NİLGÜN ÖK (Denizli) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Gerçekten Komisyon olarak sahada ciddi bir şekilde tüm illere hep birlikte ziyaretlerde bulunduk. Sizin de söylediğiniz gibi, hani doğruyu bulmak adına, doğruların yapılması adına güzel de oldu, çalıştayların da çok verimli olduğunu düşünüyorum. Bunun sonucunda aslında üç aşağı beş yukarı oradaki yaptığımız sohbetlerle de aslında doğruları, hepimiz aynı şeyleri söylüyoruz. Evet, biz bir ara rapor hazırladık, aslında bütün o toplantılarda, illerde yaptığımız toplantılarda, üreticilerimizin, yetkililerin söylediklerini de zaten ara raporumuzda yazmıştık ama ben de kendi adıma yine çok önemsediğim bir şeyi söylemek istiyorum. Yani burada aynı zamanda üstünü çizerek ya da tekrar bununla ilgili gerekli lobiyi, girişimleri yaparak mutlaka yapılması gerektiğini düşündüm, şu kanaate vardım: TARSİM'den don poliçesi yaptıran çiftçiler. TARSİM'den don poliçesi yaptıran çiftçilere -bir şekilde yaptırmış- birinci çiçek, ikinci çiçek vesaire olmadan TARSİM'in don poliçesi yaptıran tüm çiftçilere bu donla ilgili zararların tazmini konusunda ödeme yapması gerektiğine inanıyorum, doğru olanın da bu olduğunu düşünüyorum. Bir de şöyle bir şey var: Avans alınmış donla ilgili, ürün yok, şimdi o avanstan sonraki poliçenin bedelini de çiftçi ödemek durumunda ki dondan da yararlanamıyor ki don poliçesi yaptırdığı noktada. Bunun çok elzem olduğunu açıkçası düşünüyorum. Zaten Sayın Cumhurbaşkanımızın açıklamalarıyla ÇKS'si olan tüm vatandaşlarımızın TARSİM'li olsun ya da olmasın zararlarının, o sürece kadar olan süreçle ilgili zararlarının tazmini noktasında ödemeler yapılacak ama ben TARSİM noktasında da eğer don poliçesi yaptırıyorsa, bunu öngörüyorsa bununla ilgili bizim de bir yaptırımımızın olması gerektiğini düşünüyorum.

Benim şimdilik söylemek istediklerim bunlar. Tabii ki birçok yapılması gereken var yani biz raporda, ara raporumuzda yazdıklarımızın hepsini hep birlikte hazırladık ama onları şimdi zamanı tasarruflu kullanma adına tekrar dile getirmeyeceğim ama benim bu süreçten anladığım bu.

Bir de parafinle ilgili görüşmüştük. Açıkçası, parafinle ilgili o tarlada gördüğümüz çok güzel bir uygulamaydı ama en son gittiğimiz Eskişehir'de eksi 7'den fazlaya çıktığında parafini yakmışlar ve parafinin etkili olmadığını kirazlarda gördük.

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Alara şirketi.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Evet, Alara şirketi; ciddi, profesyonel... Bütün gün, bütün gece boyunca yakmışlar. Ben o noktada şunu düşündüm...

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Mesafe belki...

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Hayır, her 2 ağaca bir tane, hepsini teknik olarak sorduk, "Bizim burada eksi 8'lere, 9'lara düştü ondan sonra bir şekilde faydası olmadı." dendi. Ciddi anlamda ben parafinden etkilenmiştim yani bu mudur hem uzun süre yakılabiliyor, bozulmayan bir ürün vesaire gibilerinden ya da dedim, acaba kirazda mı etkili olmadı -orada kayısıydı- kayısıda mı diye; bunun da sanki böyle teknik olarak araştırılıp bu konuda da bir çalışma yapılması gerektiğini açıkçası düşünüyorum.

Teşekkür ediyorum.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Bu çiftçi İspanya örneğini anlatmıştı ya, "İspanya'dan esinlendim." diye, o örneği değerlendirmek lazım.

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Tabii, tabii... Değerlendirmekte fayda var yani.

Ben izninizle Nilgün Hanım'ın bu konuya özgü... TARSİM'le ilgili konuyu raporlaştıracağız ama acaba TARSİM'e, doğrudan Komisyon görüşü olarak, TARSİM don sigortası alıp da poliçesi iptal edilenlerle, iade edilenlerle ilgili bu dönem de dâhil olmak üzere ödeme yapılması konusunda bir görüş serdedip yazalım derim bugünkü toplantıdan sonra.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Kesinlikle.

BAŞKAN ADEM KORKMAZ - Bu, şu anda muallakta üstadım ve poliçe şartlarına uymadığı için biraz erken, don erken olduğu için reddedilmiş, hatta Manisa'da çokça rastladık.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - "Off the record" yani kayıtlara geçsin diye değil ama... Rapora yazacağız ama bunun haricinde de bizim girişimini yapmamız lazım. Ben çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bunun üstüne gidilmeli yani.