REŞAT KARAGÖZ (Amasya) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Sayın milletvekilleri, çok değerli basın mensupları; kurumlarımızın yapmış olduğu sunum için çok teşekkür ediyorum.

Geçtiğimiz yıl kuraklık vuran, bu yıl don vuran ama hangi afet başına gelirse gelsin yalnız bırakılan çiftçilerimizin sesi olmak için bugün söz aldım. İlim Amasya'da da afet sonrası aynı tablolar yaşanıyor. Vatandaşın mahsulü ya kuraklığa ya dona ya doluya kurban gidiyor. TARSİM yetkilileri çıkıyor "Sigorta yaptırın." diyor ama eksper raporlarında âdeta sihirbazlık yapılıyor, zarar düşük gösteriliyor, ödenen tazminatlar gülünç düzeyde kalıyor, çiftçi hem ürününü hem de umudunu yitiriyor. Bu bağlamda, dün Amasya'da seracılıkla uğraşan Ayşe Hanım beni aradı, her yıl düzenli sigorta yaptıran bir emekçimiz. Fırtına serasına zarar vermiş, naylonları yırtılmış, direkleri yıkılmış, eğilmiş. TARSİM'e güvenerek hasar bildirimi yapmış, bir umut zararının karşılanacağını beklerken maalesef gelip bakan ekiplerin ret cevabıyla karşı karşıya kalmış. Ayşe Hanım'ın feryadı hepimizin yüzüne tokat gibi çarpıyor. "Rüzgâr vurdu, fırtına vurdu, poliçemde bu risk yazmasına rağmen benim zararım karşılanmayacaksa bu sigortayı ben neden yaptırıyorum, neden dünyanın parasını TARSİM'e hibe ediyorum?" diyor.

Bu bağlamda, çiftçilerimiz şu soruların cevabını sizlerden bekliyor: TARSİM'in temel amacı çiftçiyi doğal afetlere karşı korumak olmasına rağmen, özellikle afet sonrası yapılan hasar tespitlerinde TARSİM'in "hasar yok" raporları vererek ödemeleri reddettiği çok sayıda vaka var; bu raporların hazırlanmasında hangi kriterler kullanılıyor, bu kriterleri belirleyen ekiplerde neden çiftçi temsilcileri, ziraat odaları ve üretici birlikleri yok? Amasya'da geçen sene kuraklık ve dolu, bu sene ise don olayları yaşanmasına rağmen çiftçilerimiz TARSİM'den beklediği desteği ve yardımı göremediği için kuruma büyük bir güven eksikliği meydana gelmiş durumda, çiftçilerde yaratılan bu güven eksikliğini gidermek için adımlar atacak mısınız? Sigorta yaptıran çiftçilere zararını karşılamak için zorlayıcı kriterlerin olduğuna dair şikâyetler var, bu şikâyetler neticesinde kriterlerde değişikliğe gidilerek TARSİM'in daha kapsayıcı ve çiftçi dostu olması için adım atacak mısınız? Hasar tespit çalışmaları ve sonuçlanması sürecinin uzunluğu sebebiyle çiftçiler büyük maddi zorluklar yaşıyor, bu süreci hızlandıracak adımlar atacak mısınız, yoksa çiftçilerin tarlasını, traktörünü satmasını beklemeye devam mı edeceksiniz? Aynı zamanda, Karadeniz'in hiçbir ili afet kapsamına dâhil edilmemiş, Karadeniz'i ve fındığı gözden çıkardınız mı? Bu soruların cevabını bekliyoruz.

Çiftçilerimizin mağdur olduğu, büyük zararlar gördüğü bu süreç içerisinde mutlaka Ziraat Bankası tarım kredi borçları faizsiz ve şartsız ertelenmelidir. Çiftçilerimize iki yıl geri ödemesiz, düşük faizli kredi olanakları sağlanmalıdır. Sigortası olmayan üreticilerin zararı doğrudan devlet tarafından karşılanmalıdır. Önümüzdeki üretim döneminde sulama ve enerji maliyetlerinde ciddi indirimler yapılmalıdır. Dondan zarar gören çiftçiye tohum ve fide desteği sağlanmalıdır. Tarımda köklü bir reform yapılarak TARSİM dâhil tüm sistem yeniden yapılandırılmalı ve sigorta çiftçinin sırtındaki kambur değil güvencesi olmalıdır diyor, hepinize teşekkür ediyorum.