KOMİSYON KONUŞMASI

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Teşekkür ederim Başkanım.

Benim de genel, hani daha böyle net olarak oturması için sorularım olacak. Şöyle: Bu en son o eksi 17'leri gördüğümüz don olayında Türkiye genelinde kaç çiftçimiz etkilenmiştir? Ziraat Bankası -tabii, Ziraat Bankası burada yok ama- kredilerini kullanan kaç çiftçimiz vardır, onlardan kaç kişi etkilenmiştir? Birinci sorum bu.

İkincisi: Türkiye geneli... Şöyle de bir yanlış anlaşılma oldu herhâlde, hani şöyle denildi ya: "TARSİM tarafından don hasarı olarak ödenen mutlak muallak hasar 21 milyar TL." Sanki tüm Türkiye'deki hasar 21 milyarmış gibi lanse edildi sizin tarafınızdan Vekilim, öyle değil; bu, sadece...

AYHAN BARUT (Adana) - Öyle demedim.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Ama öyle anlaşıldı.

AYHAN BARUT (Adana) - Öyle demedim.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Ama yani öyle bir şey oldu.

ALİ KIRATLI (Mersin) - Gülcan Vekilim orada söyledi.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Ha, evet, Gülcan Vekilimiz, 21 milyar...

AYHAN BARUT (Adana) - Ben dedim ki: 100 milyarlarca lira zarar var. Sadece Malatya 200 milyar. Bunun 6 Şubat depremiyle beraber...

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Tamam Vekilim, sanki Türkiye genelinde sadece 21 milyarlık zarar varmış gibi bir anlaşılma oldu; burada bir haksızlık yapılmaması gerektiğini düşünüyorum yani öyle söylemler de oldu. Bu, sadece TARSİM'e kayıtlı olan, TARSİM sonucunu yaptı, hatta bunun 1 milyar TL'si ödenmiş herhâlde, altta da böyle bir bilgi var.

Bir de şunu söylemek istiyorum, tarım reformu olabilir, Denizli'de dondan etkilenen çiftçileri ziyaret edip mesela özellikle cevizde don sonucunda önerdikleri ilaçlar var, yönlendirmeler var. Mesela bunu da söyleyebilirler, hani bunun sonucunda kaç tane çiftçiye bire bir ulaştılar ve onun sonucunda kaç kişiye önerilerde bulundular? Mesela benim de ceviz ağacım var, bana böyle bir öneride bulunmadı ama benim ceviz ağacımın olduğu bölgedeki çiftçilerle geçen hafta pazar bir araya geldiğimde dediler ki: "Böyle yetkililer geldi Tarımdan, şu ilaçları kullandık, bizim cevizlerin yapraklanmasında, dönmede pozitif böyle bir etkileşim oldu." Hatta ben bizim çalışanları onlara yönlendirdim "Ya, ne kullanmışlar?" gibilerinden. Yani bu, aslında yaptığınızı gösteriyor ama keşke rakamlarla bunları da söyleseniz. Yani Komisyonumuzun sizden istediğinin böyle biraz daha detaylı bir bilgi olduğunu söylemek istiyorum.

Sonuç olarak, TARSİM çok güzel bir sistem yani bu anlamda Hükûmetimizi tebrik ediyoruz ama burada işte, halk arasında da, çiftçiler tarafında da şöyle bir şey var: Yok, işte, birinci çiçekte, çiçek oldu, olmadı gibilerinden; hemen böyle bir çiftçiyi reddetme, refüze etme... Gerekli, detaylı bilgi verilmediği için ya da sigortalama aşamasında yeterli anlatılmadığını düşünüyorum, aslına bakarsanız, yüzde 50 sübvansiyonun da devlet tarafından karşılanması güzel bir oran. Yani tabii ki rakamlara, dekara... Sen şimdi, bir dönümden böyle 200-300 bin liralık meyve hasılası yapıyorsan bunda işte 10 bin lira ödüyorsan bu karşılanabilir bir şey. Şöyle de bir çalışma da olabilir belki: Böyle örnekleme yaparak bir dönüm arazide işte, elması olan kişi ne kadarlık sigorta primi ödüyor? Her şey güzel giderse, ortalama böyle yüzde 80 verim olursa kaç paralık bir gelir elde ediyor, gibi böyle de örneklemeler verilirse somut olarak çok daha anlaşılır olur diye düşünüyorum.

Teşekkür ediyorum.

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Sayın Başkanım, gerçekten, sigortacılık konusuna, Komisyonumuzun ilerleyen aşamalarında çok ciddi, sadece sigortacıların olduğu noktaya eğileceğiz; bunu da not olarak söyleyeyim. Ben de şuna kafayı taktım: Yani illa çiçek mor mu oldu, yeşil mi oldu, pembe mi oldu, Sayın Genel Müdürüm, yani bakın, artık yapay zekâ var, siz bir bahçenin artık rekoltesini, hatta şöyle söyleyeyim: Meyvecilik yapanlar bilir, gelecek senenin çiçeğinin şeyi bu seneden oluşur. Öyle mi? Yani gelecek sene hangi çiçek oluşacak, bu sene şeyini verir, bu sene çiçek şeyini yeni üretmez. Bu bile hani bellidir yani onu ben çok anlayamam, adamın ağacı kuruyor, TARSİM diyor ki: "Henüz tomurcuk olmadığı için ben bunu..." Hani bunlar mesela teknik. Yapay zekâ var artık, siz biliyorsunuz, bir bölgede bir bahçenin ortalama rekoltesi... Son üç yılın ortalamasının en düşüğünü bile alsa bir şey çıkartabilir falan, hani biraz...

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Başkanım, bir şey daha söyleyebilir miyim?

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Buyurun.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Bir de şöyle bir şey, hangi ürünler, işte, mesela elma girdi ama atıyorum cennet hurması girmedi çünkü o yüzde 50 zarar gördü gibi ağaçlarla ilgili böyle söylemler var. Ben bunun da yanlış olduğunu düşünüyorum, yüzde 50 olsa da o bir zarardır. Biz sonuçta bunun masrafını karşılayacaksak ona çiftçinin harcamış olduğu yüzde 50 tutarındakini bence ödememiz gerektiğini düşünüyorum. Ürünleri sınırlamayalım yani dondan hangi ürün etkilendiyse, ağaç bazındaysa onun bu sürece dâhil edilmesi gerektiğini düşünüyorum.

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - İşte, burada Tarım Reformu devreye giriyor.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - İşte, başta belirtmedim, Tarım Reformuna söyledim, evet yani öyle ayırmamak gerektiğini düşünüyorum.

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Son olarak: Isparta bölgesi, özelikle Isparta-Burdur bölgesi kendi seçim bölgem olduğu için söylemiyorum, Türkiye'de sadece o bölgede yetişen, biliyorsunuz, kozmetik sanayisinin dünyada yüzde 65'inin üretildiği gül var. Bütün Isparta şu anda bugün gülün mutlaka bu zarar kapsamına alınması... Yüzde 30-40 arasında il müdürlüklerinin tespitleri var, onları da atabilirim.

TARIM VE ORMAN BAKANLIĞI TARIM SİGORTALARI VE DOĞAL AFETLER DAİRE BAŞKANI KAMİL ÖZDEMİR - Sayın Başkanım, müsaade eder misiniz eğer sözünüz bittiyse?

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Buyurun.

TARIM VE ORMAN BAKANLIĞI TARIM SİGORTALARI VE DOĞAL AFETLER DAİRE BAŞKANI KAMİL ÖZDEMİR - Sayın Başkanım, üreticilerimizin ve tüm ürünlerimizin gördüğü tüm hasarların tespiti konusunda Bakanlığımız çok doğru ve ivedi şekilde aksiyon almaktadır.

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Sayın Başkanım, bir şey rica edeceğim. Şimdi, konuya belki bir başka bakış açısı getirecek olan Ziraat Odaları temsilcimizi de dinleyelim, ondan sonra toparlayarak sizlerin cevaplarıyla... Çünkü, şunun için söylüyorum: Belki ilk sunumu almamız gereken Ziraat Odalarıydı, benim orada teknik bir sıralama hatam oldu. Belki en son olarak sizin vereceğiniz cevaplar yeni soruları gerektirmeyecek Sayın Genel Müdürüm.

TARIM VE ORMAN BAKANLIĞI TARIM SİGORTALARI VE DOĞAL AFETLER DAİRE BAŞKANI KAMİL ÖZDEMİR - Sayın Başkanım, hem sigorta açısından hem sigortasızlar açısından hem sahadaki talepler açısından Bakanlığımızın konuya ne kadar hâkim olduğunu tekrardan açıklamak isterim.

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Biz bunu bugün biraz daha... Yani beni de bir iktidar milletvekili olarak.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Sunum biraz zayıf kaldı, yüzeysel oldu.

TARIM VE ORMAN BAKANLIĞI TARIM SİGORTALARI VE DOĞAL AFETLER DAİRE BAŞKANI KAMİL ÖZDEMİR - Sayın Başkanım, zayıf kalmadı, gerçekten...

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Kalmadı zaten, biz biliyoruz kalınmadığını fakat bilgi anlamında istiyoruz.

TARIM VE ORMAN BAKANLIĞI TARIM SİGORTALARI VE DOĞAL AFETLER DAİRE BAŞKANI KAMİL ÖZDEMİR - Tabii, tabii; o bilgileri değerli Komisyonumuzla paylaşmayacağız da kiminle paylaşacağız efendim?