BAŞKAN - Sorularda tekrar söz verelim.

Teşekkür ediyorum.

Evet, bütçeler üzerindeki konuşmalar tamamlanmıştır.

Sadece Sayın Bakanım, ben bir iki bildiğiniz hususu tekrar aktarmak istiyorum. Bu 5200 sayılı Tarımsal Üretici Birlikleri Kanunu'nun çıkarılması ve süt üretici birliklerinin kurulması hayvancılığımıza çok olumlu bir etki yaptı, size teşekkür ediyoruz. Diğer birlikler il bazında kalırken süt üretici birlikleri -ki 300'e yakın bir sayısıyla- 69 il ve şu an 711 ilçede faaliyet gösteriyor. Süt toplama, depolama, pazarlama, süt kayıt sistemi, sertifikasyon, laboratuvar hizmetleri, anlık süt kayıt sistemi gibi hizmetleri sağlıyor. Yani, bu ulusal süt kayıt sisteminin Avrupa standartlarında olduğu, ulusal düzeyde bir veri tabanı oluşturduğu ve bundan Bakanlığımızın da, herkesin de faydalandığı zaten hepimizin malumları ve bu hayvancılık destekleme uygulamalarının içerisinde bu süt destekleme primindeki bu kayıt sistemiyle beraber sütün sanayiye gidişinin artması, kayıt dışılığının önlenmesi, işletmelerdeki nakit akışlarının üreticinin elini güçlendirmesi ve bu USKS dediğimiz Ulusal Süt Kayıt Sistemi verilerinin tarım veya hayvancılık politikalarının belirlenmesinde de çok ciddi katkıları oldu. 2002 yılındaki sanayiye giden süt miktarı 1,5 milyon tondan 9 milyon tona kadar geldi, yüzde 500'lük bir değişim söz konusu. Toplam süt üretimi içerisinde sanayiye giden sütün almış olduğu pay yüzde 17,85 iken bugün yüzde 49 seviyelerine kadar geldi. Desteklenen üretici sayısı, gene bu birlikler sayesinde 120 binden 450 bine kadar çıktı. Soğuk zincirdeki hizmetlere baktığınızda 21 bin noktada bu soğuk depoları oluşturduk diyebiliyoruz.

Şimdi, bu vergi kaçağını önleyen, altyapıyı sağlamlaştıran, hakikaten bu kayıt sistemini ortaya çıkaran yapıda şöyle bir sıkıntımız var: Bildiğiniz gibi, 2014 yılında -ki Mustafa Kayhan Bey, Sayın Genel Müdürümüz de orada, konuyu biliyor, üzerinde çalışıyorlar ama- bu dikey örgütlenme meselesiyle beraber kooperatifler üst birliklere üye olmak zorunda bırakılıyorlar ve her bir üye kaydı için, her bir kooperatiften 5 bin lira üyelik gideri yanında bir de zorunlu olarak vermek zorunda kaldıkları bir kâr payı var buralara. Kooperatiflerimiz, dolayısıyla da üyeler bu zor şartlarda ürettikleri bu sütün bir kısmını da bu dikey örgütlenme için ayırmak zorunda kalıyorlar. Mesela benim ilçemde bu 2004 yılından sonra Sayın Bakanım, 40 ton olan süt üretimi tamamı soğuk zincirden geçmek üzere 140 tona ulaşmış vaziyette ve kooperatiflerimizin hiçbir tanesi üst birliklere yani birliklere üye olmadılar. Dördüncü çeyrekte, destek noktasında bir tehlike içerisindeler. Bir an önce bu hususa çözüm bulunması noktasında desteklerinizi bekliyoruz Sayın Bakanım.

Evet, soru işlemine geçiyorum.