Komisyon Adı | : | ADALET KOMİSYONU |
Konu | : | Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/3147) münasebetiyle |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 31 .05.2025 |
ORHAN KIRCALI (Samsun) - Şimdi, Değerli Başkanım, madde metni okunduğu zaman, bilmiyorum yani böyle bir düşünce mi hâkim, bunu açıklama ihtiyacı hissediyoruz. Kişi bir suç işledi, hemen beş günden az olmayacak şekilde, işte, peyderpey on gün, yirmi gün gibi bir cezaevine girecek. Hemen işte, daha önce de geneli görüşülürken de bu noktada eleştiriler yapıldı. İşte "tweet" attı hemen hapse konulacak beş gün, efendim hakaret etti hemen beş gün hapse konulacak gibi bir düşüncenin hâkim olduğunu gördük, öyle bir durum yok. Değerli Başkanım, burada, bu, belki de bu kişinin üçüncü veya dördüncü suçu olacak. Çünkü buraya gelebilmesi için daha önceden HAGB hükümleri uygulanacak, evci hükümleri uygulanacak, uzlaşma hükümleri uygulanacak, bunlar geçildikten sonra bu hüküm uygulanmaya başlayacak. Yani öyle bir algı varsa onu düzeltmek isterim. Yani hakaret etti, beş gün yatacak, işten bir "tweet" attı, o suç teşkil etti, hadi gel bakalım, on gün yatacak diye bir hüküm yok. Belirttiğimiz gibi, infazla ve TCK'de belirtilmiş olan bu aşamalar geçildikten sonra belki de ya üçüncü suçu ya dördüncü suçu olup da bu aşamaya gelecek. Şimdi elimizde bazı veriler de var. Mesela, bir ay -hükümdeki cezalar bunlar- hükümde bir ceza alan en az beş gün, iki ay yine beş gün, üç ay beş gün, üç ay on gün, beş gün, altı ay dokuz gün, yedi ay on gün, efendim on ay on beş gün, bir yıl bir hapis cezası alan on sekiz gün, bir yıl altı ay yirmi yedi gün, bir yıl sekiz ay otuz gün, iki yıl bir ay altı gün, iki yıl iki gün alan bir ay altı gün, iki yıl iki ay alan bir ay dokuz gün, iki yıl iki ay yirmi gün alan bir ay on gün diye bu şekil. Mesela iki yıl üç ay alan bir ay on beş gün, iki yıl dört ay alan iki ay şeklinde böyle devam ederek gidiyor efendim. Yani buradaki algı, benim gördüğüm, anladığım, hemen, suç işleyenlerin karşılaşacağı bir mekanizma değil bu. Evci hükümleri, HAGB hükümleri, uzlaşma hükümlerinden sonra hâlâ suç işleyip de bahsedilmiş olan, TCK'de belirtilmiş olan cezaların alınması hâlinde uygulanacak bir hüküm bu, bunu arz etmek isterim.
BAŞKAN CÜNEYT YÜKSEL - Evet, teşekkür ediyoruz.
DİLAN KUNT AYAN (Şanlıurfa) - Ceza ve Tevkifevlerinden de bununla ilgili görüş öğrenebilir miyiz acaba? Bu külfet değil midir acaba?
BAŞKAN CÜNEYT YÜKSEL - Tabii. Mükerrerlikten 20 bin kişi bırakıyoruz, 20 bin kişi...
DİLAN KUNT AYAN (Şanlıurfa) - Tabii, sayı olarak büyük bir külfet değil mi bu beş gün?
ORHAN KIRCALI (Samsun) - Şimdi, değerli milletvekillerimiz, tabii, bu tartışılabilir, doğru diyorsunuz. Yani bu cezaevlerinin yoğunluğu, durumu karşısında bunun uygulanabilirliği, ne getirecek, ne götürecek o tartışılabilir mutlaka, doğru diyorsunuz. Ama şöyle bir durum var: Kamuoyuna baktığımızda, cezaları az olan suçlarda hani ifade ediliyor ya -tırnak içerisinde kullanalım- "Ya bu suçun yatarı yok, işlesen ne olur ki, zaten yatmıyorsun." gibi bir algı var. Aslında bu düzenleme bu algıyı da ortadan kaldırıyor. Bu açıdan da değerli bir çalışma diye nitelendiriyorum ben.
DİLAN KUNT AYAN (Şanlıurfa) - Kısaca bir şey ekleyeyim, şöyle aslında: Sayın Kırcalı, şimdi, evet "Yatarı yok." diyoruz ya mesela, aslında orada o suça karşı adil bir yargılanma yapılsa, yerinde bir yargılanma yapılsa yani gerçekten de işlenen suç ile verilen ceza orantılı olmuş olsa bu algı olmayacak. Şimdi, biz onu düzelteceğimize, ona dair düzenlemeler yapacağımıza yine ne yapıyoruz? Bir kapatma, hapsetme gibi bir şey yapıyoruz. Bunu yaparken bir de zaten 400 bin sayı olan cezaevlerinin sayısını beş günle, yani girdi çıktı... Yani orada o kişiye hiçbir şey katmayacaktır. Beş gün dediğimiz şöyle bir hafta bile değil yani. O yüzden bence tekrar bunu değerlendirmemiz gerektiğini düşünüyorum. Yani cezasızlık algısını bununla yıkamayacağımızı düşünüyoruz.
ÖMER ÖZMEN (Aydın) - Gece infaz, hafta sonu infaz falan da...
DİLAN KUNT AYAN (Şanlıurfa) - Ama işte ona dair bir tartışmamız yok, tartışmadık zaten onu.
ORHAN KIRCALI (Samsun) - Değerli arkadaşlar, aslında burada...
DİLAN KUNT AYAN (Şanlıurfa) - Hayır, biz bu şekilde yani bu cezasızlık algısını, bu beş günü yıkamayacağımızı düşünüyoruz, o yüzden "beş gün" gibi bir ibare çok sembolik kalıyor, buna gerek olmadığını düşünüyoruz, o yüzden teklif metninden çıkarılması gerektiğini öneriyoruz.
ORHAN KIRCALI (Samsun) - Yani aslında burada hepimizin üzerinde durmuş olduğu şeyi Feti Bey de ifade etti. İnfaz sistemimizle ilgili bir genel düzenleme, bir düzeltme, o noktada bir çalışma yapılması gerektiğine hepimiz burada hemfikiriz; bu noktadaki düzenlemeler yapıldığında belki bunlara da ihtiyaç kalmayacaktır.