KOMİSYON KONUŞMASI

AHMET SALİH DAL (Kilis) - Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum.

Değerli hazırun, tabii, her yıl olduğu gibi, bu yıl da KDK'nin hazırlamış olduğu raporu inceleme fırsatımız oldu. Yine, Kamu Denetçiliği Kurumunun kurumlara vermiş olduğu tavsiye kararları doğrultusunda kurumların bunlara olan uyum oranlarını inceledik. Yine, rutin hâline gelen, en az uyum sağlayan kurumları çağırıp niçin en az uyduklarıyla ilgili bilgi aldık. Yine, en iyi şekilde uyum gösteren kurumları da çağırıp onlara da hem plaket verdik hem de teşekkür ettik; bu da Komisyonumuzun rutini hâline geldi, artık bir gelenek hâline geldi ve güzel de bir sonuç alıyoruz bunlarla ilgili. Tabii, bu defa, özellikle ben yine burada rakamsal şeylere girmeyeceğim çünkü raporda zaten bunlar belirtilmiştir ama ilk defa Kamu Denetçiliği Kurumunun hem tanınırlığının artmasıyla ilgili hem de kurumlar üzerindeki etkisinin artmasıyla ilgili bir yol izleyelim dedik alt komisyon üyesi arkadaşlarla görüştüğümüzde. İlk Meclis Başkanımızı ziyaret etme kararı aldık, sizin de tavsiyeniz üzerine, Meclis Başkanımızla görüştük ve Meclis Başkanımıza hem Türkiye genelinde, 85 milyon içerisinde KDK'nin tanınırlığının artırılması için -bununla ilgili nasıl bir yol izlenmesi gerekiyorsa- hem de sayın bakanlarımızla yaptığı toplantılarda KDK'nin işlevselliğinin artması için yaptığı işlerin önemini bizatihi sayın bakanlarımıza anlatıp ve ilgili genel müdürlüklerin buna biraz daha fazla uyum sağlamasıyla ilgili dile getirdik. Sağ olsun, Meclis Başkanımız da bu konuyla ilgili kendilerine ne düşüyorsa yapacaklarını belirttiler ve yine herhangi bir kurumla ilgili bir sorun yaşandığında ise "Hemen bana ulaşın." dediler, bu da bizim elimizi güçlendirdi.

Tabii, bu arada, yine, ikinci bir uygulamada ise bütün bakanlıklarımızdan birer bakan yardımcısı çağırdık -bu da Meclis tarihinde bir ilk oldu zannedersem- ve gelen bütün bakan yardımcılarımıza da teşekkür ediyorum. Millî Eğitim Bakanımızın Yardımcısının bir mazereti çıkmıştı, onun dışında hepsi eksiksiz bir şekilde katıldılar. Hem Kamu Başdenetçimiz hem milletvekili arkadaşlarımız görüş ve önerilerini anlattılar. Bakan yardımcılarımız aslında biraz daha böyle konuşmaktan imtina ettiler yani böyle konuşmayıp toplantıyı belki bitirmek istediler ama ben özellikle her bakan yardımcısına söz verecek şekilde bir girizgâh yaptım ve hepsini konuşturduk. İnanın ki bazıları KDK'nin almış olduğu kararların önemini burada daha çok fark ettiklerini dile getirdiler, bu da yaptığımız çalışmaların önemi açısından bizi mutlu etti tekrar tabii ki.

Yine, son toplantımızda da ilk başta söylediğim gibi, 3 tane az uyan kurumumuzu ve 3 tane de en fazla uyum sağlayan kurumumuzu çağırıp onlara da hem teşekkür ettik hem de plaket verdik. Tabii, kurumlarımızın tavsiye kararlarını incelerken, işte, yönetmeliğe uygun olup olmadığı konusunda yönetmeliğe uygun olmadığı için bir haksızlık, bir mağduriyet oluşuyorsa o zaman o yönetmeliğin değiştirilmesiyle ilgili ne yapabiliriz? Yani genelde işte, denetçi arkadaşlarımız burada, kurumlara yazmış oldukları tavsiye kararlarına kurum diyor ki: "Ya, yönetmeliğimize aykırıdır." Arkadaş, tamam, yönetmeliğe aykırı olabilir ama burada hakikaten hakkaniyete uygun olmayan bir mağduriyet oluşmuşsa o zaman bunu ilgili makama çıkartın ve Sayın Bakanım, yani burada yönetmeliğimiz bunu emrediyor ama böyle bir mağduriyet oluşmuş. Dolayısıyla bunu karşılıklı konuşalım ve bu mağduriyeti yönetmelik değişikliğiyle, hatta ve hatta yasal bir değişiklik yapılması gerekiyorsa onu bile getirin -işte, burada milletvekilleri var- ve bir kanun teklifiyle yasalar bile değişebilir. Onlar da bunun iyi olacağını ve bu şekilde bundan sonra adım atacaklarını dile getirdiler.

Yine, üzerinde durduğumuz bir diğer konu da KDK, TİHEK, Dilekçe Komisyonu, CİMER gibi şikâyet başvurusu alan kurumlarımız var. Hak arama mekanizmalarının uyumlaştırılması ve koordinasyon hâlinde çalışmalar ve usul ekonomisi açısından faydalı sonuçlar vereceği yönünde fikir birliğine vardık. Yani şimdi, bir şikâyet bazen bütün bu yukarıda saydığım KDK'ye gidiyor, TİHEK'e gidiyor, Dilekçe Komisyonuna geliyor, CİMER'e gidiyor ve herkesin farklı farklı vermiş olduğu kararlar da olabilir ama bunları birbirleriyle uyumsallaştırılacak bir mekanizmayı kurabilirsek hem bunların tekerrür etmesini önlemiş oluruz yani adam CİMER'e şikâyet etmişse o benim, KDK'nin sistemine düşsün ve KDK desin ki: "Ya, bu şikâyetinizi CİMER'de yapmışsınız, orada gözüküyor." Yani Dilekçe Komisyonuna geldiği zaman Dilekçe Komisyonu desin ki: "Ya, bu, buraya yapılmış." Hem bu şikâyet sayısı azalır hem de disipline edilmiş olur. Bakan yardımcılarımızla da bunun doğru olduğunda hemfikir olduk onlarla ilgili.

Tabii, son olarak KDK'ye bazı kararlarda yine önceki komisyonlarda aldığımız karar gereğince resen inceleme yetkisinin verilebilmesi, kurumun bazı davalara katılım yetkisinin sağlanması yönünde de Komisyon üyesi arkadaşlarla fikir birliğine vardık ve ben raporun hazırlanmasında emeği geçen milletvekili arkadaşlarıma ve tüm uzman arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.

Sağ olun Sayın Başkanım.