AYLİN YAMAN (Ankara) - Şimdi, ben de şu soruyu sorarak başlamak istiyorum: Ülkede ciddi bir teknisyen, tekniker kargaşası yaşanıyor yani ön lisans programından mezun kişi ile lise mezunu kişiler arasında görev tanımları, atama usulleri, sonraki çalışma koşulları arasında çok ciddi bir kaos var. Örneğin "Diş protez teknisyeni/teknikeri" olarak getirilmiş burada. En sonki tekniker atamasında zaten sadece 10 kadro açılmış. Üstelik, Türkiye'de biliyorsunuz, bir kişi sağlık kurumunu yılda neredeyse 11 kez ziyaret ederken diş hizmetleri açısından, diş anlamında bir kez bile ziyaret etmiyor. Yani, diş hizmetlerine ağırlık vermemiz gereken bir dönemdeyiz. Birçok da modelimiz vardı bir zamanlar, pilot çalışmalar yapıldı aile diş hekimliği modeli gibi. Yani, biz bir programa başlıyoruz, sonra o programı değersizleştiriyoruz bir şekilde. Şimdi, sisteme yeni teknisyen katarak zaten atanmayan diş protez teknikerleri ne olacak? Bunun gibi birçok teknisyen, tekniker örneği var. Bu kaos neden yaratılıyor? Neden insanlara daha fazla bir umut veriliyor? Eğitiliyor, çok sayıda... Mesela, acil tıp teknisyenleri ve tekniker karmaşası da yaşanıyor sahada. Bunların programları kapatıldı, acil tıp teknisyenlerinin, yaklaşık 30 bin kişi atanmayı bekliyor. Ne yapacak bu çocuklar? Bunlara bir şey de önerilmiyor, önleri de açılmıyor "Şurada değerlendirilebilir, şöyle farklı bir eğitim programı olabilir." gibi. Bunlar umutla atanmayı bekliyorlar ama biz teknikerler dururken yeni teknisyen programları açarak ortada kaosu artıracak bir düzen yaratıyoruz. Bunun derhâl açığa kavuşturulması lazım, umutla evde bekleyen insanlara bir program sunulması lazım. Onca bekleyen tekniker dururken teknisyen programının açılmasının diş hizmetlerine ne gibi bir katkısı olacak diyorum, teşekkür ediyorum.