ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Sayın Başkanım, çok teşekkür ediyorum.

Çok değerli milletvekili arkadaşlarımız, saygıdeğer bürokratlar, değerli gazeteci arkadaşlarım; sizleri de saygıyla selamlıyorum.

İdris Şahin'den öğrendim ki, az önce duydum ki, Sayın Bakan Yardımcımız ya da Sayın Bakan yok. Bakan hacca gitmiş, Allah kabul etsin ama herhâlde Bakan Yardımcıları var. Mesela Ramazan Can var, bizim de geçmiş dönemde arkadaşımızdı. Ramazan Can burayı özlemiştir de yani Parlamentoya gelse ne vardı. Burası millî iradenin tecelligâhı, Ramazan Can ya da bir başka Bakan Yardımcısı gelse, keşke gelse. Neticede, kanun teklifinin ne kadar ciddiye alındığı, Parlamentoya karşı nasıl bir saygının olduğu Sayın Bakan Yardımcısının dahi burada olmamasından anlaşılıyor. Şimdi ben çok kısa iki konu söyleyeceğim.

BAŞKAN CÜNEYT YÜKSEL - Sayın Öztunç, kanun teklifi sahiplerimiz var, bir saygısızlık söz konusu değil.

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Şöyle Başkanım: Ben İçişleri Komisyonu üyesiyim...

BAŞKAN CÜNEYT YÜKSEL - Şu anda mesul olan sayın teklif sahibimiz.

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Evet, biliyorum. Geçtiğimiz günlerde Dahiliye Memurları Kanunu'nu çıkarırken AFAD Başkanı gelmemişti. Düşünün bir başkan gelmedi diye orada AK PARTİ'li vekil arkadaşlar dâhil -ki Bakan Yardımcısı Sayın Bülent Turan vardı- buna tepki gösterdiler ve bir başkanın dahi gelmesi gerektiği söylendi. Ben uzun yıllardır bu Parlamentoda görev yapıyorum, 96'dan beri buradayım; uzun yıllar gazetecilik, 2 dönemdir milletvekilliği. Eskiden bakan gelirdi, eski sistemde de yeni sistemde de bakan yardımcısı gelir. Bu en azından Parlamentoya, Komisyona saygının bir gereğidir. Tabii, takdir Adalet Komisyonunun; ona bir şey diyemem.

Değerli arkadaşlar, biz Kahramanmaraş'ta büyük bir deprem yaşadık. Yaşadığımız depremde, Allah kimseye göstermesin, büyük acılar vardı. 6 Şubat akşamı Kahramanmaraş'taki cezaevlerinde de büyük sıkıntılar yaşandı. Kimi içeriden yıkıldı, açık cezaevlerindeki mahkûmlar çıkıp ailelerinin yanına gitmek durumunda kaldılar. Cezaevlerinde bunlar yaşanırken Kahramanmaraş merkezde, ilçelerde on binlerce insan öldü arkadaşlar. Mahkûmlar çıktı; anasına, babasına, çoluğuna çocuğuna bakmaya gitti, sonra da geri gelip teslim oldular Sayın Başkanım. Gelip teslim oldular yani kaçak göcek yok. "Vay, siz nasıl gittiniz, isyan çıkarttınız!" diye bu mahkûmların bir kısmı Çorlu'ya, bir kısmı Yozgat'a, Kırşehir'e, Tekirdağ'a sürüldü. O zaman söylediğimizde dediler ki: "Yahu, böyle bir uygulama yaptık, cezaevlerinin tadilatı da var, tadilat yapılacak, geri alınacak." Hâlâ alınmadılar. Yazık, günah! Yani mahkûm yakını, zaten gariban insanlar, depremde her şeyini kaybetmiş, kadıncağız çıkıyor, kocasını görmek için ta Tekirdağ'a gitmek zorunda kalıyor, Çorlu'ya gitmek zorunda kalıyor, Erzincan'a gitmek zorunda kalıyor. Bunu düzeltmekte fayda vardır. Yani keşke Sayın Bakan Yardımcısı burada olsaydı da ona dile getirseydik ama Sayın Bakanlığımızın üst düzey bürokratları buradalar.

BAŞKAN CÜNEYT YÜKSEL - Pardon Sayın Vekilim, Cezaevleri Genel Müdürümüz burada mı?

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Yardımcı burada galiba.

BAŞKAN CÜNEYT YÜKSEL - Bitirsin de ondan sonra söz vereceğim ona.

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Bunu eğer düzeltirsek... Bir eleştiri anlamında söylemiyorum, bunu düzeltmekte fayda vardır. Gerçekten insanlar çok zor yerlere gitmek zorunda kalıyor, çok mesafe katediyorlar. Para yok pul yok, otobüs bileti alıyor, bilmem ne yapıyor; gidiyor kocasını, çocuğunu, anasını, babasını göreceğim diye.

Çok kısa olarak ikinci husus: Ben Irak ve Afganistan savaşlarını yaşamış bir gazeteciyim, eski bir savaş muhabiriyim. Döndüğümde anılarımı kitaplaştırmak istedim. İsmi ne olsun diye düşünürken bir atasözü görmüştüm "En Son Umutlar Ölür." diye -bir Eskimo atasözüydü bu- kitabımın adını da o zaman "En Son Umutlar Ölür" koydum. İnsanoğlu ölüm döşeğindeyken bile yaşamayı umut ediyor biliyor musunuz? Covid Yasası meselesinde Covid mağdurlarına bir umut verildi; adamlar cezaevinde yatıyordu, hiç akıllarında yoktu, günlerce konuşuldu, günlerce söylendi, bir anda umutlandılar, büyük bir hayal kırıklığı var şimdi. Bu yanlış oldu, yazık oldu; insanların duygularıyla, umutlarıyla dalga geçilmiş gibi oldu. O yüzden, benim Komisyonunuza naçizane önerim Sayın Başkan: Buna ilişkin bir uzlaşı sağlanır, bir çalışma yapılırsa bu mağduriyet giderilir diyorum.

Başarılar diliyorum, iyi çalışmalar olsun Komisyonunuza.

Teşekkür ederim Sayın Başkanım. ADALET BAKANLIĞI CEZA VE TEVKİFEVLERİ GENEL MÜDÜR YARDIMCISI FATİH GÜNGÖR - Saygılarımı sunuyorum Sayın Başkanım.

Ben, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcısı Fatih Güngör.

Sayın Vekilimizin nakille ilgili sormuş olduğu bir soru vardı. Sayın Başkanım, malumunuz, bölgede deprem olunca ben de depremden sonra, depremin sabahında Maraş ceza infaz kurumlarına bizzat intikal etmiştim. Tabii, deprem sebebiyle bölgeden pek çok tutuklu ve hükümlünün naklini gerçekleştirmiştik ancak oradaki iyileştirme çalışmalarından sonra büyük çoğunluğu tekrar geriye gönderildi Sayın Başkanım.

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Çok mağdur var.

BAŞKAN CÜNEYT YÜKSEL - Büyük çoğunluğu derken bize rakam verebilir misiniz?

ADALET BAKANLIĞI CEZA VE TEVKİFEVLERİ GENEL MÜDÜR YARDIMCISI FATİH GÜNGÖR - Rakamları temin edip paylaşacağım, yanımda yoktu konu gündemimizde olmadığı için.

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Efendim, dernekleşiyorlar, dernek bile kurdular bununla ilgili, biliyorsunuz siz de. Yani yazık, bu insanların mağduriyetlerini gidermek lazım.

FETİ YILDIZ (İstanbul) - Fatih Bey, depremden sonra serbest mi kaldılar?

ADALET BAKANLIĞI CEZA VE TEVKİFEVLERİ GENEL MÜDÜR YARDIMCISI FATİH GÜNGÖR - Yok Sayın Başkanım. Biz, o bölgedeki hükümlü ve tutukluların birçoğunu daha güvenli olan bölgelere...

FETİ YILDIZ (İstanbul) - Ali Bey şöyle anlattı: "Deprem oldu, sokağa çıktılar, kimse kaçmadı."

ADALET BAKANLIĞI CEZA VE TEVKİFEVLERİ GENEL MÜDÜR YARDIMCISI FATİH GÜNGÖR - Ha, yok.

BAŞKAN CÜNEYT YÜKSEL - Bizim anladığımız, nakilden ziyade, bu depremden dolayı kaçma veya işte, çıkıp başka bir sebepten dolayı... Yani şundan dolayı değil: "Orada nakil olmaları gerekiyor, binalar yaşanmaz hâlde şu anda, orada bulunmaz hâlde." Öyle anlatmadı. Bunların sayısı nedir? Olaylarla ilgili...

ADALET BAKANLIĞI CEZA VE TEVKİFEVLERİ GENEL MÜDÜR YARDIMCISI FATİH GÜNGÖR - O zaman şöyle düzelteyim Sayın Başkanım: Depremden sonra Maraş Ceza İnfaz Kurumundan bazı firarlar olmuştu, o kamuoyuna da yansıyan bir konuydu. Tabii ki o firarlarla ilgili teslim olanlar oldu, birçoğu da yakalandı zaten. Onlarla ilgili o süreç içerisinde firar sebebiyle bir... Veya orada bazı isyan girişimleri de olmuştu Hatay Cezaevinde, Hatay bölgesinde.

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Hatay'ı bilmiyorum.

BAŞKAN CÜNEYT YÜKSEL - Maraş'la ilgili söyledi.

ADALET BAKANLIĞI CEZA VE TEVKİFEVLERİ GENEL MÜDÜR YARDIMCISI FATİH GÜNGÖR - Maraş'la ilgili söyledi.

Onların bazılarıyla ilgili, o süreç içerisinde "tehlikeli hükümlü" kararı da alınmıştı, onu kastediyor belki de Sayın Vekilimiz.

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Şöyle: Babasını, cenazesini mezara gömerken gelip "Sen cezaevinden kaçtın." diye alınıp tekrar götürülenler oldu. Doğru, açık cezaevinden insanlar çıkmıştı, gitmişlerdi ama yüzde 99'u sonra geldi teslim oldu, zaten rakamlar da var. Hatta bunlar dernekleştiler. Onların hepsi Tekirdağ'a, Çorlu'ya, başka yerlere nakledildiler. O zaman Sayın Bakan "Dönecekler, merak etmeyin, burada bir yanlışlık var." dedi ama hâlâ dönmediler; bu hassasiyeti dile getirdim.

ADALET BAKANLIĞI CEZA VE TEVKİFEVLERİ GENEL MÜDÜR YARDIMCISI FATİH GÜNGÖR - Onu arz ediyorum Sayın Vekilim.

O süreç içerisinde bir firar durumu da söz konusu olduğu için -bölgenin hassasiyeti de o dönemde çok üst düzeydeydi- "tehlikeli hükümlü" kararı da alınmıştı, nakil işlemleri de yapılmıştı ancak daha sonra onların durumları bu süreçten sonra, depremin de etkisinin olması göz önünde bulundurularak, bireysel olarak, teker teker değerlendirilip birçoklarıyla ilgili süreç zaten normalleştirildi. Onlarla ilgili rakamları da paylaşabilirim.

BAŞKAN CÜNEYT YÜKSEL - Değerli Genel Müdür Yardımcım, şimdi, çok genel konuşuyoruz; "birçokları, çoğu" vesaire yani bu şekilde... Tabii şu anda şey yapamıyoruz ama siz bununla ilgili bir...

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Yazılı cevap verirse memnun olurum.