Komisyon Adı | : | (10/2262,2263,2264,2265,2266,2267) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
Konu | : | Komisyon raporunda yer verilebilecek hususlara, görüş ve önerilere ilişkin görüşme |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 12 .06.2025 |
BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Şöyle: Hukukçu arkadaşlarımız -Nurettin de burada- veya uzman arkadaşlarımız bana katkı yapsınlar. Benim bildiğim, kanunlar geriye doğru şahsın lehine yürür, aleyhine olanlar yürümezler. Yani bir mevzuat varsa ki uygulama da öyle ama bürokrasi yanlış uyguluyorsa yanlış. Yani siz binayı 1975'te yapmışsanız, o zamanki yönetmeliğe ve yasalara uygun bir şekilde her türlü ruhsatını almışsanız, o yeniden... Sonra değiştirmemişseniz... Sonra binanın kolonunu keserseniz, bilmem ne yaparsanız o başka bir şey. Aynı ruhsat aldığınız şartlarda o bina gidiyorsa siz 2007'de çıkardığınız bir yönetmelik ve yasayı 1975'e uygulayamazsınız yani hukuk bu.
DERYA BAKBAK (Gaziantep) - Öyle istiyorlar Başkanım.
BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Ama olamaz.
EDNAN ARSLAN (İzmir) - Oluyor, oluyor, istiyorlar.
TUBA KÖKSAL (Kahramanmaraş) - Şu an bir sürü kişi içeride.
BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Hayır, hayır, uygulayamazsınız.
DERYA BAKBAK (Gaziantep) - Uygulayamıyorsun, öyle isteniyor.
BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Hayır ama... Tuba Hanım, Derya Hanım; anladım.
EDNAN ARSLAN (İzmir) - Tek tek kesiyorlar.
TUBA KÖKSAL (Kahramanmaraş) - İspatlayana kadar süreleri geçmiş oluyor.
BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Hayır, hayır, bu, kişilerin, bürokrasinin veyahut da ona yön veren arkadaşlarımızın hatası. Atila, ben yanlış söylüyorsam düzelt beni. Yani sıkıntı şu: Bütün yasalar öyle. Kişinin lehine olanlar geriye yürür, aleyhine olanlar geriye yürümez. Yani makul olan da, mantıklı olan da bu. Yani 1970'te veyahut da ne bileyim, 1820'de yapılmış bir konak veya tarihî bir bina, tarihî binayı... Çırağan'ı şu anda işletiyorlar.
DERYA BAKBAK (Gaziantep) - Tarihî olmayanların çoğu da...
TÜRKER ATEŞ (Bolu) - Ama bakın şöyle bir şey var: Eski yönetmelikle çıksın, yangın yönetmeliğinden önce yapılsın, adam gidiyor orayı, dükkânı alıyor. Dükkâna gittiği zaman belediyeden iş yeri ruhsatı almak istiyor. İşletme ruhsatı aldığı zaman yangına müracaat ediyorsun ya. Adam ne diyecek ağabey? "Buraya verme." mi diyecek?
BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Hayır, hayır, anladım ama bakın...
EDNAN ARSLAN (İzmir) - Ama orada işte...
BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - İşte, yani bence oradaki o giden adamın biraz tedirgin olması veyahut da işgüzarlığı.
DERYA BAKBAK (Gaziantep) - Yok, yok, hayır Başkanım, belediye kabul etmiyor, kesinlikle kabul etmiyor.
BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Anladım. Derya Hanım, bakın, ben ilkesel bazda konuşuyorum, size de söz vereceğim. Arkadaşlar, ilkesel bazda konuşuyorum.
(Uğutular)
BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Bir dakika, sakin ama... Bakın, ben bir cümlemi bitireyim, yanlışsa tartışalım. Hukukun evrensel prensibidir yani hukukun prensibidir; bir şey yaptığınızda, düzenleme, yönetmelik, yasa, bilmem ne yaparsanız yapın, kişinin aleyhine geriye yürümez, lehineyse yürür. Önüne bakar, çıktığı tarihten geçerli olur yasalar, yönetmelikler.
Şimdi, bu akli de değil, akılcı da değil. Yani nasıl? 2007'de bir yönetmelik yapıyorsunuz... Ben 1965'te bir tane otel yapmışım, diyorsun ki: "Buna uyacaksın." Buna uydum diyelim, olmaz da, iki sene sonra bir daha değiştirip "Buna da uy." dersen ben nasıl uyacağım? Böyle bir şey yok.
DERYA BAKBAK (Gaziantep) - Başkanım, öyle, haklısınız ama öyle değil.
BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Ben ilkesel söylüyorum, yapanlar yanlış yapıyor.
DERYA BAKBAK (Gaziantep) - Seninki doğru olan ama kesinlikle engel oluyorlar, kesinlikle izin verilmiyor.
BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Derya Hanım, ben kayda girsin diye söylüyorum ki bu önemli.
DERYA BAKBAK (Gaziantep) - Verilsin ama verilmiyor.
EDNAN ARSLAN (İzmir) - İtfaiye tedbirini alamıyorsa, yangın tedbirini alamıyorsa...
DERYA BAKBAK (Gaziantep) - Hayır, alabilecek durumu olana da vermiyor.
EDNAN ARSLAN (İzmir) - Olanı verirler.
DERYA BAKBAK (Gaziantep) - Vermiyorlar, yok.
BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Ednan Bey, yani 2007'de çıkan yönetmeliği iki yüz yıllık binaya uygulamaya kalkarsanız uygulayamazlar.
DERYA BAKBAK (Gaziantep) - Uygulayamıyor, başka çözüme de izin vermiyor.
BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Geçmişte yapılanlar, ruhsatı olanlar, herhangi bir değişime uğramamış olanların belirli sistematik içerisinde daha farklı gitmesi, yönetmelikten sonra yapılanlara da yönetmelikteki şartların hepsini taşımadan vermemek lazım. Ben ilkesel bazda, hukukun prensipleri adına söylüyorum bunu. Ha, uygulamada farklı farklı şeyler de olabilir. Bunu çok söylemek istemiyorum. Arkadaşlarımız da, Cavit Bey bir ara açtı.
CAVİT ARI (Antalya) - Konuştum Başkanım, Antalya'da ve Türkiye'nin birçok yerinde tarihî binaların şu an kapısı yangına dayanıklı değil diye ya da boyalı değil diye.
BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Ağabey, hemen vereceğim sözü.
Arkadaşlar, ilk Ednan Bey açtı. Şimdi, burada turizmcilerin aşma şansı bazen zor olabilir. Bizim turizmle alakalı bir derdimiz olmadığı için Cavit Bey de ben de rahat konuşuruz ama turizm bölgesinin bir milletvekili olarak rahat konuşuyor.
CAVİT ARI (Antalya) - Yaşanan sorunları söylemek zorundayız.
BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Arkadaşlar, yani bir olay olunca tamamen her şeyi yok etmek doğru bir şey değil. Yanlış yapanlara gereğini yapmak ama "Yanlış yapabilir, ihtimaldir, bilmem nedir." deyip de bütün sektörü de bütün insanları da yok etmenin mana ve ehemmiyeti olmadığını belirtmek adına bunları söyledim.
Bir yönetmelik veya kanun çıktığında şahısların lehine ise geriye yürür, değilse yürümez ve yeni çıkan yönetmelik, kanun o kanunun çıktığı tarihten sonraki süreci kapsar, geçmişi kapsamaz diyorum.
Nurettin, hukuki olarak ne söyleyeceksen söyle kardeşim, hemen Murat Cıngı Bey'e geçeyim.