OSMAN AYDIN (Aydın) - Sayın Başkan, Sayın Bakanım, değerli Komisyon üyesi arkadaşlar, değerli bürokrat arkadaşlar; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Ben de madencilik sektörünün şu anda içinde bulunduğu en önemli sorunlardan bir tanesine, kendi kendimize yaratmış olduğumuz sorunlardan bir tanesine özellikle dikkatlerinizi çekmek istiyorum, rakamlarla, ekonomi içindeki rakamlarla.

16 Haziran 2012 tarihinde 15 sayılı Genelge meselesi. Bu genelge çerçevesi içinde kamunun denetiminde olan mülklerin izinleri, mülklerle ilgili izinler Başbakanlığın iznine bağlandı. Gerekçe olarak da hakikaten kamunun elindeki rant sağlayan çok değerli arazilerin birilerine pervasızca peşkeş çekilmesinin önüne geçmek hedeflendi ama maalesef, bu genelge en büyük darbeyi madencilik sektörüne vurdu. Çünkü bu genelgeden önce madencilik sektöründeki işletmeler orman bölge şefliğinden başlayarak işletme müdürlüğü, bölge müdürlüğü, Orman Genel Müdürlüğü ve Orman Bakanlığının oluruyla aldıkları izinler çerçevesi içinde madenlerini işletebiliyorlardı, çalıştırabiliyorlardı ama bu genelgeden sonra, özellikle bu silsile takip edilip tamamlandıktan sonra dosya Başbakanlığa gönderildi. 2012 yılından itibaren 2013 yılı sonuna kadar binlerce dosyanın, işletmeye hazır olan dosyaların maalesef Başbakanlıkta birikmesi neticesinde, 2013 yılında Türkiye ekonomisinin yüzde 4,4 büyümesine karşılık, maalesef, madencilik sektörü alamadığı izinler yüzünden, çalışamadığı ocaklar yüzünden yüzde 4,1 küçülmek zorunda kaldı. Maalesef, 2013 yılı madencilik sektörü açısından 2001 krizi büyüklüğünde bir kriz olarak yaşandı. 2001 krizi, o hakikaten çok büyük canlarımızı yakan 2001 krizinin eksi 5,1 olduğunu düşünürsek, 2013 yılında madencilik sektörünün sadece bu genelge nedeniyle izin alamaması ve ocak açamaması, çalışamaması nedeniyle görmüş olduğu zarar, ekonomimizde maalesef yüzde 4,1 madencilik sektörünün küçülmesiyle neticelendi. Bunun neticesinde, zannediyorum, bu, Başbakanımızın da dikkatini çekti, 2014 yılı başında Başbakanımız tarafından bir müjdeli haber verildi sektöre ve bu dosyalar, Başbakanlıkta biriken binlerce dosya olur verilerek ilgili kurumlarına gönderildi ve izinler alındı.

Arkadaşlar, dikkatinizi çekiyorum, şu anda Türkiye ekonomisi yüzde 3'ler civarında bir büyüme hesaplanırken, hedeflenirken madencilik sektöründe ilk üç çeyrekte yüzde 8'e ulaşan bir büyüme görebiliyoruz.

Demek ki sektörün önü açıldığı takdirde, sektör bu bürokratik engellerle karşılaşmadığı takdirde, işletme izinlerini zamanında alabildiği takdirde hakikaten önemli bir gelişme, önemli bir büyüme, önemli bir istihdam, önemli bir kaynak yaratabilecek büyüklükte ve kabiliyettedir. Bugün içinde bulunduğumuz dönemde tekrar aynı sıkıntıya doğru süratle gidilmektedir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Aydın, lütfen toparlayın.

OSMAN AYDIN (Aydın) - Bugün içinde bulunduğumuz durumda aynı sonuca maalesef süratle tekrar gitmekteyiz çünkü yine aynı yöntem, bu genelge çerçevesi içinde aynı yöntem uygulanmakta, uygulama devam etmekte. Ama bugün farklı bir şey yaşıyoruz, birçok işletme izni Orman Genel Müdürlüğünden olur hâlinde gelmesine karşılık Başbakanlıktan olur almadan "uygun değildir" ibaresiyle geri gönderilmekte ve birçok işletme hakikaten önümüzdeki süreç içinde süratle tekrar çalışamaz hâle doğru gitmektedir.

Arkadaşlar, çok önemli bir şeye dikkatinizi çekmek istiyorum. Özellikle madenler rant sağlayan, deniz kenarlarında, koylarda değil, dağ başında ve ücra köşelerde olması nedeniyle bu madencilikle ilgili orman izinlerinin...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Lütfen son cümlenizi alayım.

OSMAN AYDIN (Aydın) - ...sektöre kanuni çerçevesi içinde, Orman Kanunu'nda getirilen yükümlülükler çerçevesi içinde işletme şefliklerinden başlayan bu silsile yöntemiyle Orman Genel Müdürlüğü vasıtasıyla uygun olan işletmelerin bu genelge çerçevesinden çıkartılması, süratle çıkartılması ve işletmelerin önünün açılması sektörün 2013 yılında yaşamış olduğu tekrar bu felaketi yaşamasının önüne engel konulacaktır. Onun için, Sayın Bakanımız ivedilikle, özellikle sizlerden rica ediyoruz. 2013 yılındaki gibi bir küçülmeyle tekrar madencilik sektörünü başbaşa bırakmamak için bu genelgeden muaf tutulması, bu genelge çerçevesinde hedeflenen rant alanlarının maden alanları değil koylar olduğu, deniz kenarları olduğu, bu kıymetli arazilerin olduğu, özellikle bilinmesi lazım. Madencilerin bu genelgenin dışına çıkartılmasını özellikle sizlerden rica ediyoruz.

Teşekkür ediyoruz. Bütçenin hayırlı olmasını diliyorum.