani illa tahsilat anlamına gelmiyor, onu belirtmek istiyorum.

BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Çok teşekkür ederiz.

Buyurun.

TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ KADIN HUKUKU KOMİSYONU DÖNEM SÖZCÜSÜ AV. ASLI ÇELİKAĞ ÖZCAN - Biz sadece bu koruma ve önleme anlamında alınacak tedbirler kapsamında -aslında da sunumda da belli- öncelikle bu eğitimin kolluktan ve ŞÖNİM'deki görevlilerden başlayarak gitmesi gerekiyor çünkü cinsel şiddete maruz kalmış bir kadının erkekle hastaneye gitmesi çok ciddi bir sıkıntı, dolayısıyla kadınlar bu anlamda gitmek istemiyor. Aslında sadece eğitim yeterli değil, şiddet mağduru olan kadınla ilgilenilen birimde kadınların görev alması gerekiyor. Dolayısıyla siz, erkek anlamında... Bu zorunlulukla gittiğinde başvuruyu geri çekebiliyor.

Buna ilişkin Barolar Birliği Eğitim Merkezimizin eğitici eğitmenleri olarak tüm barolara verdiği 6284 eğitimleri var, bunlar devam ediyor. Dediğim gibi, tüm barolar bu eğitimleri alıyorlar ama avukatların bu eğitimi almasından ziyade, asıl ilk şiddet mağdurunun gideceği kısmın...

AYŞE SİBEL ERSOY (Adana) - Her vatandaşın alması gerekiyor.

TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ KADIN HUKUKU KOMİSYONU DÖNEM SÖZCÜSÜ AV. ASLI ÇELİKAĞ ÖZCAN - Yani mesela şey kısmında... Ben, Bolu'daki il şeyinde polise sorduğumda "Kaç tane kadın personeliniz var?" dedim, 11 kişi çalışıyor, hiç yok. Şimdi, bu anlamda şiddete maruz kalan birisinin oraya gidip kendisini ifade etmesi çok zor oluyor ve maalesef kollukta şöyle de bir sıkıntı olabiliyor: Erkeklere 6284 hatırlatılıyor. "Sen şikâyetçisin ama 6284'ten eşin de yararlanabilir." dendiği zaman... Bu, maalesef vazgeçirmeye yönelik. Yani bu eğitimin dışında bu olayın ciddiyetinin ve vahametinin aslında söylenmesi gerekiyor.

Teşekkür ediyorum.