| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Gelir Vergisi Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı(1/517) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 14 .01.2016 |
ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli arkadaşlar, bizim bir Köy Kanunu'muz var, hatırlayan var mı veya bilen var mı bilmiyorum. Cumhuriyet kanun tarihinin ilk kanunlarındandır, 1920'lerin birinci yarısını taşır. Mükemmel bir kanundur, inanılmaz bir dili vardır. Öz Türkçedir, okuyan herkesten "Ben bunu anlamadım." diyen bir tane Allah'ın kulu çıkmayacak kadar nettir, dili inanılmaz güzeldir. Yazılış hikâyesi de ilginçtir. Cumhuriyetin yeni yapılandırılması sırasında demokrasinin ilk kademe birimleri oluşturulurken köy kanunu yapılmasına karar verilir Bakanlar Kurulunda. Ziraat vekilini görevli kılarlar, derler ki: "Bu kanunu sen yap." O zaman, devletin neredeyse bütün birikimi diyelim insan kaynağı açısından, hepsi ortalığa dökülür, dünyadaki uygulamaları getirirler, dünyada ne var ne yok, otururlar bir kanun yazarlar ve bakana sunarlar "Yazdık efendim." diye. Toplantı başlar, 1'inci maddeden başlayacaklar, "Bir dakika, bana hiç okumayın bunu. Rıza'yı çağırın." der bakan. Rıza odacısı, kapıda bekliyor, girer içeriye. "Okuyun şimdi." der. Okurlar, "Anladın mı Rıza?" der. Rıza tedirgin, "Anladım." dese bir türlü, "Anlamadım." dese bir türlü. En sonunda bütün cesaretini toplar, "Hiçbir şey anlamadım." der. "Hah, bu kanunun tamamını Rıza anlayana kadar düzelteceksiniz." der. Köy Kanunu böyle yazılmış bir kanundur, mükemmel bir kanundur hâlâ. Daha sonradan köy korucuları, ıvır zıvır, aklınıza gelen her şey bu kanunun içerisine doldurulduğu için o güzelim kanundan eser kalmamıştır. Demokrasinin temel nüvesi olarak tanımlanır. Köy ihtiyar heyetlerinin vergi salma yetkisi vardır ve bu kanun kapsamında muhtar da o köyler açısından gerçek anlamıyla bir yöneticidir, halkın seçtiği, demokrasiyle getirdiği bir birimdir, bizim muhtarımız budur. Büyük bir hızla unuttuğumuz, açıp kanuna bakma gereğini bile duymadığımız böyle bir örgütlenmesi vardır Türkiye'nin.
Şimdi, bu olayı sadece muhtarların maaşına indirgedik. Arkadaşlarımız net bir şekilde ifade ettiler. Değerli arkadaşlar, şu Köy Kanunu'nda fırsat bulursanız daha sonradan yapılan değişiklikleri çizin, okumayın bile onları, ilk hâlini bir okuyun, başka bir düzenleme yapmaya gerçekten gerek duymazsınız. Bu toplumda dikili ağacı olmayanların bile "Bu ülke benim." diyebileceği kavramların hepsi Köy Kanunu'nun içindedir, köyün ortak mallarındadır, köy merasındadır. Şimdi, büyük bir hızla köylerin elinden bütün bu varlıkların hepsi alındı. Köy yok ki ortalıkta, arkasından köy yöneticisinin maaşının artırılması tartışılsın, kalmadı. Büyük bir hızla, herkes neresinden yakalarsa "Bu hizmeti ben yapıyorum, bu hizmeti ben veriyorum. Buradaki yetki benim, buradaki hak benim." diye artık kullandığı sudan başlayarak, içtiği sudan... Köylerde su parası, düşünün, atık su parası. Büyükşehrin içerisinde olduğu için bilmem ne köyündeki su parasıyla neredeyse kentin, büyükşehrin göbeğindeki su paraları bile aynı hâle gelmiş bir vaziyette.
Burada düzeltilmesi gereken çok önemli konular var, çok çok önemli konular var. Buradaki sorun muhtarların maaşı değil ama bu konuların yeniden gündeme getirilmesi açısından böyle bir vesile olduğu için de buna da şükran duymak gerekiyor yani sonuç olarak. Yapılacak burada çok önemli bir çalışma var ve Türkiye'nin inanılmaz bir birikimi var bu konuda. Büyük bir hızla yeniden köyün, köy varlıklarının ve Köy Kanunu'nun ihya edilerek oradaki kurumların mali haklarını düzenlemek ondan sonra çocuk oyuncağıdır. Zaten kendi kaynaklarını kendisi yaratarak devlete yük bile olmayabilir, hiçbir şey de olmayabilir.
O nedenle de böyle bir değerlendirmeye fırsat verdiği için, bu düzenlemenin zaten bütün partilerin de aşağı yukarı seçim taahhüdü de olduğu için... Tabii, kendi seçim taahhütlerini gerçekleştirmek için buradaki katsayıları artırarak "1.300 yetmez, 1.500 yapalım." da diyor herkes. Dolayısıyla, bu çerçeve içerisinde bu değerlendirilsin ama Köy Kanunu'nu unutmayın değerli arkadaşlar. Ben bunu her fırsatta bu toplantılarda söyleyeceğim Köy Kanunu'nu unutmayın diye. En azından hikâyesini unutmazsınız büyük ölçüde bu olayla ilgili olarak.
Teşekkür ederim.
BAŞKAN - Sayın Bakanım, biz de teşekkür ediyoruz bu katkılarınızdan dolayı. Hakikaten önemli bir şey oldu. Ama acaba gizli komisyon usullerinde Rıza'yı da uzman olarak çağırabilir miyiz?
ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Çağırabilirsiniz.