| Komisyon Adı | : | ADALET KOMİSYONU |
| Konu | : | Bilirkişilik Kanunu Tasarısı (1/687) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 05 .04.2016 |
ADALET BAKANI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Sayın Başkanım, Komisyonumuzun saygıdeğer üyeleri; Bilirkişi Kanunu Tasarısı vesilesiyle hepinizi saygıyla selamlıyorum. Sosyal ve ekonomik gelişmelere bağlı olarak yargı mercilerinin önüne taşınan uyuşmazlıkların konu ve nitelik olarak çeşitlenmiş olması, teknik bilgi ve uzmanlıklarıyla yargılamaya katkı sunan bilirkişilerin önemini her geçen gün biraz daha artırmaktadır. Bilirkişiler yargılama konusunun aydınlatılmasındaki doğrudan katkıları sebebiyle vazgeçilmez bir konumdadırlar. Bu konum maddi hakikatin peşindeki mahkeme yürüyüşüne katılan diğer pek çok süjeden belirgin biçimde farklılık arz etmektedir. Muhakeme usulünün düzenlendiği kanunlarda bilirkişi niteliği ve tarafsızlık vasfıyla hüküm makamındaki hâkime benzer biçimde ele alınmıştır. Örneğin, iddia makamını temsil etmesi sebebiyle yargılamanın üç sacayağından birini oluşturan savcının reddi müessesesine doğrudan yer verilmemiş iken bilirkişilerin reddi gerek ceza gerekse hukuk muhakemesi usulünü düzenleyen kanunlarda açıkça hüküm altına alınmıştır. Bilirkişinin reddi hükümleri düzenlenirken hâkimin reddi hükümlerine atıf yapılmış olması kanun koyucunun bilirkişiden hangi düzeyde bir olgunluk ve tarafsızlık beklentisi içinde olduğunun ifadesidir. Bilirkişilik hizmetlerinin objektif, tarafsız, bilim ve fennin gereklerine uygun olarak süratle sunumu adalet terazisinin doğru ve zamanında tartması bakımından hayati derecede önemlidir. Hâl böyleyken, uygulamaya bakıldığında, maalesef bilirkişilik müessesesinin beklentileri karşılamaktan uzak da olduğu görülmektedir. Bilirkişilik kurumunun kendisine yüklenen önemli vazifeyi hakkıyla yerine getirememesi toplumun adalete olan güven duygusunu da olumsuz etkilemektedir. Aynı veya benzer dosyalarda aynı bilimsel ölçülerle bağlı olmaları gereken farklı bilirkişilerin birbirinden tamamen farklı sonuçları bulabilmeleri temelde bir yeterlilik ve standart sorunuyla karşı karşıya olduğumuzu da göstermektedir. Bilirkişilerin yetersiz veya çelişkili raporları yargı sürecini de uzatmakta, aynı konuda tekrar tekrar raporlar alınmasına, gereksiz masraflar yapılmasına neden olmaktadır. Tüm bu sorunlar bireysel anlamda bilirkişilere, kurumsal anlamda mahkeme ve adalet hizmetlerine inancı azaltmakta, süreç içinde rolü ve konumu bulunan herkesi yıpratmaktadır. Son on yıl içinde büyük ilerlemeler kaydettiğimiz adalet hizmetlerinde çıtayı aşağıya çeken bu tabloya ne layığız ne de razıyız. Bunun için bilirkişilik müessesesini yeni baştan ele alarak sorunları çözüme kavuşturacak ve bilirkişiliği bir güven kurumuna dönüştürecek, böylece yargıya olan güveni de güçlendirecek adımların acilen atılması gerekmektedir. İyi işleyen bir bilirkişilik kurumu yargı sisteminin etkin ve hızlı işleyişini sağlayacak, adalet beklentisi içinde bulunanların bu beklentilerinin karşılanmasına büyük katkılar sağlayacaktır. Bugün görüşmelerine başladığımız tasarı işte bu amaç ve düşüncelerle hazırlanmıştır. Bugüne kadar belli kanunlarda sınırlı hükümlerle düzenlenmiş bulunan bilirkişilik kurumu ilk kez gündemdeki bu tasarıyla şayet Komisyonumuz ve Meclis Genel Kurulumuz kabul ederse derli toplu biçimde ve müstakil bir kanun düzenlemesine konu olacak şekilde ele alınmaktadır. Ben, bu açıdan tasarının hayırlı olmasını diliyorum. Söyleyeceğim başka görüşlerim var ama madde müzakereleri sırasında onları ifade etmeyi planlıyorum.
Bu vesileyle, Komisyonumuzun saygıdeğer üyelerine, buraya katılan, görüş belirtecek bilim adamlarına ve ilgili bilirkişilik de yapan örgütlerin temsilcilerine, hepsine de şu çağrıyı yapmak istiyorum: Bu kanunu mümkün olan en doğru şekilde hep beraber yapalım. Bu Komisyonda, en geniş şekliyle alt komisyonda, üst komisyonda beraber tartışalım. Her maddesi daha iyi olsun düşüncesiyle konulmuştur, bir hesaba dayalı değildir, bunun özellikle bilinmesini istiyorum. Sayın Komisyon Başkanımız gibi ben de alt komisyona gönderilmesinin çok doğru olacağına inanıyorum. Komisyonun da çok rahat çalışması için de yeteri kadar süreyle donatılmasının faydalı olacağını düşünüyorum. Çünkü bunu detaylı tartışmak, herkesin görüşünü almak ve nihayetinde azami doğruyu yapmak hukuk sistemimiz bakımından son derece önemlidir. Şu anda yargının içerisinde bulunduğu olumsuzlukları daha da olumsuz hâle getiren en önemli şeylerden birisi maalesef bilirkişilikle ilgili sorunlardır, ahbap çavuş ilişkisinden tutun pek çok olumsuzluğu bu konuda konuşan insanlar dile getirmektedir. Belki bu kanun tasarısı bu olumsuzlukları yüzde 100 ortadan kaldırmayacaktır ama bunları minimize edebilirsek, aşağıya çekebilirsek, bu işe bir sistem ve standart kazandırabilirsek kendimizi başarılı addederiz. O yüzden, ben, bütün arkadaşlarımın gerçekten bu konuya pozitif katkısını beklediğimi, bu tasarının siyaset dışı bir tasarı olarak Komisyonumuz tarafından ele alınmasının son derece önemli olduğunu ifade ediyorum.
Sayın Başkan, sizi ve saygın üyeleri saygıyla selamlıyorum.