TUBA KÖKSAL (Kahramanmaraş) - Teşekkürler Banu Hanım.

Bizim Banu Hanım'la deprem bölgesi olmamız hasebiyle mesaimiz de oldu. O yüzden ben şu yönden görüşünü çok önemsiyorum: Depremin ilk zamanından beri hani o binaların denetlenmesi, ağır hasarı vesaire -bir de bizim Kahramanmaraş'ta ayrı bir özelimiz vardı, uygun olmayan alan vesaire- çok ağır bir işin içerisinden çıkıldı, yaklaşık bir buçuk senede bence sizin bütün mesleki tecrübenizin üzerine ilave pek çok kazanım olmuştur.

Ben size şunu sormak istiyorum Banu Hanım, o dönemi de yaşamış olan biri olarak: Şimdi, biz bütün binaları itfaiye, yangın açısından denetleyecek olursak -özellikle toplu yaşamların olduğu hastaneler, konaklama vesaire- ne önerirsiniz? Hani bu yapı denetim deprem bölgesinde biz bazı eksikliklerimizin, aslında eksiklik değil, bu boyutta bir faciayı, felaketi düşünemediğimiz için... Normalde Çevre Bakanlığımız sonradan kurulan bir bakanlık pek çok bünyeyi içerisinde barındıran, taşra teşkilatlanmasında o felaket ölçüsünde denetlemeyi kaldıramayacak bir boyuttaydı ama biz o işin içerisinden çıktık. Aynı gözle bakacak olursanız, şimdi, biz bütün binalarda bu gözle nasıl bir denetleme yapalım? Hani mesela periyodik olması, işte yangın uzmanlarının olması yani bunlar birer öneriydi, bunları toplayacak olursak hani sizce ilk etapta yapmamız gereken nedir?

ÇEVRE, ŞEHİRCİLİK VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ BAKANLIĞI MESLEKİ HİZMETLER GENEL MÜDÜRÜ BANU ASLAN - Sayın Vekilim, bunlar benim kişisel düşüncelerim, Bakanlık adına söylüyor gibi şey yapılsın istemem, "yangın uzmanlığı" kavramının getirilmesinin çok gerekli olduğunu düşünüyorum çünkü hani yangını söndürmeye koşan kahraman itfaiye erlerimiz başka bir şey, yangın kontrolü, proje incelemesi, denetimi yapacak yani orada bir mühendislik çalışması yapacak kişiler başka bir şey. Bu sayının, itfaiye teşkilatımızda yeterli olmasının çok güç olacağını düşünüyorum çünkü Avrupa'da da bu şekilde, belli ki personel açısından yetişilememiş ki "yangın uzmanlığı" kavramı getirilmiş. Bunun getirilmesi gerektiğinin bizim ülkemizde de doğru olacağı, yerinde olacağı kanaatindeyim. Periyodik denetim sayısının aslına bakarsanız, bu yönetmelikte yazsa da yazmasa da ilgililerince tahlil edilip yaptırılması gerektiği kanaatindeyim ama yapılmamış, bizim teknik bir çalışma yapmamız istendi ya da beklendi, belki de öyleydi, biz de 2024'te böyle düşünmüştük ve periyodik denetim sayısını bizim belirtmemizin yerinde olacağı kanaatiyle de çalışmayı başlattık.

"Check list"in oluşturulması önemli. Az önce dediğim gibi, bir itfaiyecinin gidip on beş dakikada, yirmi dakikada "Denetim yaptım, bu binaya açın, bu binayı kapatın." gibi bir durum değildir yangın denetimi, çok ciddi bir çalışmadır. Belli işlerliği; o makinelerin çalışıp çalışmadığının, sistemlerin çalışıp çalışmadığının, teknik servis notlarının kontrol edilmesi; belli denemelerin yapılması çok önemlidir. Bu, bana göre böyle on beş yirmi dakika, bir iki saat değil... Ben makine yüksek mühendisiyim, mesela böyle bir denetimi Grand Kartal'daki gibi bir yere yapacak olsam bir hafta uğraşırım gibi geliyor. Hani o açtım, kapattım da bunu da bir göz önüne almak lazım açıkçası, profesyonel yaklaşım için. Bu açıdan da bir "check list" hazırlıyoruz, bunu gerekli görüyoruz. Herkes başka başka bir şeylere bakmasın.

Kartal'daki itfaiye raporunu hepiniz gördünüz, benden çok daha iyi biliyorsunuz. Ben de basından takip ettiğim kadarıyla biliyorum, "Yangın açısından uygundur." diye üç satır bir şey vardı, hangi yıla aitti hatırlamıyorum ama itfaiye raporunda üç satır bir şey yazıyordu "Yangın açısından uygunuz." diye. Oysaki çok daha teferruatlı bir şeyin olmasının doğru olduğunu düşünüyorum açıkçası.